Bir önceki makalemizde Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın, Allah'ın iradesi hakkındaki tespitine yer vermiştik. Önemine binaen burada da o önemli tespiti aktararak anlamaya çalışalım:
Allah'ın tekvînî ve teşrii olmak üzere iki çeşit iradesi vardır.
Tekvînî iradenin taalluk ettiği her şey cebren vuku bulur.
Teşrii iradede ise Cenab-ı Hakk'ın rızası esastır. Bu iradede kulun iradesi ve tercihi önemlidir.
Kul, dilerse hayrı da şerri de tercih edebilir, Allah da onu yaratır ve kul sorumlu olur. Kur'ân-ı Kerim, bu manayı şöyle vurgular:
"Gecenin ve gündüzün değişmesinde ve Allah'ın göklerde ve yerde yarattığı şeylerde ittika eden kimseler için ayetler (Allah'ın varlığına deliller) vardır." (Yunus/6)
Demek ki; vahdaniyete dair deliller, iradesini iyi yönde çalıştırıp tefekkür eden, takva sahibi olanlar için büyük önem ifade ederler. Müşrikler ise zanna uydukları ve kalpleri perdeli olduğu için bu gerçekleri (delilleri) görememektedirler.
Kötü tercihleri sebebiyle Allah onları terk etti ve onlar sapıklıkta kaldılar:
"... Ve onları şaşkın olarak azgınlıkları içerisinde bırakırız." (En'am/110).
Akl-ı selim sahipleri için vahdaniyete pek çok delil vardır. İşte bunlardan bazıları:
"Göklerde ve yerde bulunanlar da onların gölgeleri de sabah akşam ister istemez sadece Allah'a secde ederler." (Ra'd/15).
"Göklerin ve yerin hükümranlığına, Allah'ın yarattığı her şeye ve ecellerinin yaklaşmış olabileceğine bakmadılar mı" (Araf/185).
"Üstlerindeki göğe bakmazlar mı ki, onu nasıl bina etmiş ve nasıl donatmışız! Onda hiçbir çatlak da yok. Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan her türden (bitkiler) yetiştirdik. Allah'a yönelen her kula gönül gözünü açmak ve ibret vermek için (bütün bunları yaptık)." (Kaf/6-8).
"Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde, akl-ı selim sahipleri için gerçekten ibretler vardır. Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah'ı anarlar, göklerin ve yerin yaratışı hakkında derin düşünürler (ve şöyle derler) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru!" (Al-i İmran/190-191). (Prof. Dr. Haydar Baş, Din Tahripçilerine Kur'an-ı Kerim'in Cevabı, 1998, sayfa 56-57)
(Devam edecek…)
- Çekilin gençlerin önünden onlar halledecektir / 10.01.2025
- 30 yıl önceden haber verilen gerçekler / 09.01.2025
- Hakkımı helal etmiyorum / 08.01.2025
- Sakın ‘demokrasi’ istemeyin siz de yargılanırsınız / 07.01.2025
- Ehliyet, liyakat ve güzel ahlak ilişkisi / 06.01.2025
- Dayanmalısın, sen milletimizin umudusun Hüseyin! / 04.01.2025
- Recep ayında okunacak dua ve kılınacak namaz / 03.01.2025
- Regâib Gecesi ve kılınacak namaz / 02.01.2025
- Receb ayı, Regaib gecesi ve çeşitli tevafuklar / 01.01.2025