'Küresel barış' adı altında 'savaş' tamtamları

Ankara-Washington hattında "barış" görüntüsü altında "savaş" kotarılıyor. Ankara-Washington hattında "terör" ekseninde sergilenen diplomatik manevralar ve Büyük Ortadoğu Projesi kapsamındaki bazı devletlerde oluşturulan kaos, maalesef yeni bir "savaş"ın habercisidir.Niyet okumuyorum; yapılan açıklamaların satıraralarına dikkat çekiyorum sadece? Barış cümlelerinin arasında dahi, bölgemizde tezgahlanan yeni bir savaşın tamtamları saklı.Ortakların "ortak tanımı"ABD-Türkiye ve İsrail hattında "stratejik ortaklık" vurgusunun yanı sıra "terörü tanımlamada ortaklık" ve dolayısıyla " teröre karşı ortak tedbirler" vurgusu sıkça rastlanmaya başlandı.Bush, Peres, Erdoğan ve Gül, stratejik ortaklar. Bush, Peres, Erdoğan ve Gül'ün "terörün tanımı" hususunda "tarif"leri ortak"; görüşleri örtüşüyor? Öyle diyorlar.İş buradan kopuyor zaten.Nahak yere Irak'ı işgal edip milyonlarca Müslümanı katliama tabi tutan ve analarını ağlatan Evangelist Başkan G. Bush ile "minareler süngü, kubbeler miğfer" naralarıyla bir zamanlar meydanlarda kül bırakmayan R. T. Erdoğan, "terörün tanımı"nda uzlaşıyorlar.Katliamlarla Filistin topraklarına çöreklenmiş ve Müslüman halkın anasını ağlatan Simon Peres ile yılın ahisi Ahmet Hamdi Efendi ve Adeviye hanımın gülü Abdullah Gül "terör" hususunda anlaşıyorlar.Bu vaziyete, "değişim" denemez; buna ancak "stratejik ortaklık" denebilir.Bakın ne diyor Erdoğan Bush ile görüşmesinde: "Stratejik ortaklar olarak PKK'ya karşı ortak bir mücadelemiz söz konusu. Sadece terörizme karşı değil, ABD ile dünya barışı için ortak bir mücadelemiz var. Bunun örneklerini Somali'de, Bosna'da, Kosova'daki mücadelemizde verdik, veriyoruz. Terörizme karşı bu ortak mücadelenin sürmesi gerek. Stratejik ortağımızla düşüncelerimizin büyük ölçüde örtüştüğünü gördüm".Başka söze hacet yok? Erdoğan, stratejik ortağı Bush'un terörle mücadelesinde her türlü desteği sağlamıştır.İsrail'in nükleer silahları?Peres-Gül görüşmesinin ardından da Cumhurbaşkanı Gül, "terör" bağlamında benzer yaklaşım sergileyerek İran'ın nükleer çalışmalarıyla ilgili olarak dedi ki: "Bölgemizde her türlü nükleer ve kitle imha silahlarına karşıyız. (Peres'e) Giderek artan işbirliğinden duyduğumuz memnuniyeti ifade ettik. Somut projeleri hayata geçirilmesinde mutabık kaldık ve bu mutabakatı kayda geçirdik. Bölgemizdeki bütün nükleer ve kitle imha silahlarına karşıyız. Komşumuzda olmasını istemeyiz."Bölgede İsrail'in nükleer silahlanmasını sağır sultanlar bile duydu. Nitekim İsrail Başbakanı Ehud Olmert, bu yılın başlarında Almanya'ya yaptığı ziyarette bunu açıkça itiraf etti. Gül, bu perspektiften neden Peres'e dokunmadı?Aldığı cesaretle diplomatik haddini aşan Peres, Gül'ünkine benzer cümleler sarf ediyor İran için. Cevabını, Gülden almasa da, İran elçiliğinden alıyor.Peres'e göre Türkiye işgalci?Peres, "terör tanımı" ekseninde asıl bombayı ziyaret öncesi patlatıyor; "Sizin için PKK ne ise ise, bizim için Hamas odur." Hamas, İsrail'in işgal ve vahşetine direniyor; Peres'e göre PKK, Türkiye'nin işgaline mi direniyor?! Peres, Türkiye'ye "işgalci" yaftası vuruyor, anlayan için... Ankara'dakilerin şu stratejik ortaklarına bakın Allah aşkına!Hala anlamayanlar için, Peres'in Ankara'ya ilişkin "diplomatik seviyesizliği", İsrail savaş uçaklarının Türkiye-Suriye sınırına bıraktığı yakıt tankları konusunda verdiği cevapta saklı: "Yakıt tanklarını oraya rüzgar mı taşıdı? Bilmiyoruz? Rüzgarı suçlayamayız. Ama yine Başbakanımız bu konuda özür dileme kararını aldı."Böyle bir tanıma ortak olunamazErdoğan ve Gül'ün "terör tanımı", Bush'un ve Peres'in "terör tanımı" ile nasıl örtüşebilir?! Erdoğan ve Gül'ün görüşleri, Bush ve Peres'in bu "terör tanımı"yla örtüşemez. Erdoğan ve Gül, bu "tanımlanan ortak teröre karşı mücadele"de stratejik ortak olamazlar. Şayet böyle bir "ortak vaziyet" söz konusu ise, derhal vazgeçmelidirler.Türkiye'nin ve Türk milletinin görüşü, Bush'un ve Peres'in "terör tanımı"yla nasıl örtüşebilir?! Hangi vicdan, hangi iz'an, hangi imanla "Bush ve Peres'in terör tanımı" örtüştürebilir?!Bush'a göre terörist kim? Amerikan conilerinin işgali altındaki kendi topraklarda işgalcilere karşı direnen, vatanını ve namusunu korumaya çalışan Müslüman? Peres'e göre terörist kim? İsrail'in işgali altındaki kendi topraklarında işgalcilere karşı direnen, vatanını ve namusunu korumaya çalışan Müslüman Filistinli?Bu terör ve terörist tanımlamasıyla bölgemizde işgaller yaşanmıyor mu? Bu terör tanımlaması ekseninde bölgemiz kan ve gözyaşına boğulmuyor mu?!Hangi iz'an ve iman sahibinin görüşü, böyle bir "terör tanım"ıyla örtüşebilir?! Hangi iz'an ve iman sahibi, böyle bir "terör tanımı" ekseninde oluşturulan "teröre karşı mücadele"de stratejik ortak olabilir?!Bush'un tanımı, Türk Milletine uymazMüslüman Türk milletinin "terör görüşü", Bush'un ve Peres'in "terör tanımı ile örtüşmüyor. Bu sebeple Türk milletine göre, işgalcilere karşı direnen Müslüman Irak halkı da, İsrail'e karşı direnen Filistin halkı da terörist değildir. Onların direniş ve mücadeleleri de terör değildir. Bu bağlamda Türk milleti nezdinde İran da terörist değildir, İran halkı da terörist değildir.Türk milletine göre, PKK teröristtir; PKK'yı besleyip semirten ABD ve İsrail de işgalcidir. O halde hiç kimse "dünya barışı" ve "küresel terör ile mücadele" adı altında, Afganistan, Irak ve Filistin işgalleri öncesinde sergilendiği gibi, şimdi de İran'a karşı savaş tamtamları çalmasın. Türk milleti, hiçbir zaman böyle bir işgalin ve işgalcilerin yanında değildir, stratejik ortağı değildir ve olmaz.Son söz; Bush ve Peres'in "terör tanımı"yla görüş birliği içinde olanlar, 80-85 yıl önce ecnebi işgali altındaki Anadolu'muzda işgalcilere karşı direnen Mustafa Kemal ve onun etrafında kenetlenerek Kuvay-ı Milliye ruhuyla şahlanmış ve düşmanı denize dökmüş Türk milletini de mi aynı "terör tanımı" içinde görüyorlar?! Dün, işgal güçlerine karşı canlarını ortaya koyarak direnen Mustafa Kemal ve arkadaşları hakkında bu "terör tanımı" ekseninde "küfür fetvaları" yayınlayanlar, bugün Peres ve Bush'un safında yer almışlardır. Asıl böylesi ölçüsüz gidişat bataklıktır, terördür, küfürdür.