Eline geçen fırsatları heba etme konusunda Türkiye'nin eline su dökecek başka bir ülke olduğunu hiç zannetmiyorum.
Heba ettiğimiz fırsatlardan biri Yunanistan'ın NATO'nun askeri kanadına dönüşüne yeşil ışık yakmamızdır.
Türkiye'nin 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonra NATO'nun Kıbrıs'a müdahaleyi engellemediğini öne sürerek NATO'nun askeri kanadından ayrılan Yunanistan, iki yıl sonra geri dönmek için NATO'ya başvurdu.
Ekim 1980'de hiçbir şey elde etmeden Yunanistan'ın dönüşüne Türkiye 'evet' dedi.
Yunanistan'a Ege ve Kıbrıs'taki haklarımız konusunda hizaya getirecek elimizdeki belki de en önemli kozu bu şekilde heba etmiş olduk.
Bunun gibi pek çok örneği yakın tarihimizde bulmak mümkün.
Şimdi Türkiye'nin önünde Yunanistan'ı da alakadar eden kaçırılmaması gereken büyük bir fırsat daha var.
Şu sıralar Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) basınında Rusya'nın KKTC'de konsolosluk açmak için bina ve personel aradığı haberleri yayımlanıyor.
Hatta haberlerde Rusya'ya sert eleştiriler de yöneltiliyor.
KKTC'de konsolosluk ofisi açma düşüncesi konusunda Rum Yönetimi'ni 2021 yılı başında bilgilendiren Rusya, bu planıyla daimi olarak KKTC'de ikamet eden yaklaşık 15 bin Rus vatandaşına hizmet vermek istiyor.
Yunanistan medyasına göre Pakistan'ın da bu yıl içinde KKTC'de temsilcilik açma planı var.
Ukrayna'daki savaşta NATO üyesi çoğu ülkenin Rusya'ya karşı başlattığı yaptırımlara katılmayan Türkiye'nin Moskova nezdindeki itibarı iyi bir seviyede.
Ankara-Moskova ilişkileri iyi bir seviyedeyken Atina-Moskova ilişkileri belki de en kötü dönemlerinden birini geçiriyor.
Bu hafta Yunanistan petrol taşıyan iki Rus gemisine el koydu. Atina'nın bu kararı Avrupa Birliği'nin Rusya'ya karşı kararlaştırdığı yaptırımlar çerçevesinde aldığı belirtiliyor.
Zaten ABD'nin Yunanistan'la son yıllarda artan askeri işbirliğini de Ruslar dikkatle izliyor ve bundan rahatsızlıklarını da zaman zaman dile getirmekten geri durmuyorlardı.
Yunanistan'da 5 olan askeri üs sayısını ABD'nin 9'a çıkarma planları da Türkiye'nin olduğu kadar Moskova'nın da canını sıkıyor.
Kasım 2021'de Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin Dedeağaç Limanı'na yaptığı sevkiyatlara ilişkin "Yunanistan şu anda ABD'nin bir üssü durumuna gelmiştir" diyerek bu durumdan Türkiye'nin rahatsızlığını dile getirmişti.
Aralık 2021'de ise Yunan basınına röportaj veren Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, "Topraklarınıza giderek daha fazla NATO ve ABD askeri yığılıyor. Dedeağaç üstünden binlerce parça askeri sevkiyat gerçekleştiriyorsunuz. NATO için yeni üsler açıyorsunuz, bunun yanında, NATO bizi düşman olarak adlandırıyor. NATO, ittifakın temel amacını, Rusya'yı çevrelemek olarak şekillendirmiş durumda. Bu, bizi rahatsız ediyor. Bunu anlamalısınız" demişti.
Yani demem o ki, ABD'nin Yunanistan üzerinden kurguladığı planlardan hem Türkiye hem de Rusya rahatsız.
Hal böyle olunca Türkiye, Rusya'dan KKTC'de yalnızca konsolosluk ofisi açmakla yetinmemesini, KKTC'yi resmen tanımasını isteyebilir, istemelidir de…
Ukrayna savaşı nedeniyle Batılı ülkelerin ağır yaptırımları altında olan Rusya, kendisine yaptırım uygulayan ülkelerin canını yakmak için fırsat kolladığından kimsenin şüphesi yok. KKTC, Rusya'nın aradığı o fırsat olabilir.
KKTC'de konsolosluk ofisi açma fikri bile Yunan ve Rumları bu kadar telaşlandırdıysa, Rusya'nın KKTC'yi tanıma adımı atmasının yankısı emin olan Paris, Londra, Berlin'den ve hatta Washington'dan dahi duyulacaktır.
Ama Türkiye'yi yöneten hükümetin Rusya'dan KKTC'yi tanımasını resmen isteyecek cesareti var mı, diye sorarsanız.
Maalesef bu soruya cevabımız 'evet' olmayacaktır.
Zira, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'yi borç para bulabilmek için Şubat'ta Londra'ya, bugün de Washington'a gönderen bir hükümet Batılı dostlarını rahatsız etmek asla istemeyecektir.
Malumunuz yeşili çok seviyorlar…
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024