İşçilerimiz bayramlarını kutladılar ama!

Her 1 Mayıs yaklaştığında kamuoyunda meydan tartışması yapılırdı. Geçmişte yaşanan bazı tatsız olaylardan dolayı endişeler duyulurdu. Çok şükür bu yılki 1 Mayıs İşçi Bayramı, olaysız ve yüksek bir katılımla yurdun hemen her köşesinde bayram havasında kutlandı. Sevindirici olan hemen her kesimden temsilcinin katılımı ile gerçekleşen işçi bayramı, birlik ve beraberlik mesajı vermesi açısından da olumlu geçmiştir.
İşçilerimiz herhangi bir provokasyona alet olmadan, arzuladıkları bayramlarını gönüllerine göre kutladılar. Meydanlarda emeğin kutsallığına temas ettiler, işsizliğe aşsızlığa hayır dediler, işçilerin sorunlarını dillendirdiler. Gönüllerine göre bir günlük eğlendiler ve herkes evine işine normal hayatlarına tekrar geri döndüler.
Yarın yeni bir iş gününe uyandıklarında; bu gurur, bu heyecan, bu bayram, uzun sürmeyecek, hayatın gerçekleriyle tekrar karşı karşıya kalacaklar.
Nedir karışılacakları gerçek? Evine bir parça ekmek götürmekte zorlanan, çoluk çocuğunun geçimini sağlamakta zorlanan, uygun koşullarda çalışacak iş imkânı bulamayan, geleceğinden umudunu kesen, bir hayatla karşılaşacak. Daha dün kutladığı bayramın lezzetini tadamadan hayatın zehirli gerçekleriyle karşılaşacaktır.
Geçtiğimiz yıl 1 Mayıs da  kendisine yöneltilen bir soru üzerine bakınız Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, işçinin asıl bayramı ne zaman kutlayacağını şöylece dile getirmişti:
“Bayram olarak kutlanan bu günde kaç kişinin karnı doydu, kaç kişi işi buldu, aş buldu? İşçinin bayramı iş ve aş bulduğu, karnının doyduğu gündür. Ben buradan gerek işçiler ve gerekse önde bulunan sendika yetkililerine sesleniyorum. Beni iyi dinlesinler. Bana iyi kulak versinler. İşçinin bayramı “Sosyal Devlet Milli Devlet” ve “Milli Ekonomi Modelinin” iktidar olduğu gün kutlanmalıdır. Çünkü o gün kimse aç ve işsiz kalmayacak, herkes sosyal adaleti doya doya yaşayacaktır.”
Gerçek işçi bayramını kutlayabilmek için “Milli Ekonomi Modeli” ve “Sosyal Devlet Milli Devlet” projesini parti programına ve tüzüğüne alan Bağımsız Türkiye Partisinin iktidarıyla mümkün olacaktır.
Yoksa da bir günlük kutlanacak bayramlar kimsenin karnını da doyurmaz, geleceğini de kurtarmaz. Yine de kavgasız gürültüsüz, birlik ve beraberlik içinde kutlanan 1 Mayıs İşçi Bayramı herkese kutlu olsun.