Batı Haçlı dünyası ve onun dini liderliğini yürüten Vatikan'ın planı bellidir: Vatikan, Batı dünyasında, yürüttüğü bazı kampanyalarla Hıristiyan halkları sürekli İslam'ın ve de Müslümanların aleyhine kışkırtmakta adeta yeni ve büyük bir Haçlı seferinin hazırlıklarını yapmaktadır. Almanya'da yayımlanan Welt Am Sonntag gazetesi "Milyonlar Muhammed'e karşı" manşetiyle yayınladığı raporda, Vatikan'ın İslam'ı engellemek, Hz. Muhammed'i karalamak için milyarlarca dolarlık fon tahsis ettiğini yazmıştı. Geçtiğimiz aylardaki karikatür krizini, Papa'nın son açıklamalarını bu çerçevede izah edebilirsiniz.Vatikan, gerek ABD'ye, gerek AB'ye ve de gerekse İsrail'e bazen açıktan bazen de el altından verdiği desteklerle İslam ülkelerindeki milletlerin soykırıma uğramasına yardımcı olmaktadır.Bütün bunları yapan Vatikan, diğer taraftan da İslam ülkelerinde bulduğu bazı taşeron "Hocaefendiler" vesilesiyle milletlerin dirençlerini kırmaya çalışmaktadır.Yani bir taraftan Batı dünyası İslam'a karşı kin ve nefretle dolduruluyor, bir taraftan da Dinlerarası diyalog, Medeniyetler ittifakı gibi safsatalarla milletimizin ve diğer Müslüman milletlerin direnci kırılıyor. Papa 16. Benedikt'in geçen hafta dinimiz ve peygamber efendimiz (SAV) hakkında söylediği iftiralar konusunda önemli bir noktanın altını çizmekte fayda var. Papa gibi hem dini hem de siyasi yönü olan bir kişi, Türkiye ziyareti öncesi neden İslam'a ve peygamberine sataşır. Neticede mantıklı düşündüğünüzde nüfusunun yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkeye geliyor, daha ılımlı mesajlar vermesi gerekmiyor mu?Belki size komplo teorisi gelecek ama, aklıma 11 Eylül saldırıları ve sonrası geliyor. ABD, bir senaryoyla önce kendi ülkesindeki iki önemli binayı yıktı ve sonra suçu mesnetsiz bir şekilde Müslümanlara yıkarak Bush'un ifadesiyle "Haçlı seferi"ni başlattı. Tabii yalnız kaldı. Londra'da terör olayları ve İngiltere'nin iknası, sonra Fransa'da olaylar ve Fransızların Lübnan'daki öncü misyonu. Teker teker AB ülkeleri Ortadoğu'ya çekilmeye ve de bu konuda zorla ikna edilmeye çalışıldı.Acaba, şimdi de bütün Batı dünyasının topyekün bir Haçlı seferine iknası için bir senaryo mu devreye sokuluyor?Papa II. Jean Paul'un suikastçısı Mehmet Ali Ağca'nın basına yansıyan "Aslında Papa suikastı Türkiye'de planlanıyordu" ifadeleri sizleri biraz düşündürmüyor mu?""Gayeye ulaşmada her şey mubahtır" anlayışına sahip olan Batı dünyası şimdi de en radikal ve şahin Papa'sını seçerek ve de İslam dünyası aleyhinde sözler sarf ettirerek ardından da Türkiye'ye göndererek, yine bir senaryoyu devreye koyarak Türk milletinin şahsında bütün dünya Müslümanlarını Batı nezdinde hedef tahtasına mı oturtmak istiyor?Batı dünyası en önemli dini liderini siyasi bir emel için harcar mı? Küçük bir hedef için değil, ama büyük bir hedef için gözünü kırpmadan harcar. Çünkü böyle bir anlayış Batının temel ideolojisinde vardır.Batı aynı timsah gibi önce avını öldürür, sonra da onun için göz yaşı dökmeyi de ihmal etmez. Ardından hedefi neresi ve de kimlerse bunun suçunu onlara yıkar.Bu düşünce nasıl mı oluştu? Başta da ifade ettiğim gibi Papa gibi birisi yakın bir zamanda gideceği bir ülkenin milletinin inancını en temelinden aşağılıyorsa sizin aklınıza başka ne gelebilir?Bu açıdan da bakıldığında Papa daveti çok ciddi soru işaretlerini taşımaktadır, derhal iptal edilmelidir. Her ne kadar şu anda bu görüş bir komplo teorisi gibi gözükse de, birçok komplo teorisi olarak ifade edilenlerin sonradan gerçeğe dönüştüğünden hareketle yine de önlemlerimizi almalıyız.Bundan sonrası için de ülkenin siyasetini, bu tür Batı kaynaklı oyunları daha önceden sezen ve de önlemini alan Atatürk gibi milli projeleri olan liderlere emanet ederek geleceğimizi teminat altına almalıyız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025