Milli devlet satmaz, satarsa AKP satar

Türk Telekom'u satan, TÜPRAŞ'ı satan, Tekel'i satan, SEKA'yı kapatan, enerji santrallerini satan, maden alanlarını satan, KKTC'den daha büyük toprak satan, tank-palet fabrikasını hülasa para eden her şeyi satan Erdoğan ve hükümetinin, BOTAŞ'ı satacağı gündeme geldi.

Tabi Sayın Erdoğan kızdı ve Arap ülkelerine para arayışı ziyareti öncesi yaptığı açıklamada, 'biz neyin satılıp, neyin satılmayacağını çok iyi biliriz' dedi.

Hemen soralım milli devlet satar mı? Evet, satar ama neyi?

Milli devlet toprakta yetişen fasulyeyi, nohutu, mercimeği, pamuğu, zeytini, şekerpancarını, fındığı vs. satar. Ama toprağını satmaz. Satarsa AKP satar.

Milli devlet, altın satar ama altın maden havzalarını satmaz. Satarsa AKP satar.

Milli devlet, bu topraklardaki bor, toryum, linyit, mermer gibi 56 çeşit değerli taşları çıkarır, işler ve satar ama bu alanları satmaz. Satarsa AKP satar.

Milli devlet, kağıt üretir satar, şekerpancarı üretir satar ama bunların fabrikalarını satmaz. Satarsa AKP satar.

Milli devlet, limanları satmaz, kullanır. Satarsa AKP satar.

Milli devlet, enerji santrallerini kullanır, satmaz. Satarsa AKP satar.

Şimdi elde BOTOŞ gibi birkaç kurum kalmış ve Sayın Erdoğan diyor ki: 'Biz, neyin satılıp, neyin satılmayacağını çok iyi biliriz'.

Açıklasalar da bizde öğrensek!

Yeri gelmişken! Trabzonspor'un satışı da gündeme geldi. Türkiye'nin satışına ses çıkarmayı bırak % 60, % 70 oy ile destek olan Karadeniz bölgesinde yaşayan insanlarımız ve TS Başkanı, 'TS'nin satışının söz konusunu olamayacağını' açıklıyor. Ne desek bilmiyorum!

Akbelen Ormanı

Muğla, Milas'taki Akbelen Ormanlarında yaşananları izliyorsunuz. Yeni mi bu yaşlanılanlar? Hayır. Çanakkale'de, Artvin'de, Toroslarda, Kaz dağlarında, Rize'de vs. birçok ilimizde yaşandı.

İşin siyasi boyutuna bakarsak! CHP, Muharrem İnce ve son adı Yeşil Sol olan anlayış için sözde vatandaşa, doğaya sahip çıkma gösterilerine şahit olduk.

Başta Mahmut Tanal ve Muharrem İnce'ye sormak istiyorum: Bu ülkenin zenginliklerini insanımıza anlattınız mı? Yeraltındaki 3 katrilyon dolarlık maden kaynaklarımızı parti programlarınıza aldınız mı? 

Bu zenginliğimizin nasıl peşkeş çekildiğini ve insanımızın hazine üzerinde oturan dilenciye döndürüldüğünü anlattınız mı? 

O zaman neyin peşindesiniz? Devlet Bahçeli'ye bol bol milliyetçi cümleler kurması için mi şans veriyorsunuz?

Asıl soru ve asıl sorun

Akbelen'deki ağaçlar neden kesiliyor? Kömür için. Malum hükümetin beşli'sinden birinin işlettiği termik santrallerin enerji üretimi yapması ve de halkımıza satması için ormanlarımız kesiliyor. 

Asıl sorunu ise insanımız hala kavrayamadı. Eğer bizler, yeraltı ve yerüstündeki değer ve kaynaklarımıza sahip çıkıp daha ilk satış yapıldığında, 'kimin malını kime satıyorsunuz' duruşunu gösterebilseydik, konuyu ağaç kesmeye endekslememiş olur ve de ağaçlarımızda kesilmezdi.

AKP enerjimizi bitirdi

İnsan için gıda ne ise devlet için enerjide odur. AKP, devletin enerjisini bitirdi. Nasıl mı? Tabiki satarak. 

Sattıkları termik santraller 

1. Seyitömer Termik Santrali 

2. Kangal Termik Santrali 

3. Yatağan Termik Santrali 

4. Çatalağzı Termik Santrali 

5. Yeniköy Termik Santrali 

6. Orhaneli Termik Santrali 

7. Tunçbilek Termik Santrali 

8. Soma Termik Santrali 

Sattıkları hidroelektrik santralleri

1. Ataköy Hidroelektrik 

2. Beyköy Hidroelektrik 

3. Çıldır Hidroelektrik 

4. İkizdere Hidroelektrik 

5. Kuzgun Hidroelektrik 

6. Mercan Hidroelektrik 

7. Tercan Hidroelektrik 

8. Murgul Hidroelektrik

9. Denizli Jeotermal Santrali

Bu enerji üreten kurumları maden-kaynak olmadığı için mi sattılar? AKP 20 yılda sadece linyit kömürüne milyarlarca dolar ödedi. 

Peki, ülkemizde linyit yok mu? Girin resmi sitelere ve gerçeği görün. 

O gerçeği Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş şu cümlelerle açıklamıştı:

"Atatürk, Brezilya'ya kömür ihraç etti. Şimdiki hükümet Kolombiya'dan kömür ithal ediyor. İnşallah kömürdür. 

Tespit edilmiş kömür rezervimiz 20 milyar ton. Bu rezervin değeri 8 trilyon dolar. Biz niye fakir geziyoruz anlamak zor" dedi.

Bir diğer açıklamasında ise Sayın Baş: "Çelik üretiminde dünyada 7. sıradayız. Krom üretiminde dünyada 3. sıradayız. 

Krom ve çeliğin birleşimiyle oluşan paslanmaz çeliği yurt dışından ithal ediyoruz. Hayranlık duymamak elde değil'.

Bugün TBMM'de maaşlı muhalefet yapan Sayın Vekiller, şov yerine bu hakikatleri insanımıza anlatsalardı o ağaçlara kimse yanaşamazdı.

Ama insanımız umutsuz olmasın. Çünkü Hüseyin Baş: "Sen sat, ben babalar gibi geri alacağım" dedi.