AB günü her yıl 9 Mayıs tarihinde Avrupa ülkelerinde AB günü olarak bir bayram havasında kutlanmaktadır. Avrupa’da kutlanır da bizde kutlanmaz mı? Hem de daha abartılı, daha coşkulu olarak kutlanmaktadır. Ne de olsa kraldan fazla kralcılığı seven bir millet olduk. AB üyelerinin bugünü kutlamasına bir şey diyecek halimiz yoktur ama üyesi olmadığımız bir topluluğun gününü kutlamak olsa olsa bir gafletin ve saçmalığın ürünü olsa gerektir.
Aslında ne bu gün, ne de bugünü bayram olarak kutlayanlarla pek ilgilendiğimiz yok ama cep telefonuma AB Bakanı ve Başmüzakereci adına gelen bir mesaj beni bu konuda yazmaya sevk etti. Bakanlık, cep telefonlarına AB günü kutlama mesajları yollamış.
Toplumlar, kurtuluşlarını, önemli başarılarını bayram olarak kutlarlar. Fakat AB üye ülkeleri AB ye girdikleri güne lanet okurcasına bir batağa saplanmış, gücünü egemenliğini kaybetmiş, ekonomik ve siyasal sıkıntılarla boğuşmakta, iflas ve çöküşe her gün bir adım daha yaklaşmaktadır.
Ama insanlar bir acayip oldular. Aklını fikrini mi kaybetti nedir bilinmez. Kendi ayaklarına, geleceklerine vurdukları pranganın bayramını kutluyorlar. Ne diyelim şu güzel atasözünden başka; “deliye her gün bayram.”
Bu yıl ki kutlamalara Ankara Büyükşehir Belediyesi ev sahipliği yaptı. Ankara’da Gençlik Parkında, AB bakanlığı ile ortaklaşa düzenlediklerini beyan etikleri kutlamalarda; illerin valilikleri, AB üye ülkelerinin büyükelçilikleri, yerli yabancı sivil toplum kuruluşları, stantlar kurdular, sergiler açtılar, bol bol eğlendiler.
Bütün geleceğini AB umutlarına bağlayan, kanunlarını, yaşantısını, onların normlarına göre ayarlamaya çalışan Türkiye’nin, AB dağıldığı zaman ne yapacağını merak ediyorum doğrusu.
Bizi aralarına almayacaklarını her fırsatta dile getirmelerine rağmen, zaten kendi içlerinde çöküş dönemine girdiklerini dile getirmelerine rağmen, ekonomik ve siyasal krizlerle boğuşmalarına rağmen, böylesi bir topluluğa girme hayalinde olanlara hayret etmemek elde değil. Bir de üstüne üstlük AB günü diye bir günü bayram havasında kutlamalarına, bol keseden harcamalarla yapılan israflara, bu kadar aymazlığa da pes doğrusu…
Aslında ne bu gün, ne de bugünü bayram olarak kutlayanlarla pek ilgilendiğimiz yok ama cep telefonuma AB Bakanı ve Başmüzakereci adına gelen bir mesaj beni bu konuda yazmaya sevk etti. Bakanlık, cep telefonlarına AB günü kutlama mesajları yollamış.
Toplumlar, kurtuluşlarını, önemli başarılarını bayram olarak kutlarlar. Fakat AB üye ülkeleri AB ye girdikleri güne lanet okurcasına bir batağa saplanmış, gücünü egemenliğini kaybetmiş, ekonomik ve siyasal sıkıntılarla boğuşmakta, iflas ve çöküşe her gün bir adım daha yaklaşmaktadır.
Ama insanlar bir acayip oldular. Aklını fikrini mi kaybetti nedir bilinmez. Kendi ayaklarına, geleceklerine vurdukları pranganın bayramını kutluyorlar. Ne diyelim şu güzel atasözünden başka; “deliye her gün bayram.”
Bu yıl ki kutlamalara Ankara Büyükşehir Belediyesi ev sahipliği yaptı. Ankara’da Gençlik Parkında, AB bakanlığı ile ortaklaşa düzenlediklerini beyan etikleri kutlamalarda; illerin valilikleri, AB üye ülkelerinin büyükelçilikleri, yerli yabancı sivil toplum kuruluşları, stantlar kurdular, sergiler açtılar, bol bol eğlendiler.
Bütün geleceğini AB umutlarına bağlayan, kanunlarını, yaşantısını, onların normlarına göre ayarlamaya çalışan Türkiye’nin, AB dağıldığı zaman ne yapacağını merak ediyorum doğrusu.
Bizi aralarına almayacaklarını her fırsatta dile getirmelerine rağmen, zaten kendi içlerinde çöküş dönemine girdiklerini dile getirmelerine rağmen, ekonomik ve siyasal krizlerle boğuşmalarına rağmen, böylesi bir topluluğa girme hayalinde olanlara hayret etmemek elde değil. Bir de üstüne üstlük AB günü diye bir günü bayram havasında kutlamalarına, bol keseden harcamalarla yapılan israflara, bu kadar aymazlığa da pes doğrusu…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Namaz kulun Allah’a en yakın olduğu haldir / 08.04.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025
- Zekât vermeyenleri bekleyen tehlikeler / 24.03.2025
- Zekat verenler kurtuluşa ermiştir / 23.03.2025
- Fatiha suresindeki Allah ile kul arasındaki sır / 07.04.2025
- Ahlak bulaşıcıdır / 05.04.2025
- Şevval ayında yapılacak ibadetler / 03.04.2025
- Bayram bize umut neşe getirsin / 30.03.2025
- Arayışa devam etmeliyiz / 29.03.2025
- Kadir Gecesi’ni nasıl değerlendirmeliyiz? / 26.03.2025
- Kadir Gecesi önemli bir fırsattır / 25.03.2025
- Zekât vermeyenleri bekleyen tehlikeler / 24.03.2025
- Zekat verenler kurtuluşa ermiştir / 23.03.2025