Washington'un her türlü "ayartmalarına, vaatlerine ve tehditlerine" rağmen, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi olmayan üyeleri konumundaki fakir Afrika ülkelerinin ABD'nin "kirli" savaşına karşı çıktığını biliyor muydunuz? Evet, fakir Afrika ülkeleri, BM'de Washington'un savaşı meşrulaştırma çabalarına destek vermiyor.
Bu ülkelerden biri Güvenlik Konseyi Başkanlığı'nı 1 Mart'ta Almanya'dan devralan Batı Afrika ülkesi Gine... Gine Türkiye'nin 3'te birinden küçük bir ülke. 8 milyonluk nüfusunun yüzde 85'i Müslüman. Geri kalan nüfus içinde 'kabile dinleri' egemen. Küçük bir Katolik topluluğu da bulunuyor Gine'de. Kişi başına düşen Milli Gelir 500 dolar civarında. Türkiye'nin beşte biri oranında. Bizden çok fakirler anlayacağınız gibi. İşte bu Gine, Irak savaşında ABD'ye destek vermiyor.
Bunda Fransa'nın Gine üzerinde bariz bir etkiye sahip olmasının önemli bir payı bulunuyor. Nitekim, hafta sonu Fransa Dışişleri Bakanı Villepin, Gine'nin başkenti Conakry'de idi. Ülkede pekçok yerel dil olduğundan, Fransızca aynı zamanda ülkenin resmi dili. Demek ki, kültürel olarak da Fransa'nın eski sömürgeci güç olarak Gine üzerinde nüfuzu bulunuyor. Ancak ABD'nin de Gine'ye yönelik "reddedilmeyecek para vaatleri, sağladığı ticari avantalar" vardı. Ayrıca ABD'nin bu çerçevede karşı konulmaz askeri gücünü de ihmal etmemek gerek...
Washington'a sinir krizleri geçirten bir başka Afrika ülkesi ise Angola... Villepin, hafta sonu burayı da ziyaret etti. Ancak Angola, "ABD'ye ret kararını" daha önce açıklamıştı bile. Angola, eski bir Portekiz sömürgesi. Geçtiğimiz Eylül ayında düzenlenen Dünya Basketbol Şampiyonası'nda 12 Dev Adamımızın yendiği bir ülke. Türkiye'nin 1.5 katı büyüklüğünde ama nüfusu sadece 14 milyon. Ülkede zengin petrol yatakları bulunuyor. Angola uzun yıllar iç savaş içinde kıvranmış. Yani nerede petrol, orada kavga! Şimdi ise ülkede asayiş berkemal olamasa da nispeten sakin bir hava var. Angola'nın bilinen bir özelliği de, Brezilya'nın ünlü karnaval geleneğinin köle ticareti vasıtasıyla bu ülkeden oraya gelmiş olması!
Fransa Dışişleri Bakanı Villepin, hafta sonunda Fransız kültürünün sindiği bir başka ülkeyi daha ziyaret etti ama burada başarılı olamadı. Dünya kupalarından hatırladığımız Kamerun, ABD vaatlerinin cazibesine kapıldı. Aslında Kamerun halkının yüzde 30'u Müslüman ama biliyorsunuz ABD'ye şu ana kadar destek vaadeden 34 ülkeden neredeyse yarısı İslam ülkesi!!!
Sayalım mı? Katar, Bahreyn, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye, Suudi Arabistan, Umman... İran da savaşa "evet" demiyorsa da, "hayır" da demiyor!
IMF Pakistan üzerinde etkili olamadı
Türkiye'de savaş çığırtkanlarının dile getirdiği bir gerekçe de, Türkiye'nin yüksek miktarda borcu olmasıdır. Bir başka deyişle, IMF ile yürütülen 'yıkıcı' programdır. Bu çerçevede halen BM Güvenlik Konseyi geçici üyesi olan Pakistan'ı örnek vermek istiyorum. 11 Eylül'den sonra ABD'nin Afganistan'a yönelik başlattığı askeri harekata tam destek veren Pakistan, IMF ile yaptığı nazik anlaşmalara ve Hindistan ile olan anlaşmazlıklarında ABD'nin desteğine gereksinim duymasına rağmen, bu kez Bush'un elini güçlendirmedi. Pakistan da, Suriye, Almanya, Rusya ve Fransa gibi 'savaşa hayır' diyen 'barış ekseninde' doğrudan yer almasa da, çekimser kalarak ABD'nin istemediği bir yaklaşım sergileyecek.
ABD'nin 1973 yılında darbe yaparak kendine bağladığı Güney Amerika ülkesi Şili de bu savaşı desteklemiyor. Şili de geçtiğimiz yıllarda içine düşürüldüğü ekonomik krizden kendi başına çıkmayı başarmıştı. Acaba IMF girdabına düşmüş olsaydı, ABD'ye kafa tutabilir miydi? Kestirmek kolay değil...
Bush destek bulamadı,
oylama ertelendi
Biliyorsunuz ABD iki haftadır Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri üzerinde yürüttüğü "havuç-sopa" politikasından sonuç alamadı. Bir başka deyişle ABD, Başkan Bush'un bizzat yürüttüğü telefon diplomasisi ve başkentlerde sürdürülen yoğun pazarlıklara rağmen BM'ye sunduğu karar tasarısına tüm çabalarına rağmen gerekli 9 oyu bulamadı ve oylamayı önceki akşam saatlerinde askıya aldığını tüm dünyaya duyurdu. Amerikan-İngiliz ortak tasarısına sadece İspanya ve Bulgaristan destek veriyor, daimi üyelerden Rusya ve Fransa'dan ise kesin veto...
ABD, stratejisini değiştirdi
Karar tasarısını ABD ve İspanya ile birlikte hazırlayan İngiltere'nin BM büyükelçisi Jeremy Greenstock, bundan sonra iki aşamalı bir strateji izleyeceklerini açıkladı. Buna göre, Irak lideri Saddam Hüseyin'e, yasaklanmış silahlarından arınmak konusunda "stratejik bir karar vermesi" için 10 gün süre tanınacak ve ardından kendisinden istenen silahsızlanma ölçütlerine uyup uymadığı, denetçiler tarafından test edilecek.
BM'de istediği desteği bulamayan ABD, savaş isteğinden vazgeçti mi? Hayır... Bush ve ekibinin savaş arzusu ilk gün nasıl ise, bugün de öyle. Çünkü 'radikal dinci' Bush, bir Yahudi-Hıristiyan Dünya Devleti kurmak istiyor.
Bu ülkelerden biri Güvenlik Konseyi Başkanlığı'nı 1 Mart'ta Almanya'dan devralan Batı Afrika ülkesi Gine... Gine Türkiye'nin 3'te birinden küçük bir ülke. 8 milyonluk nüfusunun yüzde 85'i Müslüman. Geri kalan nüfus içinde 'kabile dinleri' egemen. Küçük bir Katolik topluluğu da bulunuyor Gine'de. Kişi başına düşen Milli Gelir 500 dolar civarında. Türkiye'nin beşte biri oranında. Bizden çok fakirler anlayacağınız gibi. İşte bu Gine, Irak savaşında ABD'ye destek vermiyor.
Bunda Fransa'nın Gine üzerinde bariz bir etkiye sahip olmasının önemli bir payı bulunuyor. Nitekim, hafta sonu Fransa Dışişleri Bakanı Villepin, Gine'nin başkenti Conakry'de idi. Ülkede pekçok yerel dil olduğundan, Fransızca aynı zamanda ülkenin resmi dili. Demek ki, kültürel olarak da Fransa'nın eski sömürgeci güç olarak Gine üzerinde nüfuzu bulunuyor. Ancak ABD'nin de Gine'ye yönelik "reddedilmeyecek para vaatleri, sağladığı ticari avantalar" vardı. Ayrıca ABD'nin bu çerçevede karşı konulmaz askeri gücünü de ihmal etmemek gerek...
Washington'a sinir krizleri geçirten bir başka Afrika ülkesi ise Angola... Villepin, hafta sonu burayı da ziyaret etti. Ancak Angola, "ABD'ye ret kararını" daha önce açıklamıştı bile. Angola, eski bir Portekiz sömürgesi. Geçtiğimiz Eylül ayında düzenlenen Dünya Basketbol Şampiyonası'nda 12 Dev Adamımızın yendiği bir ülke. Türkiye'nin 1.5 katı büyüklüğünde ama nüfusu sadece 14 milyon. Ülkede zengin petrol yatakları bulunuyor. Angola uzun yıllar iç savaş içinde kıvranmış. Yani nerede petrol, orada kavga! Şimdi ise ülkede asayiş berkemal olamasa da nispeten sakin bir hava var. Angola'nın bilinen bir özelliği de, Brezilya'nın ünlü karnaval geleneğinin köle ticareti vasıtasıyla bu ülkeden oraya gelmiş olması!
Fransa Dışişleri Bakanı Villepin, hafta sonunda Fransız kültürünün sindiği bir başka ülkeyi daha ziyaret etti ama burada başarılı olamadı. Dünya kupalarından hatırladığımız Kamerun, ABD vaatlerinin cazibesine kapıldı. Aslında Kamerun halkının yüzde 30'u Müslüman ama biliyorsunuz ABD'ye şu ana kadar destek vaadeden 34 ülkeden neredeyse yarısı İslam ülkesi!!!
Sayalım mı? Katar, Bahreyn, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye, Suudi Arabistan, Umman... İran da savaşa "evet" demiyorsa da, "hayır" da demiyor!
IMF Pakistan üzerinde etkili olamadı
Türkiye'de savaş çığırtkanlarının dile getirdiği bir gerekçe de, Türkiye'nin yüksek miktarda borcu olmasıdır. Bir başka deyişle, IMF ile yürütülen 'yıkıcı' programdır. Bu çerçevede halen BM Güvenlik Konseyi geçici üyesi olan Pakistan'ı örnek vermek istiyorum. 11 Eylül'den sonra ABD'nin Afganistan'a yönelik başlattığı askeri harekata tam destek veren Pakistan, IMF ile yaptığı nazik anlaşmalara ve Hindistan ile olan anlaşmazlıklarında ABD'nin desteğine gereksinim duymasına rağmen, bu kez Bush'un elini güçlendirmedi. Pakistan da, Suriye, Almanya, Rusya ve Fransa gibi 'savaşa hayır' diyen 'barış ekseninde' doğrudan yer almasa da, çekimser kalarak ABD'nin istemediği bir yaklaşım sergileyecek.
ABD'nin 1973 yılında darbe yaparak kendine bağladığı Güney Amerika ülkesi Şili de bu savaşı desteklemiyor. Şili de geçtiğimiz yıllarda içine düşürüldüğü ekonomik krizden kendi başına çıkmayı başarmıştı. Acaba IMF girdabına düşmüş olsaydı, ABD'ye kafa tutabilir miydi? Kestirmek kolay değil...
Bush destek bulamadı,
oylama ertelendi
Biliyorsunuz ABD iki haftadır Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri üzerinde yürüttüğü "havuç-sopa" politikasından sonuç alamadı. Bir başka deyişle ABD, Başkan Bush'un bizzat yürüttüğü telefon diplomasisi ve başkentlerde sürdürülen yoğun pazarlıklara rağmen BM'ye sunduğu karar tasarısına tüm çabalarına rağmen gerekli 9 oyu bulamadı ve oylamayı önceki akşam saatlerinde askıya aldığını tüm dünyaya duyurdu. Amerikan-İngiliz ortak tasarısına sadece İspanya ve Bulgaristan destek veriyor, daimi üyelerden Rusya ve Fransa'dan ise kesin veto...
ABD, stratejisini değiştirdi
Karar tasarısını ABD ve İspanya ile birlikte hazırlayan İngiltere'nin BM büyükelçisi Jeremy Greenstock, bundan sonra iki aşamalı bir strateji izleyeceklerini açıkladı. Buna göre, Irak lideri Saddam Hüseyin'e, yasaklanmış silahlarından arınmak konusunda "stratejik bir karar vermesi" için 10 gün süre tanınacak ve ardından kendisinden istenen silahsızlanma ölçütlerine uyup uymadığı, denetçiler tarafından test edilecek.
BM'de istediği desteği bulamayan ABD, savaş isteğinden vazgeçti mi? Hayır... Bush ve ekibinin savaş arzusu ilk gün nasıl ise, bugün de öyle. Çünkü 'radikal dinci' Bush, bir Yahudi-Hıristiyan Dünya Devleti kurmak istiyor.
Recep Bahar / diğer yazıları
- ABD harika bir ekonomiye mi sahip? / 14.08.2018
- Ne yapmalı? / 13.08.2018
- Komşunla kavga et uzaklarda pazar ara! / 02.02.2016
- Diyarbakır'da kilise-ev faktörü! / 01.02.2016
- Çin ekonomisi alarm mı veriyor? / 20.01.2016
- Büyük İsrail yolunda sıra İran'da / 19.01.2016
- Terör Sultanahmet bölgesini sıfırla çarptı / 15.01.2016
- Sultanahmet'in şifreleri / 13.01.2016
- Türkiye ile Suudi Arabistan ne zaman papaz olacak? / 09.01.2016
- Ekonomik çöküşü bir de buradan seyredin / 05.01.2016
- Ne yapmalı? / 13.08.2018
- Komşunla kavga et uzaklarda pazar ara! / 02.02.2016
- Diyarbakır'da kilise-ev faktörü! / 01.02.2016
- Çin ekonomisi alarm mı veriyor? / 20.01.2016
- Büyük İsrail yolunda sıra İran'da / 19.01.2016
- Terör Sultanahmet bölgesini sıfırla çarptı / 15.01.2016
- Sultanahmet'in şifreleri / 13.01.2016
- Türkiye ile Suudi Arabistan ne zaman papaz olacak? / 09.01.2016
- Ekonomik çöküşü bir de buradan seyredin / 05.01.2016