Patrik panikte! ‘Ekümeniklik’ iddiası çöküyor
Usulsüz bir şekilde tüm dünyadaki Ortodoks’ların lideri olduğu iddiasındaki Fener Rum Patriği Bartholomeos’un ekümeniklik iddiası çöküyor. Zira bir süre önce ilişkilerini koparan Rusya Ortodoks Kilisesi İstanbul’a rahip gönderme kararı aldı. Türkiye bu gerilimi fırsata çevirerek, patriğin ihtiraslarına gem vurabilir
15.12.2018 00:00:00





ORHAN DEDE/HABER ANALİZ
Türkiye'de resmî olarak Fener Rum Patrikhanesi olarak ifade edilen patrikhane kendisini dünyaya, 'Constantinopolis Ekümenik Patrikhanesi' olarak lanse ediyor.
Yani tüm dünyadaki Hıristiyan Ortodoks kiliselerin merkezi olduğu iddiasında. Patrik Bartholomeos da dünyadaki tüm Ortodoksların ruhani lideri olduğunu iddia ediyor. Asıl adı Dimitri Arhondonis olan patrik, bu bağlamda kiliseler arasındaki ilişkilerinde 'Ekümenik Patrik I. Bartholomeos' ibaresini kullanıyor.
Patrikhanenin ekümeniklik bu iddiasına istisnasız tüm Avrupa ülkeleri ve ABD destek veriyor. Hatta Batılı Hıristiyan ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Türkiye'yi ziyaret ettiklerinde Bartholomeos'a uğramadan kendi ülkelerine dönmüyorlar.
Bu bağlamda Fener Rum Patrikhanesi her geçen yıl daha da güçleniyor ve nüfuz sahibi oluyor. Kimilerine göre güçlü patrikhane zararsız, hatta Türkiye'ye faydalı gibi görülse de Türk tarihi, azınlıklara bağlı kurum ve kuruluşların çok güçlendiklerinde işledikleri cürümler, cinayetler ve de ihanetlerle doludur.
Bu bağlamda patrikhanenin bu kadar güçlenmesini Türkiye bir an önce kontrol altına alması gerekiyor. Zira bugün bile güçlenmesinin önüne geçebilmenin zor görüldüğü patrikhanenin ihtiraslarına gelecekte dizgin vurmak imkansız bir hal alabilir.
Patriği küplere bindiren hamle
O zaman ne yapılmalı? Eğer patrikhanenin güçlenmesinin önüne geçilmesine gerçekten isteniyorsa, bu konuda Türkiye'nin önünde bulunmaz bir fırsat var. Ekümeniklik iddiasındaki Fener Rum Patriki Bartholomeos, şu sıralar çok sıkıntılı bir dönem geçiriyor.
Zira 'ekümeniklik' iddiası temelden çökmek tehlikesiyle karşı karşıya. Fener Patrikhanesi ile Moskova Patrikhanesi Ukrayna krizi nedeniyle, aralarındaki köprüleri atmış durumda. Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin Rusya Ortodoks Kilisesi'nden koparak 'bağımsız' olma girişimine Fener Ortodoks Kilisesi'nin Ekim ayında onay vermesi üzerine Rusya Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill, İstanbul'daki Fener Rum Patrikhanesi ile diplomatik bağını kopardı.
Bartholomeos'un ekümeniklik iddiasına büyük bir darbe anlamına gelen bu hamlenin devamı da geliyor. Son olarak Rusya Ortodoks Kilisesi, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu arazisindeki kilisede görev yapması için Rus rahip gönderme kararı aldı. Bu karara büyük tepki gösteren Fener Rum Patriği Bartholomeos adeta küplere bindi.
Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill'in, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu arazisindeki kilisede görev yapacak Rus rahip gönderme kararını değerlendirdiği konuşmasında tehditkâr bir dil kullanan Bartholomeos, "Bu yasadışı, çünkü bu kilise manevi ve hukuki olarak Fener Rum Patrikhanesi'ne ait. Rus kardeş kilise bu aşırı kararından dolayı pişman olacak" dedi.
Türkiye'deki Rusları, Moskova Patrikhanesi'nin sözünü dinlememeye çağıran Bartholomeos, "Buradaki papazınız, manevi babanız benim" dedi.
Bu fırsat kaçmaz!
Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill'in bu hamlesi krizin daha da derinleşeceğini gösteriyor. İşte Fener Rum Partrikhanesi ile Rusya Ortodoks Kilisesi arasındaki giderek derinleşen bu kriz aslında Türkiye'ye Bartholomeos'un ekümeniklik ihtiraslarını dizginleme fırsatı veriyor.
Zira Moskova kilisesinin tanımadığı bir patriğin ekümeniklik iddiası gülünç bir hal alacak. Bu bağlamda Türkiye, Rusya Ortodoks Kilisesi'nin kararına destek vererek, Patrik Bartholomeos'u tüm Ortodoksların başı olma ihtirasına gem vurabilir.
Kolay kolay ele geçmeyecek bu fırsat değerlendirilemez ise Türkiye'nin hiçbir zaman böyle bir fırsatı olmayabilir.
'Patrikhane bir ihanet ocağı'
On binlerce Müslüman'ın kılıçtan geçirildiği 1820-1821 Mora isyanında rolü olduğu tespit edilen Fener Rum Patriği V. Gregorius, halkı isyana teşvik ve ihanet etmek suçlamasıyla yargılanmış ve suçu sabit görülerek, Fener Rum Patrikhanesi'nin kapısı önünde 21 Nisan 1821'de idam edildi.
Patrikhanenin bu idamın gerçekleştirildiği kapıya "intikam kapısı" adı verildiği yolundaki bilgiler, Patrikhane tarafından hiçbir zaman yalanlanmamıştır.
Lozan görüşmeleri sırasında Türk heyeti Patrikhane'nin yurt dışına çıkarılması kararındaydı.
Nitekim 20 Ocak 1923 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk, Hâkimiyeti Milliye gazetesinde yayımlanan bir mülakatında; "Bir fesat ve hıyanet ocağı olan ve memleketimize nifak tohumları eken, uyuşmazlıklar yaratan, Hıristiyan hemşerilerimizin huzur ve refahı için de uğursuzluğa ve felakete sebep olan Rum Patrikhanesini artık topraklarımız üzerinde bırakamayız.
Bu tehlikeli teşkilatı memleketimizde muhafazaya bizi mecbur etmek için ne gibi vesile ve sebepler gösterilebilir? Türkiye'nin Rum Patrikhanesi için arazi üzerinde bir sığınılacak yer göstermeye ne mecburiyeti var? Bu fesat ocağının hakiki yeri Yunanistan değil midir?" ifadelerini kullanmıştır.
Ancak İngiliz ve Yunan heyetlerinin talebi üzerine yalnızca Türkiye'deki Rum Ortodoks cemaate hizmet etmesi şartıyla kalmasına izin verilmişti.
Türkiye'de resmî olarak Fener Rum Patrikhanesi olarak ifade edilen patrikhane kendisini dünyaya, 'Constantinopolis Ekümenik Patrikhanesi' olarak lanse ediyor.
Yani tüm dünyadaki Hıristiyan Ortodoks kiliselerin merkezi olduğu iddiasında. Patrik Bartholomeos da dünyadaki tüm Ortodoksların ruhani lideri olduğunu iddia ediyor. Asıl adı Dimitri Arhondonis olan patrik, bu bağlamda kiliseler arasındaki ilişkilerinde 'Ekümenik Patrik I. Bartholomeos' ibaresini kullanıyor.
Patrikhanenin ekümeniklik bu iddiasına istisnasız tüm Avrupa ülkeleri ve ABD destek veriyor. Hatta Batılı Hıristiyan ülkelerin devlet ve hükümet başkanları Türkiye'yi ziyaret ettiklerinde Bartholomeos'a uğramadan kendi ülkelerine dönmüyorlar.
Bu bağlamda Fener Rum Patrikhanesi her geçen yıl daha da güçleniyor ve nüfuz sahibi oluyor. Kimilerine göre güçlü patrikhane zararsız, hatta Türkiye'ye faydalı gibi görülse de Türk tarihi, azınlıklara bağlı kurum ve kuruluşların çok güçlendiklerinde işledikleri cürümler, cinayetler ve de ihanetlerle doludur.
Bu bağlamda patrikhanenin bu kadar güçlenmesini Türkiye bir an önce kontrol altına alması gerekiyor. Zira bugün bile güçlenmesinin önüne geçebilmenin zor görüldüğü patrikhanenin ihtiraslarına gelecekte dizgin vurmak imkansız bir hal alabilir.
Patriği küplere bindiren hamle
O zaman ne yapılmalı? Eğer patrikhanenin güçlenmesinin önüne geçilmesine gerçekten isteniyorsa, bu konuda Türkiye'nin önünde bulunmaz bir fırsat var. Ekümeniklik iddiasındaki Fener Rum Patriki Bartholomeos, şu sıralar çok sıkıntılı bir dönem geçiriyor.
Zira 'ekümeniklik' iddiası temelden çökmek tehlikesiyle karşı karşıya. Fener Patrikhanesi ile Moskova Patrikhanesi Ukrayna krizi nedeniyle, aralarındaki köprüleri atmış durumda. Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin Rusya Ortodoks Kilisesi'nden koparak 'bağımsız' olma girişimine Fener Ortodoks Kilisesi'nin Ekim ayında onay vermesi üzerine Rusya Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill, İstanbul'daki Fener Rum Patrikhanesi ile diplomatik bağını kopardı.
Bartholomeos'un ekümeniklik iddiasına büyük bir darbe anlamına gelen bu hamlenin devamı da geliyor. Son olarak Rusya Ortodoks Kilisesi, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu arazisindeki kilisede görev yapması için Rus rahip gönderme kararı aldı. Bu karara büyük tepki gösteren Fener Rum Patriği Bartholomeos adeta küplere bindi.
Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill'in, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu arazisindeki kilisede görev yapacak Rus rahip gönderme kararını değerlendirdiği konuşmasında tehditkâr bir dil kullanan Bartholomeos, "Bu yasadışı, çünkü bu kilise manevi ve hukuki olarak Fener Rum Patrikhanesi'ne ait. Rus kardeş kilise bu aşırı kararından dolayı pişman olacak" dedi.
Türkiye'deki Rusları, Moskova Patrikhanesi'nin sözünü dinlememeye çağıran Bartholomeos, "Buradaki papazınız, manevi babanız benim" dedi.
Bu fırsat kaçmaz!
Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill'in bu hamlesi krizin daha da derinleşeceğini gösteriyor. İşte Fener Rum Partrikhanesi ile Rusya Ortodoks Kilisesi arasındaki giderek derinleşen bu kriz aslında Türkiye'ye Bartholomeos'un ekümeniklik ihtiraslarını dizginleme fırsatı veriyor.
Zira Moskova kilisesinin tanımadığı bir patriğin ekümeniklik iddiası gülünç bir hal alacak. Bu bağlamda Türkiye, Rusya Ortodoks Kilisesi'nin kararına destek vererek, Patrik Bartholomeos'u tüm Ortodoksların başı olma ihtirasına gem vurabilir.
Kolay kolay ele geçmeyecek bu fırsat değerlendirilemez ise Türkiye'nin hiçbir zaman böyle bir fırsatı olmayabilir.
'Patrikhane bir ihanet ocağı'
On binlerce Müslüman'ın kılıçtan geçirildiği 1820-1821 Mora isyanında rolü olduğu tespit edilen Fener Rum Patriği V. Gregorius, halkı isyana teşvik ve ihanet etmek suçlamasıyla yargılanmış ve suçu sabit görülerek, Fener Rum Patrikhanesi'nin kapısı önünde 21 Nisan 1821'de idam edildi.
Patrikhanenin bu idamın gerçekleştirildiği kapıya "intikam kapısı" adı verildiği yolundaki bilgiler, Patrikhane tarafından hiçbir zaman yalanlanmamıştır.
Lozan görüşmeleri sırasında Türk heyeti Patrikhane'nin yurt dışına çıkarılması kararındaydı.
Nitekim 20 Ocak 1923 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk, Hâkimiyeti Milliye gazetesinde yayımlanan bir mülakatında; "Bir fesat ve hıyanet ocağı olan ve memleketimize nifak tohumları eken, uyuşmazlıklar yaratan, Hıristiyan hemşerilerimizin huzur ve refahı için de uğursuzluğa ve felakete sebep olan Rum Patrikhanesini artık topraklarımız üzerinde bırakamayız.
Bu tehlikeli teşkilatı memleketimizde muhafazaya bizi mecbur etmek için ne gibi vesile ve sebepler gösterilebilir? Türkiye'nin Rum Patrikhanesi için arazi üzerinde bir sığınılacak yer göstermeye ne mecburiyeti var? Bu fesat ocağının hakiki yeri Yunanistan değil midir?" ifadelerini kullanmıştır.
Ancak İngiliz ve Yunan heyetlerinin talebi üzerine yalnızca Türkiye'deki Rum Ortodoks cemaate hizmet etmesi şartıyla kalmasına izin verilmişti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.