Kuruştan katrilyona

Gerek bütçe tartışmalarında, gerekse de günlük hayatta "katrilyonu" duymaya alışan Türk halkı, sadece astroloji, uzay bilimleri ile Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi'nin (NASA) kullandığı bol sıfırlı "kentilyon" ve "seksilyon" sözcükleriyle tanışacak. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Görevlisi Hüsnü Erkan, milyonluk, milyarlık rakamlarla hesap yapmakta zorlanıldığını belirterek, "trilyondan sonra ne gelecek bilemiyorum. Artık beynimizde rakamları karıştırıyoruz" dedi. Bir program dahilinde enflasyon yüzde 20'nin altına düştüğünde, sıfırları silmenin hesaplama kolaylığı sağlayacağını kaydeden Prof. Dr. Erkan, "Şu andaki rakamları hesap makinaları, bilgisayarlar almıyor. 30 yılda enflasyon, önemli tahribata yol açtı. Paraya olan güvensizlik arttı" dedi.

Artık her mahallede bir milyoner var

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra, kullanımına başlanılan Türk Lirası, 1950'li yıllara kadar kuruş ile altın çağını yaşadı. 1960'lı yıllarda "Fasulye 7.5 lira. Hem kaynasın, hem oynasın" diye türkülere konu olan lira, 1970'li yıllarda "milyon" ile tanıştı. Köyden kente göç ile "şehirde milyoner" olma hayali beyaz perdede bir çok filme konu olurken, politikacılar, zenginliğin göstergesini, "Her mahallede milyonerlerimiz oldu" diye açıkladı. 1980'de "milyar", 1990'da "trilyon", 2000'li yıllarda "katrilyonluk" bütçelerle tanışan Türkiye'de, enflasyon düşürüldükten sonra üç veya altı sıfır atılmadığı takdirde, 1-20 milyon liralık banknotları kullanan Türk halkı, gelecek yıllarda parasında "kentilyon, seksilyon" sözcüklerini de görecek.