Peki, devlet ekonomiye müdahale etmeli mi yoksa etmemeli mi?
Kapitalist modeller devletin ekonomiye karışmasına karşı çıkmışlardır. Ancak MEM incelendiğinde devletin vazifeleri şu şekilde sıralanıyor;
- Her zaman büyüyen ekonomilerde üretim ile tüketim arasında belli bir açık olacaktır. Ekonomi kendi kendine dengeye gelmez. İşte bu açığın kapatılması ancak devlet tarafından yapılabilir.
- Devletin bir başka vazifesi de piyasaları düzenlemektir. Devlet piyasalarda herkese hayat şansı verecektir. Herkesin çıkarını koruyacak hakemlik vazifesini ifa etmek zorundadır.
- Devletin bir diğer vazifesi de millete ait olan yeraltı ve yerüstü kaynaklarının milletin kullanımına açılmasını sağlamaktır.
- Diğer bir vazife, yatırım ve üretim için gerekli olan finansmanı sıfır faizle vatandaşına sağlamak olacaktır.
- Devlet, içeride ve dışarıda gerek sosyal devlet politikaları ile gerekse para politikaları ile kendi üreticisine pazar oluşturmakla mükelleftir.
- Devlet kendisi bizatihi piyasalarda alıcı olarak rol alacak, kamu harcamaları ile özellikle sanayiyi destekleyecektir.
- Devlet ileri teknoloji ve yüksek sermaye gerektiren sahalarda üretici olarak piyasada yerini almalıdır. Tek başına özel sektörün yapamayacağı büyüklükte yatırımlar sağlanarak ülke ekonomisi dışa bağımlı olmaktan kurtarılacaktır.
- Devlet kendi topraklarında kendi parasının dolaşımını sağlarken, yabancı paranın dolaşımını kontrol altına almak zorundadır.
Şuraya dikkat edilmelidir ki, devletin 3 gelir kaynağı vardır;
1. Vergi Gelirleri
2. İşletme Gelirleri
3. Senyoraj Gelirleri
Bu sayede devlet alan el değil veren el olacaktır. Halkından topladığı vergilerden daha fazlasını halkına hizmet olarak aktaracaktır. Halbuki Kapitalist sistemdeki anlayış halkından maksimum vergi toplamak, bunun minimum miktarını halkına hizmet etmek olarak sunmak, aradaki farkı global tefecilere aktarmaktır.
Bunun için MEM'de herkesten vergi alınmayacak, dar gelirli kesimden vergi almak gelir dağılımında adaletsizliğe sebep verileceğinden dolayı o kişiler vergiden muaf olacaklardır. Yıllık geliri 200 bin TL'nin altında olan kişilerden vergi alınmayacaktır. Dar gelirli kesimden vergi almamak devletin vergi miktarını azaltmayacak, tam tersine arttıracaktır. Çünkü bu kişiler gelirlerini tüketime yönlendirecek ve ekonominin gelişmesine sebep olacaklardır.
MEM'de devlet borçlanmayacaktır, senyoraj hakkını kullanarak emisyonunu genişletecek; yani kendi insanının emek ve üretiminin karşılığı olan parayı kendisi basacaktır. Bu senyoraj geliri, ev kadınlarına maaş, çiftçiye, köylüye, esnafa faizsiz kredi olarak verilecektir. Bu şekilde üretim tetiklenecek ve eksik kalan tüketim devreye konacaktır. Üretici de talep olduğu için daha çok üretecektir. Bu sayede işsizlikte azalacaktır. Yani devletler borçlanmadan rahat bir şekilde kamu harcamalarını yapabilecek, gelir dağılımında adaleti mümkün kılacaktır.
- Ne yazmalıyım? / 26.09.2024
- Prof. Dr. Ali Ünal Emiroğlu / 20.07.2024
- Avrupa'da BTP / 28.02.2024
- Berlin’de Prof. Dr. Haydar Baş’ı andık / 18.04.2022
- Milli Ekonomi Modeli -8- / 26.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -7- / 23.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -6- / 21.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -5- / 19.03.2022
- Milli Ekonomi Modeli -4- / 17.03.2022