İsrail askerlerinin, Batı Şeria'nın El Halil kentinde Filistinli bir kadını vurarak öldürdükleri bildirildi.
Filistin güvenlik yetkililerinin açıklamalarına göre, İsrail askerlerinin Batı Şeria'daki bir taksiye açtığı ateş sonucu, Filistinli 35 yaşındaki bir kadın yaşamını yitirdi.
İsrail ordu sözcüsü, olayla ilgili henüz açıklama yapmayı reddetti.
Bu arada, Filistinli güvenlik kaynaklarına göre, Batı Şeria'nın Kalkilya kentinde de İsrail ile işbirliği yaptığından şüphelenilen bir Filistinli, Filistinliler tarafından öldürüldü.
Filistin Özerk Yönetimi yetkilileri de, işbirlikçilerle ilgilenme görevinin mahkemenin olduğuna dikkat çektiler.
İsrail uçakları Lübnan'da
Öte yandan, İsrail savaş uçaklarının dün Lübnan hava sahasına bir kez daha girerek, ülkenin güneyinde uçuş yaptığı bildirildi.
Görgü tanıkları, İsrail uçaklarının Lübnan'ın İsrail sınırı yakınındaki birkaç kasaba üzerinde uçtuğunu kaydettiler. İsrail'in, geçen yıl Mayıs ayında 22 yıllık Güney Lübnan işgalini sona erdirmesinin ardından defalarca Lübnan hava sahasını ihlal ettiğine dikkat çekiliyor.
İsrail ev yıkmakta ısrarlı
İsrail Devlet Bakanı David Naveh de, Filistinlilerin evlerinin yıkımına devam edileceğini söyledi.
ABD ve İngiltere'nin eleştirilerine rağmen yapıların yıkımının devam edeceğini söyleyen Naveh, askeri radyoya yaptığı açıklamada, "ABD'nin yeni olmayan eleştirilerinden dolayı üzgünüm, ancak İsrail, işi oldu bittiye getirmek isteyen Filistinlilerce özellikle Kudüs'te inşa edilen evleri yıkmaya devam edecek. Filistinliler evleriyle Kudüs'deki İsrail mahallerini çevreleyerek boğmak istiyorlar" diye konuştu. İsrail ordu buldozerleri, Mısır-Gazze Şeridi sınırındaki Refah mülteci kampında Filistinlilere ait 26, Kudüs'te de 14 evi yıkmıştı.
Filistinli ve İsrailli insan hakları örgütlerine göre, İsrail, 1967'den bu yana Batı Şeria ve Gazze şeridinde yaklaşık 7 bin ev yıktı, bunun sonucunda da 40 bin kişi evsiz kaldı.
İsrail'in nükleer tesisi ölüm saçıyor
İsrail'in nükleer silahlar ürettiği nükleer reaktörleri çevreye radyasyon yayıyor. Son zamanlarda çevrede yaşayan Bedeviler arasında kanserin artması tepkilere neden oluyor
İsrailli Arap milletvekili Talip El Sanaa, Bedevilerde kanser vakalarında artış görülmesinin ardından, hükümetten güneydeki Dimona nükleer santralini teftiş izni istedi.
El Sanaa, devlet radyosuna yaptığı açıklamada, santral civarında yaşamlarını sürdüren Bedeviler arasında kanser vakalarının artış gösterdiğine dikkati çekerek, santralde nükleer sızıntı olup olmadığının anlaşılması amacıyla teftiş izni istediğini belirtti. El Sanaa, "Başbakan Ariel Şaron'a mektup yazarak, çalışanlar ve santral yakınlarında yaşayan Bedevilerin nükleer santralden olumsuz etkilenip etkilenmediğini tespit edebilmek için bölgeye gitme izni istedim" dedi. Muhalefetteki Birleşik Arap Listesi'nden parlamentoya giren İsrailli Arap milletvekili, "Temmuz ayı sonunda parlamento tatile girmeden bu izni alamazsam Yüksek Mahkeme'ye başvuracağım. Bedeviler arasında kanser ve diğer ciddi hastalıklarda artış çok yüksek oranda, halkın seçtiği biri olarak araştırma yapma hakkına sahibim" diye konuştu.
Şaron'un liderliğindeki Likud Partisi milletvekili Zeev Baum ise El Sanaa'yı "küçük provokatör" olarak niteleyerek, "Umarım Başbakanbu talebi reddeder" derken, sağlık görevlisi doktor Ilana Belmecker, Bedeviler arasında kanser vakalarında ulusal ortalamanın üstünde bir artış olmadığını söyledi.
Dimona santralinin kansere yakalanan 50 çalışanı, Mayıs ayında protesto gösterisi düzenlemişti.
Dimona ve Nahal Sorek'te olmak üzere 2 adet nükleer santrala sahip İsrail, şimdiye kadar nükleer silahı olduğunu resmen kabul etmedi. Ancak yabancı uzmanlar, Fransa'nın desteğiyle 1965'te kurulan Dimona reaktörünün İsrail'in 200 nükleer başlık sahibi olmasına olanak sağladığını belirtiyorlar.
Filistin güvenlik yetkililerinin açıklamalarına göre, İsrail askerlerinin Batı Şeria'daki bir taksiye açtığı ateş sonucu, Filistinli 35 yaşındaki bir kadın yaşamını yitirdi.
İsrail ordu sözcüsü, olayla ilgili henüz açıklama yapmayı reddetti.
Bu arada, Filistinli güvenlik kaynaklarına göre, Batı Şeria'nın Kalkilya kentinde de İsrail ile işbirliği yaptığından şüphelenilen bir Filistinli, Filistinliler tarafından öldürüldü.
Filistin Özerk Yönetimi yetkilileri de, işbirlikçilerle ilgilenme görevinin mahkemenin olduğuna dikkat çektiler.
İsrail uçakları Lübnan'da
Öte yandan, İsrail savaş uçaklarının dün Lübnan hava sahasına bir kez daha girerek, ülkenin güneyinde uçuş yaptığı bildirildi.
Görgü tanıkları, İsrail uçaklarının Lübnan'ın İsrail sınırı yakınındaki birkaç kasaba üzerinde uçtuğunu kaydettiler. İsrail'in, geçen yıl Mayıs ayında 22 yıllık Güney Lübnan işgalini sona erdirmesinin ardından defalarca Lübnan hava sahasını ihlal ettiğine dikkat çekiliyor.
İsrail ev yıkmakta ısrarlı
İsrail Devlet Bakanı David Naveh de, Filistinlilerin evlerinin yıkımına devam edileceğini söyledi.
ABD ve İngiltere'nin eleştirilerine rağmen yapıların yıkımının devam edeceğini söyleyen Naveh, askeri radyoya yaptığı açıklamada, "ABD'nin yeni olmayan eleştirilerinden dolayı üzgünüm, ancak İsrail, işi oldu bittiye getirmek isteyen Filistinlilerce özellikle Kudüs'te inşa edilen evleri yıkmaya devam edecek. Filistinliler evleriyle Kudüs'deki İsrail mahallerini çevreleyerek boğmak istiyorlar" diye konuştu. İsrail ordu buldozerleri, Mısır-Gazze Şeridi sınırındaki Refah mülteci kampında Filistinlilere ait 26, Kudüs'te de 14 evi yıkmıştı.
Filistinli ve İsrailli insan hakları örgütlerine göre, İsrail, 1967'den bu yana Batı Şeria ve Gazze şeridinde yaklaşık 7 bin ev yıktı, bunun sonucunda da 40 bin kişi evsiz kaldı.
İsrail'in nükleer tesisi ölüm saçıyor
İsrail'in nükleer silahlar ürettiği nükleer reaktörleri çevreye radyasyon yayıyor. Son zamanlarda çevrede yaşayan Bedeviler arasında kanserin artması tepkilere neden oluyor
İsrailli Arap milletvekili Talip El Sanaa, Bedevilerde kanser vakalarında artış görülmesinin ardından, hükümetten güneydeki Dimona nükleer santralini teftiş izni istedi.
El Sanaa, devlet radyosuna yaptığı açıklamada, santral civarında yaşamlarını sürdüren Bedeviler arasında kanser vakalarının artış gösterdiğine dikkati çekerek, santralde nükleer sızıntı olup olmadığının anlaşılması amacıyla teftiş izni istediğini belirtti. El Sanaa, "Başbakan Ariel Şaron'a mektup yazarak, çalışanlar ve santral yakınlarında yaşayan Bedevilerin nükleer santralden olumsuz etkilenip etkilenmediğini tespit edebilmek için bölgeye gitme izni istedim" dedi. Muhalefetteki Birleşik Arap Listesi'nden parlamentoya giren İsrailli Arap milletvekili, "Temmuz ayı sonunda parlamento tatile girmeden bu izni alamazsam Yüksek Mahkeme'ye başvuracağım. Bedeviler arasında kanser ve diğer ciddi hastalıklarda artış çok yüksek oranda, halkın seçtiği biri olarak araştırma yapma hakkına sahibim" diye konuştu.
Şaron'un liderliğindeki Likud Partisi milletvekili Zeev Baum ise El Sanaa'yı "küçük provokatör" olarak niteleyerek, "Umarım Başbakanbu talebi reddeder" derken, sağlık görevlisi doktor Ilana Belmecker, Bedeviler arasında kanser vakalarında ulusal ortalamanın üstünde bir artış olmadığını söyledi.
Dimona santralinin kansere yakalanan 50 çalışanı, Mayıs ayında protesto gösterisi düzenlemişti.
Dimona ve Nahal Sorek'te olmak üzere 2 adet nükleer santrala sahip İsrail, şimdiye kadar nükleer silahı olduğunu resmen kabul etmedi. Ancak yabancı uzmanlar, Fransa'nın desteğiyle 1965'te kurulan Dimona reaktörünün İsrail'in 200 nükleer başlık sahibi olmasına olanak sağladığını belirtiyorlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.