Bu satırları yazmaya oturduğumda ölü sayısı şimdilik 57, yaralı sayısı şimdilik 386 dolaylarındaydı. (Recep Bahar'ın notu: Bayram tatilinde trafik kazalarında 85 kişi öldü, 456 kişi ise yaralandı)... Bu bir 'bayram klasiğidir'.Önceleri kızardım, artık 'dönüş çilesi' gibi başlıklar beni çok eğlendirmeye başladılar. Bayramda şekere çikolataya çok fazla saldırmamak gerektiği üzerine 'terbiyevi' yazılara da bayılıyorum. Hele eski politikacılarla yapılmış söyleşiler de beni sevindiriyor. Örneğin bu bayram, Demirel'in askeri darbelere karşı olduğunu öğrendik ve şaşırdık. Şimdi bu tantana bitti ya, büyük bir merak ve heyecanla, önümüzdeki bayramın 'açıkta kurban kesilsin mi' ve de 'kurban derileri nereye verilsin' tartışmalarını bekliyorum... Bunun yanında elbette 'bayramda ete çok fazla saldırmamak gerektiği' hakkında öğretici ve bilinçlendirici yazılar da yayınlanacaklardır.Tabii daha önce 'yılbaşında çam dikme' tartışması gelecek.'Hangi şarkıcı nerede sahneye çıkacak' ve 'yeni yılda burcunuz ve siz' sayfaları da hayatımıza ayrı güzellikler katacaklar. 'Devlet büyüklerinin mesajları' köşelerini de atlamamak gerek. Hiçkimsenin yapıp da içmediği kokteyl tarifleri de gazete eklerine ayrı bir tat verecek.Böyle bir ülkede yaşadığım ve böyle bir basında çalıştığım için çok sevinçliyim.Çünkü kalkınıyor...Eskiden, 'bayram zayiatı' iki yüzün üstünde çıkardı ve 'yılda bu kadar ölüyü Sakarya'da vermedik' diye üzülürdük.Avrupa Birliği yolunda yapmaya başladığımız 'kültür devrimiyle' ölü sayısını yüz dolaylarına düşürmeyi başardık. Engin Ardıç / Akşam
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.