Emre AKMAN
AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın ABD macerası ve macera boyunca sarfettiği sözler Erdoğan'a yakın medya tarafından örtülmeye çalışıldıysa da mızrak çuvala sığmadı.
Şimdiye kadar Erdoğan'ın ABD ile ittifak yolculuğunu hayranlıkla seyreden ve adımlarını Erdoğan'ın adımlarına uydurmaya çalışan Saadet Partisi dahi bu kadarını fazla bulmuş olacak ki sonunda patladı.
SP Genel Başkanı Kutan, isim vermeden AKP Genel Başkanı Erdoğan'ı eleştirerek, "Onlar (kral çıplak) diyeceklerine, kraldan çok kralcı oldular" dedi.
Erdoğan'ın, "IMF politikalarına, itiraz edenlere şaştıkları" ifadesini hatırlatan Kutan, Erdoğan'ı Fazilet Partisi'nin bölünmesinden sorumlu tutuyor.
"Birlikteyken anamuhalefet partisi olarak Anayasa Mahkemesi'ne gidebiliyor, milletin hakkına sahip çıkıyorduk" diyen Kutan, "Artık bunu yapamıyoruz, ancak milleti de bırakıp okyanus aşırı merkezlerde meşruiyet arama çabalarına girmiyoruz", sözleri ile Erdoğan'a taş atıyor.
SP Lideri Kutan'ın bu eleştirilerine AKP Grup Başkanı Bülent Arınç'tan ilginç cevap geliyor: "Belden aşağı vurmayacağız. Birlikte siyaset yapmanın, 'bazı şeyleri biliyor olmak' gibi bir avantajı vardır. Ama ben ve arkadaşlarımız söz verdik ki, bu konuları hiç bir yerde konuşmayacağız."
AKP'li Arınç'ın başı dik alnı açık bir şekilde cevap verecek hali olmadığı için, SP Lideri Kutan'a şantaj yaparak susturmaya çalışıyor. Bu şantaj karşısında ise Saadet'liler derin bir sessizliğe gömülüyor.
"Birlikte siyaset yapmanın, bazı şeyleri biliyor olmak gibi bir avantajı var" ne demek? "Açtırma kutuyu, bu karanlık mahfillere birlikte gittik, açıklarım ha!" demek.
Her ikisine birden sesleniyoruz. Niye susuyorsunuz? Milletten neyi gizliyorsunuz? Şantajı bırakın da eteğinizdeki taşları dökün. İki de bir ABD'ye niye uçuyorsunuz? Yahudi lobilerinin kapılarını niye aşındırıyorsunuz? Davos'ta küresel güç odakları ile neler konuştunuz? Irak'ın parsellenmesinin konuşulduğu bu toplantılarda hangi sözleri verdiniz? Dün birlikte iken gizli toplantılara katıldığınızı itiraf ediyorsunuz. Geçmişte hangi taahhütlerde bulundunuz? Kutan; AKP'li Arınç'ın, "Birlikte yaptığımız görüşmeleri açıklarım" yollu şantajı karşısında niçin susuyor?
Hep takiye ile suçlandılar. Bu bir mizansenmiş meğer. Asıl takiyeyi millete yapmışlar. Milletten gizlemişler ilişkilerini.
AKP "Bunlar hep gizli kalsın. Aksi taktirde ne sizin ne de bizim için iyi olmaz" diye sesleniyor Saadetlilere.
Şimdiye kadar bir çok yanlışlarına göz yumuşlarının, savruluşlarının sırrını ele verdi sayın Arınç. Biz ayrılsak da bizi yönlendiren odaklar bir, diyerek rol arkadaşını uyanık olmaya çağırıyor. Madem ki Saadet de benzer gizli görüşmelerde bulundu bu kızgınlıklarının sebebi ne? Yoksa öfkelerinin sebebi dün kendilerini destekleyen lobilerin desteğinin AKP'ye kayması mı?
Sahi Tayyip Erdoğan, ABD'de Yahudi lobileri ile görüşmelerinin basına açık bölümünde, "ABD ile samimi müttefik, ABD'nin savunucusu, IMF'nin uygulayıcısı" olmak gibi tavizler verdikten sonra basına kapalı toplantılara geçti.
Verilmedik ne taviz kaldı ki basına kapalı görüşmeler yaptı. Yoksa ABD'nin derin devletinden yeni talimatlar mı aldı?
Derin devlet diye diye milletle devlet arasındaki uçurumu derinleştirenler ne hikmetse ABD'nin en derin devleti olan Yahudi lobileri, CIA yetkilileri ile gizli açık kırıştırmayı 'değişim' diye millete lanse ediyorlar. Saadet'liler kendi elleriyle yetiştirdikleri gençlerin rol çalmasından mı telaşlandılar?
Bir çift sozümüz de onlar tencere dibin kara benimki senden kara atışması ile birbirini şantajla susturmaya, sırları ele vermemeye çalışırken, bazı uyuryazarların Erdoğan ABD'ye takiye yapıyor diye milleti uyutmaya çalışan gazetelere...
Onlara bir fıkra ile cevap verelim. Adamın biri idamla yargılanıyormuş. Avukatı mahkuma her soruya lolo dersen kurtulursun, demiş. Adam avukatının dediğini yapmış ve beraat etmiş. Avukat, beraat eden müvekkilinden parasını istemeye gidince adam avukata "lolo" demiş. Avukat da adama sitem ederek şöyle demiş: Bize de mi lolo... Şimdi biz de "bunlar ABD'ye takiye yapıyorlar" diyen medyaya soruyoruz: Bize de mi lolo..?
AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın ABD macerası ve macera boyunca sarfettiği sözler Erdoğan'a yakın medya tarafından örtülmeye çalışıldıysa da mızrak çuvala sığmadı.
Şimdiye kadar Erdoğan'ın ABD ile ittifak yolculuğunu hayranlıkla seyreden ve adımlarını Erdoğan'ın adımlarına uydurmaya çalışan Saadet Partisi dahi bu kadarını fazla bulmuş olacak ki sonunda patladı.
SP Genel Başkanı Kutan, isim vermeden AKP Genel Başkanı Erdoğan'ı eleştirerek, "Onlar (kral çıplak) diyeceklerine, kraldan çok kralcı oldular" dedi.
Erdoğan'ın, "IMF politikalarına, itiraz edenlere şaştıkları" ifadesini hatırlatan Kutan, Erdoğan'ı Fazilet Partisi'nin bölünmesinden sorumlu tutuyor.
"Birlikteyken anamuhalefet partisi olarak Anayasa Mahkemesi'ne gidebiliyor, milletin hakkına sahip çıkıyorduk" diyen Kutan, "Artık bunu yapamıyoruz, ancak milleti de bırakıp okyanus aşırı merkezlerde meşruiyet arama çabalarına girmiyoruz", sözleri ile Erdoğan'a taş atıyor.
SP Lideri Kutan'ın bu eleştirilerine AKP Grup Başkanı Bülent Arınç'tan ilginç cevap geliyor: "Belden aşağı vurmayacağız. Birlikte siyaset yapmanın, 'bazı şeyleri biliyor olmak' gibi bir avantajı vardır. Ama ben ve arkadaşlarımız söz verdik ki, bu konuları hiç bir yerde konuşmayacağız."
AKP'li Arınç'ın başı dik alnı açık bir şekilde cevap verecek hali olmadığı için, SP Lideri Kutan'a şantaj yaparak susturmaya çalışıyor. Bu şantaj karşısında ise Saadet'liler derin bir sessizliğe gömülüyor.
"Birlikte siyaset yapmanın, bazı şeyleri biliyor olmak gibi bir avantajı var" ne demek? "Açtırma kutuyu, bu karanlık mahfillere birlikte gittik, açıklarım ha!" demek.
Her ikisine birden sesleniyoruz. Niye susuyorsunuz? Milletten neyi gizliyorsunuz? Şantajı bırakın da eteğinizdeki taşları dökün. İki de bir ABD'ye niye uçuyorsunuz? Yahudi lobilerinin kapılarını niye aşındırıyorsunuz? Davos'ta küresel güç odakları ile neler konuştunuz? Irak'ın parsellenmesinin konuşulduğu bu toplantılarda hangi sözleri verdiniz? Dün birlikte iken gizli toplantılara katıldığınızı itiraf ediyorsunuz. Geçmişte hangi taahhütlerde bulundunuz? Kutan; AKP'li Arınç'ın, "Birlikte yaptığımız görüşmeleri açıklarım" yollu şantajı karşısında niçin susuyor?
Hep takiye ile suçlandılar. Bu bir mizansenmiş meğer. Asıl takiyeyi millete yapmışlar. Milletten gizlemişler ilişkilerini.
AKP "Bunlar hep gizli kalsın. Aksi taktirde ne sizin ne de bizim için iyi olmaz" diye sesleniyor Saadetlilere.
Şimdiye kadar bir çok yanlışlarına göz yumuşlarının, savruluşlarının sırrını ele verdi sayın Arınç. Biz ayrılsak da bizi yönlendiren odaklar bir, diyerek rol arkadaşını uyanık olmaya çağırıyor. Madem ki Saadet de benzer gizli görüşmelerde bulundu bu kızgınlıklarının sebebi ne? Yoksa öfkelerinin sebebi dün kendilerini destekleyen lobilerin desteğinin AKP'ye kayması mı?
Sahi Tayyip Erdoğan, ABD'de Yahudi lobileri ile görüşmelerinin basına açık bölümünde, "ABD ile samimi müttefik, ABD'nin savunucusu, IMF'nin uygulayıcısı" olmak gibi tavizler verdikten sonra basına kapalı toplantılara geçti.
Verilmedik ne taviz kaldı ki basına kapalı görüşmeler yaptı. Yoksa ABD'nin derin devletinden yeni talimatlar mı aldı?
Derin devlet diye diye milletle devlet arasındaki uçurumu derinleştirenler ne hikmetse ABD'nin en derin devleti olan Yahudi lobileri, CIA yetkilileri ile gizli açık kırıştırmayı 'değişim' diye millete lanse ediyorlar. Saadet'liler kendi elleriyle yetiştirdikleri gençlerin rol çalmasından mı telaşlandılar?
Bir çift sozümüz de onlar tencere dibin kara benimki senden kara atışması ile birbirini şantajla susturmaya, sırları ele vermemeye çalışırken, bazı uyuryazarların Erdoğan ABD'ye takiye yapıyor diye milleti uyutmaya çalışan gazetelere...
Onlara bir fıkra ile cevap verelim. Adamın biri idamla yargılanıyormuş. Avukatı mahkuma her soruya lolo dersen kurtulursun, demiş. Adam avukatının dediğini yapmış ve beraat etmiş. Avukat, beraat eden müvekkilinden parasını istemeye gidince adam avukata "lolo" demiş. Avukat da adama sitem ederek şöyle demiş: Bize de mi lolo... Şimdi biz de "bunlar ABD'ye takiye yapıyorlar" diyen medyaya soruyoruz: Bize de mi lolo..?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.