Uzun zamandır Wall Street Journal, Financial Times, The Economist gibi İngilizce yayınlanan Batı merkezli küresel medya organlarında Çin ekonomisinin kötü sinyaller yaydığına dair haberler sıklıkla yer alıyor. Hatta petrol fiyatlarının bu denli düşmesinde Çin ekonomisinin sendelemesinin büyük payı olduğu öne sürülüyor. Oysa herkes biliyor ki, petrol fiyatları ABD-Suudi Arabistan ikilisinin Rusya ekonomisini geriletmek, İran ve Venezüella'ya gözdağı vermek için yaptığı manipülasyondan ibaret. Nitekim daha önce de yazdık: Bunun en ağır faturası Suudi Arabistan'a çıktı, çıkmaya devam edecek. ABD'nin egemenliğindeki IMF bile, "Böyle devam ederse Suudi Arabistan 5 yıl sonra iflas edecek" diye rapor hazırladı. Benzer raporlar ne Rusya, ne de İran için gündemde.
Salı günü açıklanan verilere göre Çin ekonomisi yüzde 6.9 ile son 25 yılın en düşük büyümesini gerçekleştirdi. 2014 yılı rakamı yüzde 7.3 idi... Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin'de büyümenin ivme kaybetmesi, ekonomide kısmi yavaşlama görülmesi finansal piyasaları da etkiliyor. Bu durum Çin açısından aslında olumlu bir gelişme... Demek ki Çin dünyanın dört bir köşesinde dikkate alınan bir aktör durumuna gelmiş...
Geçtiğimiz yıl birkaç küçük devleti bir tarafa bırakırsak Batı dünyasında en yüksek ekonomik büyümeye Polonya ulaştı. Yukarıda zikrettiğimiz yayın organlarındaki yorumlara göre ABD iyi performans göstermiş? İrdeleyelim?
ABD için 2015 yılı son çeyrek büyüme verisi henüz açıklanmadı ama ilk çeyrekte büyüme yüzde 0.6, ikinci çeyrekte yüzde 3.9, 3. çeyrekte ise yüzde 2.0 olmuştu. Son çeyrek rakamının da yüzde 2.0 civarında geleceğini kabul edersek, ABD'nin yıllık büyümesi yüzde 2.1 civarında olacak.
Avrupa ise sürünüyor. Son rakamlar açıklanmadı ama tahminlere göre Fransa'da 2015 yılı büyümesi yüzde 1.1; Almanya'da yüzde 1.7; İspanya'da yüzde 3.1; İtalya'da yüzde 0.9; Yunanistan'da yüzde -1.4; Hollanda'da yüzde 2.0; Bulgaristan'da yüzde 1.7; İngiltere'de yüzde 2.5; Macaristan'da yüzde 2.9; Danimarka'da yüzde 1.6; Finlandiya'da yüzde 0.3; Portekiz'de yüzde 1.7; Polonya'da yüzde 3.5; Avusturya'da 0.6; İsveç'te yüzde 3.0 gerçekleşecek. Bu arada Türkiye'nin 2015 yılı büyüme rakamı Mart 2016'da açıklanacak. Beklenen oran yüzde 2.9-3.0 civarında. Görüldüğü gibi dünya ekonomisi sendeliyor. "Çin'de sıkıntı var" diyenlerin halini rakamlar gözler önüne seriyor? Eğer Çin hasta ise Batı ülkeleri komada?
Çin ihracat ağırlıklı bir ekonomiye sahip... En büyük pazarları da Uzakdoğu ülkelerinin yanı sıra ABD ve Avrupa... Avrupa'da büyüme ve mala olan talep yerlerde sürününce, otomatikman bu durum Çin'i de etkiliyor. Çin'in büyümesini yüzde 9'lardan yüzde 6.9'a çekebiliyor.
Mevcut jeopolitik risklerin tırmandığı, çatışmaların Ortadoğu'yu kuşattığı, terör eylemlerinin gündemi rehin aldığı mevcut küresel manzarada Çin gibi büyük bir ekonominin yüzde 6.9 büyüme sağlaması muazzam bir rakam... Çin'in bu başarıya erişmesinde Milli Ekonomi Modeli'nin (MEM) 'tüketimin canlandırılması' projesi etkili oldu. İhracatın düştüğü bir ortamda, büyümenin olabilmesi için iç tüketimin güçlü olması lazım.
Geçen yıl Çin'den daha iyi performans gösteren ülke Hindistan oldu. Hindistan'da büyüme 2015 yılı için yüzde 7.5 civarında bekleniyor. Çin ve Hindistan, BRICS ülkeleri... Hatırlatalım, BRICS ülkeleri MEM Bloğunu teşkil ediyor.
Çin'in ekonomik sorunları yok mu? Elbette var... Ülkede gelir adaletsizliği önemli bir sorun ama merkezi hükümet bunu düzeltmek için yoğun çaba sarfediyor. 1978 yılından bu yana 500 milyon insan yoksulluktan çekip kurtarılmış. Tozu halının altına sürüklemiyorlar. Bir başka sorun kamu bankalarının açtığı sorunlu krediler... Borç seviyesi yüksek... Borç, milli gelirin 3 katına çıkmış durumda. Özellikle emlak sektöründe yaşanan şişme, ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Bugüne kadar 8 kez gittiğim bu ülkede saptadığım bir durum var: Çinlilerin başlıca arzusu ev sahibi olmak? Bu nedenle konut kredisi kullanımı yaygın... Banka kredisi demek fiyatların şişmesi demek... Bu da halkın ev uğruna ağır borçlanmasını beraberinde getiriyor. Benzer sorunu Amerikalılar yaşadı geçmişte. Türkiye'de de, pek çok ülkede de aynı sorun var. Bu sorunun çözümü de Milli Ekonomi Modeli'nde?
Salı günü açıklanan verilere göre Çin ekonomisi yüzde 6.9 ile son 25 yılın en düşük büyümesini gerçekleştirdi. 2014 yılı rakamı yüzde 7.3 idi... Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin'de büyümenin ivme kaybetmesi, ekonomide kısmi yavaşlama görülmesi finansal piyasaları da etkiliyor. Bu durum Çin açısından aslında olumlu bir gelişme... Demek ki Çin dünyanın dört bir köşesinde dikkate alınan bir aktör durumuna gelmiş...
Geçtiğimiz yıl birkaç küçük devleti bir tarafa bırakırsak Batı dünyasında en yüksek ekonomik büyümeye Polonya ulaştı. Yukarıda zikrettiğimiz yayın organlarındaki yorumlara göre ABD iyi performans göstermiş? İrdeleyelim?
ABD için 2015 yılı son çeyrek büyüme verisi henüz açıklanmadı ama ilk çeyrekte büyüme yüzde 0.6, ikinci çeyrekte yüzde 3.9, 3. çeyrekte ise yüzde 2.0 olmuştu. Son çeyrek rakamının da yüzde 2.0 civarında geleceğini kabul edersek, ABD'nin yıllık büyümesi yüzde 2.1 civarında olacak.
Avrupa ise sürünüyor. Son rakamlar açıklanmadı ama tahminlere göre Fransa'da 2015 yılı büyümesi yüzde 1.1; Almanya'da yüzde 1.7; İspanya'da yüzde 3.1; İtalya'da yüzde 0.9; Yunanistan'da yüzde -1.4; Hollanda'da yüzde 2.0; Bulgaristan'da yüzde 1.7; İngiltere'de yüzde 2.5; Macaristan'da yüzde 2.9; Danimarka'da yüzde 1.6; Finlandiya'da yüzde 0.3; Portekiz'de yüzde 1.7; Polonya'da yüzde 3.5; Avusturya'da 0.6; İsveç'te yüzde 3.0 gerçekleşecek. Bu arada Türkiye'nin 2015 yılı büyüme rakamı Mart 2016'da açıklanacak. Beklenen oran yüzde 2.9-3.0 civarında. Görüldüğü gibi dünya ekonomisi sendeliyor. "Çin'de sıkıntı var" diyenlerin halini rakamlar gözler önüne seriyor? Eğer Çin hasta ise Batı ülkeleri komada?
Çin ihracat ağırlıklı bir ekonomiye sahip... En büyük pazarları da Uzakdoğu ülkelerinin yanı sıra ABD ve Avrupa... Avrupa'da büyüme ve mala olan talep yerlerde sürününce, otomatikman bu durum Çin'i de etkiliyor. Çin'in büyümesini yüzde 9'lardan yüzde 6.9'a çekebiliyor.
Mevcut jeopolitik risklerin tırmandığı, çatışmaların Ortadoğu'yu kuşattığı, terör eylemlerinin gündemi rehin aldığı mevcut küresel manzarada Çin gibi büyük bir ekonominin yüzde 6.9 büyüme sağlaması muazzam bir rakam... Çin'in bu başarıya erişmesinde Milli Ekonomi Modeli'nin (MEM) 'tüketimin canlandırılması' projesi etkili oldu. İhracatın düştüğü bir ortamda, büyümenin olabilmesi için iç tüketimin güçlü olması lazım.
Geçen yıl Çin'den daha iyi performans gösteren ülke Hindistan oldu. Hindistan'da büyüme 2015 yılı için yüzde 7.5 civarında bekleniyor. Çin ve Hindistan, BRICS ülkeleri... Hatırlatalım, BRICS ülkeleri MEM Bloğunu teşkil ediyor.
Çin'in ekonomik sorunları yok mu? Elbette var... Ülkede gelir adaletsizliği önemli bir sorun ama merkezi hükümet bunu düzeltmek için yoğun çaba sarfediyor. 1978 yılından bu yana 500 milyon insan yoksulluktan çekip kurtarılmış. Tozu halının altına sürüklemiyorlar. Bir başka sorun kamu bankalarının açtığı sorunlu krediler... Borç seviyesi yüksek... Borç, milli gelirin 3 katına çıkmış durumda. Özellikle emlak sektöründe yaşanan şişme, ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Bugüne kadar 8 kez gittiğim bu ülkede saptadığım bir durum var: Çinlilerin başlıca arzusu ev sahibi olmak? Bu nedenle konut kredisi kullanımı yaygın... Banka kredisi demek fiyatların şişmesi demek... Bu da halkın ev uğruna ağır borçlanmasını beraberinde getiriyor. Benzer sorunu Amerikalılar yaşadı geçmişte. Türkiye'de de, pek çok ülkede de aynı sorun var. Bu sorunun çözümü de Milli Ekonomi Modeli'nde?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Recep Bahar / diğer yazıları
- ABD harika bir ekonomiye mi sahip? / 14.08.2018
- Ne yapmalı? / 13.08.2018
- Komşunla kavga et uzaklarda pazar ara! / 02.02.2016
- Diyarbakır'da kilise-ev faktörü! / 01.02.2016
- Çin ekonomisi alarm mı veriyor? / 20.01.2016
- Büyük İsrail yolunda sıra İran'da / 19.01.2016
- Terör Sultanahmet bölgesini sıfırla çarptı / 15.01.2016
- Sultanahmet'in şifreleri / 13.01.2016
- Türkiye ile Suudi Arabistan ne zaman papaz olacak? / 09.01.2016
- Ekonomik çöküşü bir de buradan seyredin / 05.01.2016
- Ne yapmalı? / 13.08.2018
- Komşunla kavga et uzaklarda pazar ara! / 02.02.2016
- Diyarbakır'da kilise-ev faktörü! / 01.02.2016
- Çin ekonomisi alarm mı veriyor? / 20.01.2016
- Büyük İsrail yolunda sıra İran'da / 19.01.2016
- Terör Sultanahmet bölgesini sıfırla çarptı / 15.01.2016
- Sultanahmet'in şifreleri / 13.01.2016
- Türkiye ile Suudi Arabistan ne zaman papaz olacak? / 09.01.2016
- Ekonomik çöküşü bir de buradan seyredin / 05.01.2016