logo
21 ŞUBAT 2025

Kutupların kutbu Mustafa Kemal

Kaynaklarda Mustafa Kemal’in Mevlevî olduğu yazar. Mevlevîliğin Veled ve Şems olmak üzere iki kolu vardır. Veled kolu, Sünnî’dir. Şems kolu ise Bektaşî’dir

21.02.2025 00:10:00
Haber Merkezi
Kutupların kutbu Mustafa Kemal
Kutupların kutbu Mustafa Kemal
"Kaynaklarda Mustafa Kemal'in Mevlevî olduğu yazar. Mevlevîliğin Veled ve Şems olmak üzere iki kolu vardır. Veled kolu, Sünnî'dir. Şems kolu ise Bektaşî'dir. Atatürk, Şems kolundan bir Bektaşî'dir.

Mustafa Kemal, 18 Mayıs 1911'de Abdülkerim Paşa'ya Gelibolu'dan gönderdiği bir mektupta; Seni gören, seni seven, senin mucizat-ı meveddetini müşahade eden dedegan-ı meşhureden Selanik Meydan Dedesi bu fakir Kemal, yeni bir zemini içtihadın tayini hususunda zat-ı kerimullahdan niyaz eder" demektedir.

Yani kendisini, Selanik Meydan Dedesi olarak tanıtır. Yazışmalarında kendine "Kutbu'l-Aktab" da demektedir. Kutbu'l-Aktab, tasavvuftaki en büyük makam olup, irşad makamın da doruk noktadaki zat demektir. Kısaca Atatürk seçilmiştir.

Kendine Kutbu'l-Aktab demesiyle alakalı bir örnek de Sivas Kongresi sonrasında Kerim Paşa ile yazışmalarında yer alır: Mazhar Müfit Kansu, hatıralarında bunu aktarır:

"Muhabere şuydu: Evvela Kerim Paşa dervişmiş, yazılarında hep dervişane bir usul takip ediyordu, mesela ilk sözü 'Paşa'ya söyleyiniz anlar, Hazret-i Evvel karşınızdadır' diye başladı.

Mustafa Kemal Paşa da, 'Kutbu'l-Aktab deyiniz anlar' cevabını verdi. (…) Yalnız Mustafa Kemal Paşa, Kerim Paşa'nın dervişliğini söylerdi."

Kutbu'l Aktab bahsi Atatürk'ün kaleminden Nutuk'ta da geçmektedir. Atatürk, İstanbul Hükûmeti ile aralarında geçen rüptürün (irtibat kopukluğunun) 15. gününde, yani Eylül'ün 25'inde gelen bir telgraftan bahseder.

Telgrafı yazan zat, Genelkurmay tuğgenerallerinden Abdülkerim Paşa'dır. Verdiği bilgi şuydu: "Bu gece İstanbul telgrafhanesinden Fuat Paşa'yı telgraf başına istediler. Dahiliye Nezareti'nin vilayet şifresi ile bir şifre yazdırdılar.



Bunun özeti; vatanın kurtulması yalnız padişahın beyannamesindeki en doğru yol göstermelere uygun hareket etmekle kolaylaşacaktır. Millî Mücadele, medeniyet dünyasına iğrenç gayeler gibi aksettirildi. Hükûmetle milletin ayrılığı yabancıların işe karışmasına yol açacaktır. Neticede, hareketin liderleri ile görüşmek üzere, yüksek şahsiyetlerle bildirilecek yerde buluşma, bir emrivaki şekline sokularak vaktin darlığı dolayısıyla hemen cevap beklenmektedir.

Efendiler, ismi geçen merhum Abdülkerim Paşa, benim çok eski bir arkadaşımdı. Çok namuslu, gayretli, temiz kalpli bir vatanperverdi. Selanik'te ben yüzbaşı, o binbaşı olarak bir büroda çalışmış, senelerce hususi arkadaşlık etmiştik.

Merhumun tavır ve vaziyetinden bir tarikata bağlı olduğu anlaşılıyordu. Bazı tekkelere devam ettiği de görülmüştür. Fakat herhangi bir şeyhe mürit olduğunu bilen yoktur.

Çünkü kendisini inançları ve vicdanî değerlendirmelerinde taşıdığı manevî derece bakımından 'Hazret-i Evvel-Büyük Hazret' kabul eder, kendi dostluk çevresi içinde yer alanlara, kendisince karşısındakinde gördüğü yeteneğe uygun 'Hazret' 'Kutub' gibi makamlar verirdi. Bana da 'Kutbu'l-Aktab/Kutublar Kutbu' derdi.

Efendiler, 27/28 Eylül 1919 gecesi, gece yarısına bir saat kala telgraf başında Kerim Paşa ile karşı karşıya geldik. İki taraf bir birini şu sözlerle tanıdı:

Sivas: 'Mustafa Kemal Paşa, telgraf başındadır. Kerim Paşa'ya söyleyiniz, buyursunlar diyorlar.'

İstanbul: 'Yüksek şahsiyetleri, Mustafa Kemal Paşa Hazretleri misiniz, ruhum?'

Ben: 'Evet, muhterem Kerim Paşa Hazretleri' dedikten sonra; Kerim Paşa, Sivas'ta, Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne adresini yazdırdı ve 'Paşa'ya söyleyiniz, anlar; Hazret-i Evvel karşınızdadır' sözlerini bir nevi parola gibi ilave etti.

Kerim Paşa, 'Zat-ı âlilerinin afiyetleri iyidir inşaallah kardeşim' diye başladı.

Kerim Paşa'nın, İstanbul Hükûmeti tarafından kalbinin temizliğinden ve ahlakının güzelliğinden istifade edilerek nasıl aldatıldığını anlamak için, sözlerinin başlangıcını kendisine olduğu gibi tekrar ettireceğim.

Merhum Kerim Paşa şöyle devam etti: 'Vatanın iyiliği için bütün vatanperver kardeşlerimle ve temsil heyetimdeki can dostlarla görüşmek isterim. Ayağınızın tozuna ulaşmak üzere Ali Fuat Paşa vasıtasıyla bir telgraf göndermiştim.

İşte, zat-ı âlinizin eline ulaşan o telgraftaki esaslar üzerinde sevindirici bir çözüm inşaallah buluruz. Memleketin geçirmekte olduğu nazik ve pek mühim karışık devreyi Allah'ın lütfu ile kolayca aydınlığa çıkarırız. Bunun için de Allah'ın keremi ve nurdan yaratılmış kurtarıcı emellerinizin gönül mürşidi ile buna dair mühim şeyler konuşarak, vatan için olan dileklerimizi birleştirelim değil mi?

Pek anlayışlı ve tedbirli kardeşim! Ne buyurursunuz, ruhum?

Yere batasıca bedhahların kötülüklerine mani olalım, onları ümitlerinin pusularında kötürüm ve cansız bırakalım. Yalnız hükûmet ile milletin sırf vatanın kurtuluşu ile ilgili hizmetlerini ve işlerini birleştirelim ki, ortak ve yüce gaye zaten hep birdir.

Vatan düşüncesiyle gösterilen bunca asil tepkilerin, medeniye dünyası karşısında muazzez topraklarımızın korunmasıyla ilgili en büyük vatanperverlik olduğunu bir kere daha belirtmek üzere içinde bulunduğumuz vaziyetin güçlüklerini yok edelim ve buna bir çare bulmak üzere bu muazzez kardeşinizle görüşmeye başlayalım, bekliyorum kardeşim.

Bu teşebbüsüm hakkında, hükûmetin geniş ölçüde iyi niyet gösterdiğini ilave ederim, ruhum!'

Efendiler, Kerim Paşa ile 27/28 Eylül, gece yarısından evvel saat 11'de başlayan bu görüşmemiz, sabah saat 07:30'a kadar tam sekiz buçuk saat devam etti.

Kerim Paşa'nın arz ettiğim, sunduğu ilk telgrafına cevap verirken biraz da onun tarz ve üslubuna uymuş olduğum görülecektir.

Cevabımda ben de böyle başladım: 'Kerim Paşa Hazretlerine, Kutbu'l-Aktab' deyiniz anlar' diye başladıktan sonra, 'Şimdi cevap veriyorum' dedim.

Pek muhterem ve temiz kalpli kardeşim Abdülkerim Paşa Hazretlerine. Elhamdülillah sağlığım yerindedir. Büyük ve necip milletimizin meşru haklarını idrak etmiş ve onu muhafazaya ve müdafaaya bütün mevcudiyetiyle girişmiş olduğunu görmekte pek mesudum. Karşılıklı görüş belirtmek hususunda gösterilen arzuya samimiyetle teşekkür ederiz.

Fuat Paşa Hazretleri aracılığı ile çekilmiş olan telgrafın içindekilerini öğrenmiş bulunuyoruz. Dayanak noktası olarak kabul buyurulan beyanname ile ileri sürülen hususların, Ferit Paşa ile arkadaşlarına karşı yöneltilmiş bir haykırış ve çıkışma olduğu, azıcık bir düşünme ve inceleme ile anlaşılacak açıklıktadır.

Padişahın kalbini derin üzüntülere boğan ahval ve hareketler, milletimiz tarafından değil, Ferit Paşa, Dahiliye Nazırı Adil Bey, Harbiye Nazırı Süleyman Şefik Paşa ve bunların çalışma arkadaşları olan Harput Valisi Ali Galip Bey, Anakara Valisi Muhittin Paşa, Trabzon Valisi Galip Bey, Kastamonu Valisi Ali Rıza Bey ve Konya Valisi Cemal Bey tarafından işlenen kötülükler tarafından ortaya konulmuştur.'

Atatürk'ün bahsettiği telgraflaşma bahsinden, Kerim Paşa'nın 'Büyük Kutub' olarak bilindiği ve Mustafa Kemal Paşa'ya da, "Kutbu'l-Aktab/Kutupların Kutbu" şeklinde bir makama layık görerek hitap ettiği anlaşılmaktadır." (Prof. Dr. Haydar Baş, Hoş Geldin Atatürk eseri sh: 213)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
Kasımpaşa soğuğunda sıcak galibiyet
Eyüpspor-1 Beşiktaş-3
Aralık 2024'ten sonra en yüksek değer
Kartlı ödemeler Ocak ayında da coştu
Yeni rekorlar kapıda
Cumhuriyet altını asgari ücreti solladı
Hükmün açıklanması geri bırakıldı
Mahruki'ye verilen ceza belli oldu
Avrupa Ligi son 16 turu kuruları çekildi
Fenerbahçe’nin rakibi İskoçya'dan
MİT’ten terör örgütü PKK/KCK’ya operasyon
'Bebek katili' Öcalan'ın çağrısını artık duyamayacaklar
İstanbul'un Anadolu Yakası'nda kar yağışı etkili
Kar, sürücülere zor anlar yaşatıyor
ABD de sömürülmekten şikayetçi!
Açıklama ABD Dışişleri Bakanı'ndan geldi
Zelenskiy için 'diktatör' demişti
Trump'a tepkiler yağdı
İBB Başkanı İmamoğlu uyardı
İstanbul'a ikinci kar dalgası geliyor
MHP'li Yıldıray Çiçek açıkladı
Devlet Bahçeli'nin son durumu nasıl?
Son yağışlar Megakent'te barajları doldurdu
Doluluk oranı yüzde 70'i geçti
Irak'ın kuzeyinden acı haber
Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Uslu şehit oldu
İstanbul'da kar tatili trafiğe yaradı
Trafik yoğunluğu yüzde 20 oldu
TOBB açıkladı
Kurulan ve kapanan şirket sayısı belli oldu
Kasımpaşa soğuğunda sıcak galibiyet
Eyüpspor-1 Beşiktaş-3
Aralık 2024'ten sonra en yüksek değer
Kartlı ödemeler Ocak ayında da coştu
Yeni rekorlar kapıda
Cumhuriyet altını asgari ücreti solladı
Hükmün açıklanması geri bırakıldı
Mahruki'ye verilen ceza belli oldu
Avrupa Ligi son 16 turu kuruları çekildi
Fenerbahçe’nin rakibi İskoçya'dan
MİT’ten terör örgütü PKK/KCK’ya operasyon
'Bebek katili' Öcalan'ın çağrısını artık duyamayacaklar
İstanbul'un Anadolu Yakası'nda kar yağışı etkili
Kar, sürücülere zor anlar yaşatıyor
ABD de sömürülmekten şikayetçi!
Açıklama ABD Dışişleri Bakanı'ndan geldi
Zelenskiy için 'diktatör' demişti
Trump'a tepkiler yağdı
İBB Başkanı İmamoğlu uyardı
İstanbul'a ikinci kar dalgası geliyor
MHP'li Yıldıray Çiçek açıkladı
Devlet Bahçeli'nin son durumu nasıl?
Son yağışlar Megakent'te barajları doldurdu
Doluluk oranı yüzde 70'i geçti
Irak'ın kuzeyinden acı haber
Piyade Sözleşmeli Er Mustafa Uslu şehit oldu
İstanbul'da kar tatili trafiğe yaradı
Trafik yoğunluğu yüzde 20 oldu
TOBB açıkladı
Kurulan ve kapanan şirket sayısı belli oldu
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.