logo
27 KASIM 2024

Milli ekonomi şart

20.09.2002 00:00:00
Küresel güçlerin, tarıma yapılan yardımları yasaklayan programları nedeniyle azgelişmiş ülkeler dünya besin kaynaklarından daha az pay almakta ve açlık sınırına yaklaşmaktadırlar.

Bir ülke halkının besin ihtiyacını karşılama sorumluluğunun en önemli sektörünün tarım olduğu gerçeği ortada iken, bu politikaların dünyadaki ekonomik gelişmelerin eşit dağılımının önüne geçtiği de bir hakikattir.

Türkiye'nin de, direktifleriyle yönlendirildiği Dünya Bankası'nın, yoksul ülkelere verdiği mesaj, "ihraç et, ya da öl" dür. Bunun neticesinde az gelişmiş ülkeler önce sanayileşmek için borçlandılar, tarımı ihmal ettiler. Daha sonra uygun tarım politikaları geliştiremedikleri ve gümrüklerini koruyamadıkları için haklarını besleyemez hale geldiler. Bu durumda gıda maddeleri alabilmek için döviz bulmak zorunda kaldılar. Ne sanayileşebildiler ne de tek şansları olan tarım ürünlerini ihraç edebildiler. Gelişmişlere borçlanmaktan başka hiç bir şey yapamaz hale geldiler.

Meksika, 1960'lara kadar gıda konusunda kendisine yetiyordu. 1980'lere gelindiğinde durum tamamen değişti.

Amerikalı tarım 'danışmanlarının' önerisiyle Meksika hükümeti, tarımsal yatırımlara yaptığı desteği % 70 azalttı. Mısır ve fasulye üretimi yerine, dünya pazarında daha çok para eden hayvan yemi üretilmesi önerildi. 1980'lere gelindiğinde Meksikalılar yedikleri fasulyenin % 40'ını, mısırın % 25'ini, şekerin %30'unu ithal eder hale gelmişlerdi. Taze süt tüketimi % 21, fasulye tüketimi % 28, et tüketimi % 30 azalmıştı. Bugün kırsal alandaki Meksikalı çocukların % 50'si beslenme bozukluğu içindedir. (Yeni Dünya Düzeni Kemalizm ve Türkiye. Metin Aydoğan s. 35)

Meksika benzeri bir politika, Türkiye'de de hayata geçirildi.

1923'ten sonra Atatürk'ün direktifiyle tarımsal kalkınmayı gerçekleştirmek amacıyla kurulan Devlet Üretme Çiftlikleri, tarım meslek okulları, tohum ve arazi ıslah istasyonları ortadan kaldırıldı.

Tarımsal teşvikler azaltıldı, erozyonla mücadele rafa kaldırıldı. Hayvancılık kendi haline terk edildi. Bunun sonucu olarak tarımsal ürünlerdeki ithalat artısı, sadece 1986 yılında % 32.5 oldu. (Devlet İstatistik Verileri, 1997).

Türk tarımına paralel gelişmek zorunda olan gıda maddeleri ihtiyacında çok büyük sıkıntılar oluşmaktadır; zira, bugün gelinen nokta içler acısıdır.

AB'ye girme pahasına kabul edilen şeker, tütün, fındık, pancar, çay, vs. üretimine getirilen Tahdit Yasaları'yla, Türk çiftçisinin bağı-bahçesi talan edilmiş durumdadır. İçine itildiğimiz ekonomik buhran neticesi milletimiz açlıkla boğuşur hale gelmiştir. Tarıma getirilen Tahdit Yasaları'yla bunun hedeflenmiş olmasını, bahsi geçen örnek ülkeler kanıtlıyor.

İklim ve toprak verimliliği nedeniyle en avantajlı olduğumuz tarım sektörü, küresel güçlerin ve uluslararası kredi kuruluşlarının ortaklaşa yaptıkları uygulamalar sonucu yok olma noktasındadır.

Bu kötü gidişatın önüne geçecek bir tek yol var: Bu uluslararası güçlerin Türk politik alanlarındaki etkinliğine son vermek ve tamamen milli, üretime dayalı bir tarım politikasını derhal hayata geçirmek.
 
Ali Haydar Aktaş / diğer yazıları
AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor
BTP Lideri Hüseyin Baş'ın sorusunu sorayım
Sakin faiz inmesinmiş!
Patronlar ceplerini düşünüyor
Hükümet feryatları kulak ardı ediyor
Paslanmaza ek vergi sanayiciyi bunaltıyor
Geri postalamaya başladı!
Ülke nüfusu 7 milyon, göçmen sayısı 2.5 milyon
CHP'li Gürer: Şeker ithalatına ihtiyaç yok
"İhtiyaç olmadığı halde ithalat yapıldı"
Elon Musk'tan İngiltere'ye dikkat çekici suçlama
"Zalim bir polis devleti"
AB Temsilcisi Borrell'den İsrail'e 'Lübnan' çıkışı
"Savaşı durdurun"
Tutuksuz sanıkların savunması başladı
'Yenidoğan' davasında 7. gün
ABD'den ateşkes açıklaması
'Kesin değil ama yakın'
Mansur Yavaş laf değil iş yapıyor
ABB'den öğrenci dostu uygulama: Gençlik sofraları
Fındığı bu sene bitirdi
Kahverengi kokarca büyük tehdit!
Beştepe'ye dair sorular cevapsız kaldı
Türkiye'yi ilgilendiren bir şey de çıkmadı!
İklim zirvesi milletin bütçesini yedi bitirdi
Buğday sıkıntısı kapıda mı?
Hububatta bu yıl kriz büyük
BTP liderinden Çayırhan işçilerine destek
‘Enerji vatandır vatan satılmaz’
AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor
BTP Lideri Hüseyin Baş'ın sorusunu sorayım
Sakin faiz inmesinmiş!
Patronlar ceplerini düşünüyor
Hükümet feryatları kulak ardı ediyor
Paslanmaza ek vergi sanayiciyi bunaltıyor
Geri postalamaya başladı!
Ülke nüfusu 7 milyon, göçmen sayısı 2.5 milyon
CHP'li Gürer: Şeker ithalatına ihtiyaç yok
"İhtiyaç olmadığı halde ithalat yapıldı"
Elon Musk'tan İngiltere'ye dikkat çekici suçlama
"Zalim bir polis devleti"
AB Temsilcisi Borrell'den İsrail'e 'Lübnan' çıkışı
"Savaşı durdurun"
Tutuksuz sanıkların savunması başladı
'Yenidoğan' davasında 7. gün
ABD'den ateşkes açıklaması
'Kesin değil ama yakın'
Mansur Yavaş laf değil iş yapıyor
ABB'den öğrenci dostu uygulama: Gençlik sofraları
Fındığı bu sene bitirdi
Kahverengi kokarca büyük tehdit!
Beştepe'ye dair sorular cevapsız kaldı
Türkiye'yi ilgilendiren bir şey de çıkmadı!
İklim zirvesi milletin bütçesini yedi bitirdi
Buğday sıkıntısı kapıda mı?
Hububatta bu yıl kriz büyük
BTP liderinden Çayırhan işçilerine destek
‘Enerji vatandır vatan satılmaz’
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.