Kılıçdaroğlu, "Anadolu'da özel bir yasayla mega kent" kurulacak deyince zil takıp oynayanların aksine bizi derin bir endişe sardı.Çünkü Kılıçdaoğlu'nun "mega kenti" ile Öcalan, dağ kadrosu ve meclis uzantılarının "Özerklik" talepleri ile birebir örtüşen yanları o kadar çok ki?Mesela "Özel bir yasa ile yönetilecek" bu "mega kent". PKK da, "özel yasa" istemiyor mu? Beni Türkiye Cumhuriyeti'nin yasaları bağlamaz, demiyor mu? Yine bu "mega kent"i sivil toplum kuruluşları yönetecek. Öcalan'ın "özerk"lik talebinde de, güvenlikten eğitime kadar benim kadrolarım işbaşında olacak talebi yok mu?Uzatmaya gerek yok.Öcalan'ın özerklikten anladığı ile Kılıçdaroğlu'nun "mega kenti" sanki fotokopi. Şimdi sır gibi saklanan şey, bu "mega kentin" nerede kurulacağı? Öyle ya, bu "mega kent" deniz doldurularak yapılabilecek bir kent değil. Yine bu kent yaylalara inşa edilebilecek bir kent de değil, bu çapta bir yaylamız yok?Peki, kazara iktidar olur da, "Mega kent, Diyarbakır'dır" derse, Kılıçdaroğlu, ortada Türkiye Cumhuriyeti Devleti diye bir şey kalır mı? Ahmet Kılıçaslan Aytar Turkhis Forum da yazıyor (23.05.2015):"2006'da Kabil'de, Afganistan'ı merkez alan ve bölgedeki bütün ülkeleri kapsayan "Büyük Orta Asya'da İşbirliği Konferansı" yapıldı.Bölgede ekonomi, kalkınma, güvenlik, eğitim gibi alanlarda çok boyutlu işbirliğinin sağlanması öngörülüyordu.Konferans, ABD'nin teklifi "Yeni İpek Yolu" projesiyle, Afganistan sorununun çözülerek istikrarın sağlamlaştırılmasını,Orta Asya'dan Hint Okyanusu'na, Güney Asya ve ötesine doğru temel ulaşım yollarının açılmasıyla bölgenin Batı'ya entegrasyonun güçlendirilmesini karar altına aldı.Proje denize doğrudan açılamayan Orta Asya Türk Cumhuriyetlerini olduğu gibi Çin, Hindistan, Rusya dahil tüm ülkelerin kalkınma vizyonunu etkiledi.İpek yolu güzergâhında Güney Kore, Tacikistan, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Afganistan, Pakistan, İran, Irak, Suriye, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye'nin küresel piyasaların demokrasi ve ekonomik kriterleri başlığında ortaklaştırılması, aralarındaki psikolojik duvarların yıkılması, piyasaların canlandırılması ve güvenliğinin sağlanması, doğrusu bütün ülkeleri heyecanlandırdı."Peki, bu "heyecanın sonu" ne oldu?Bugün ortada Afganistan diye bir ülke kaldı mı? Velhasıl bu tür projeler emperyalistlerin ürettiği projelerdir ve Kılıçcadoğlu da "mega kent"le bu tuzağa düşmüş görünmektedir?Atatürk'ün partisinin Lozan'ı ilga edip "Sevr"i geri getirecek böyle bir tezgâhın dişlisi haline gelmesi, gerçekten ibretlik bir durum değil midir?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hasan Demir / diğer yazıları
- Artık yeter! / 02.11.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015
- Artık yeter! / 28.09.2015
- Sandıktan ne çıkacak! / 21.09.2015
- Böyle milliyetçilik olur mu? / 12.09.2015
- AKP başımıza neler getirecek! / 11.09.2015
- Şehit ve gaziden korkanlar! / 07.09.2015
- Kripto Ermeniler! / 29.08.2015
- Atatürk sandıktan çıkmadı! / 24.08.2015
- Bu ne biçim üslup böyle! / 22.08.2015
- Asalet nerede? / 16.08.2015