Toplum Sağlığı Araştırma ve Geliştirme Merkezi Başkanı Prof. Dr. Nazmi Zengin, kanser hastalıklarındaki artışta yaşlanan bir toplum olmaya doğru gidişin etkisine dikkat çekti.
"Kanser vakaları yaşlanan toplumlarda doğal olarak artıyor. Çünkü vücut direnci azalıyor, yaşlanma başlı başına risk faktörü" diyen Prof. Dr. Zengin, yaşlanma ile birlikte insanların toksik maddelere maruz kalma oranının da arttığını dile getirdi. Toksik etkiye örnek olarak; hava kirliliğindeki artışa ve gıda ürünlerindeki katkı maddelerinin etkisine dikkat çeken Prof. Dr. Nazmi Zengin, şunları söyledi:
"Evlerde kullandığımız boya maddeleri de toksik etkiye neden olabilecek mahiyette. Çünkü bu maddelerde kurşun gibi zehirli etkiye sahip unsurlar kullanılabiliyor. Bunun yanı sıra özellikle Hindistan'da üretilen kumaşlar, kimyasal boya kullanımı nedeniyle riskli olabiliyor. Suyumuzdaki klorun bile kanser oranındaki artışa etkisi var. Bilindiği gibi İç Anadolu Bölgesi'nin -Aksaray gibi- bazı yerlerinde kanserojen etkisi bilinen asbest dediğimiz madde toprakta bol miktarda bulunuyor. Orta Anadolu kesiminin bazı kesimlerinde toprakta asbest dediğimiz madde bol miktarda bulunuyor. Bu da kanserdeki artışa çevresel bir faktör olarak etki ediyor. Bunun yanı sıra sigara tüketimi de kanserin artmasında etken unsurlardan birisidir."
"Yaz aylarının başlangıcında özellikle deri kanserleri konusunda birbilinçlendirme kampanyasının yapılması gerektiğini düşünüyorum. Havakirliliği ile mücadele de çok önemli. Hazır gıdalarda yoğun bir şekildekatkı maddesi var ve bunlar risk oluşturuyor. Beslenmede mümkün olduğuncadoğal kaynaklara yönelmeliyiz. Biz kızartma türü yiyeceklere de düşkünüz. Halbuki kızartmalar çok sağlıklı bir beslenme türü değil. Mümkün olduğunca uzak durmak gerekiyor. Özellikle 50 yaşından sonra erkeklerin akciğer ve prostat kanseri başta olmak üzere kadınların da meme ile rahim kanserleri açısından rutin kontrollere gitmesi gerekiyor."
"Kanser vakaları yaşlanan toplumlarda doğal olarak artıyor. Çünkü vücut direnci azalıyor, yaşlanma başlı başına risk faktörü" diyen Prof. Dr. Zengin, yaşlanma ile birlikte insanların toksik maddelere maruz kalma oranının da arttığını dile getirdi. Toksik etkiye örnek olarak; hava kirliliğindeki artışa ve gıda ürünlerindeki katkı maddelerinin etkisine dikkat çeken Prof. Dr. Nazmi Zengin, şunları söyledi:
"Evlerde kullandığımız boya maddeleri de toksik etkiye neden olabilecek mahiyette. Çünkü bu maddelerde kurşun gibi zehirli etkiye sahip unsurlar kullanılabiliyor. Bunun yanı sıra özellikle Hindistan'da üretilen kumaşlar, kimyasal boya kullanımı nedeniyle riskli olabiliyor. Suyumuzdaki klorun bile kanser oranındaki artışa etkisi var. Bilindiği gibi İç Anadolu Bölgesi'nin -Aksaray gibi- bazı yerlerinde kanserojen etkisi bilinen asbest dediğimiz madde toprakta bol miktarda bulunuyor. Orta Anadolu kesiminin bazı kesimlerinde toprakta asbest dediğimiz madde bol miktarda bulunuyor. Bu da kanserdeki artışa çevresel bir faktör olarak etki ediyor. Bunun yanı sıra sigara tüketimi de kanserin artmasında etken unsurlardan birisidir."
"Yaz aylarının başlangıcında özellikle deri kanserleri konusunda birbilinçlendirme kampanyasının yapılması gerektiğini düşünüyorum. Havakirliliği ile mücadele de çok önemli. Hazır gıdalarda yoğun bir şekildekatkı maddesi var ve bunlar risk oluşturuyor. Beslenmede mümkün olduğuncadoğal kaynaklara yönelmeliyiz. Biz kızartma türü yiyeceklere de düşkünüz. Halbuki kızartmalar çok sağlıklı bir beslenme türü değil. Mümkün olduğunca uzak durmak gerekiyor. Özellikle 50 yaşından sonra erkeklerin akciğer ve prostat kanseri başta olmak üzere kadınların da meme ile rahim kanserleri açısından rutin kontrollere gitmesi gerekiyor."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.