İlimde derinleşenler imamlardır
Büreyd b. Muaviye, Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) ve Ebu Abdullah’tan (Câfer Sâdık Aleyhisselâm) birinden, “Onun te'vilini Allah’tan ve ilimde derinleşenlerden başkası bilmez” ayetiyle ilgili olarak şöyle rivayet etmiştir
14.10.2023 20:28:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





Büreyd b. Muaviye, Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) ve Ebu Abdullah'tan (Câfer Sâdık Aleyhisselâm) birinden, "Onun te'vilini Allah'tan ve ilimde derinleşenlerden başkası bilmez" ayetiyle ilgili olarak şöyle rivayet etmiştir:
"Resulullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) ilimde derinleşenlerin en üstünüdür. Allah, O'na, indirdiği ayetlerin ve te'villerin tümünü öğretmiştir.
O'na bir şeyi indirip de te'vilini öğretmemiş olması düşünülemez. O'ndan sonraki vasiler de bunların tümünü bilirler.
Kur'an'ın te'vilini bilmeyenlerse, âlim onlara bu hususta bir açıklamada bulunduğu zaman, Allah, onların şu şekilde bir tavır takındıklarını bize aktarmaktadır:
'Biz, ona iman ettik. Bunların tümü Rabbimizdendir, derler.' Kur'an'ın bazı açıklamaları özel, bazısı genel, bazısı muhkem, bazısı müteşâbih, bir kısmı nasırı, bir kısmı mensuhtur. İlimde derinleşenler (râsihûn) bunları bilirler."
İMAMLARA İLİM VERİLDİĞİ VE İLMİN ONLARIN GÖĞÜSLERİNDE SABİTLEŞTİRİLDİĞİ KONUSU
Ebu Bâsir şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer'in (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Kur'an, kendilerine ilim verilenlerin göğüslerindeki apaçık ayetlerdir' ayetiyle ilgili olarak eliyle göğsünü işaret ederek, kendilerinin kastedildiğini îmâ ettiğini gördüm."
Ebu Bâsir şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Kur'an, kendilerine ilim verilenlerin göğüslerindeki apaçık ayetlerdir' ayetiyle ilgili olarak şöyle dedi:
'Allah'a yemin ederim ki, ey Ebu Muhammed! Burada Mushaf'ın iki kapağı arasındaki ayetler kastedilmemiştir.'
Dedim ki: 'Sana kurban olayım. Peki, ayetleri bilenler kimlerdir?'
Buyurdu ki: Acaba bizden başkası olabilir mi?"
ALLAH'IN, KULLARI ARASINDAN SEÇTİĞİ VE KİTABINA VÂRİS KILDIĞI KİMSELER İMAMLARDIR
Sâlim şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Sonra Kitabı, kullarımızdan seçtiklerimize miras bıraktık. Onlardan kimi kendisine zulmeder, kimi ortadadır, kimi de Allah'ın izniyle hayırlarda öne geçmek için yarışır' ayetinin anlamını sordum.
Buyurdu ki: Hayırlarda öne geçmek için yarışan imamdır. Ortada duran, imamı bilen kimsedir. Kendine zulmedense, imamı bilmeyen kimsedir."
ALLAH'IN, KİTABINDA İKİ KISIM İMAM VARDIR: ALLAH'A DAVET EDEN İMAMLAR, ATEŞE DAVET EDEN İMAMLAR
Câbir, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"Her insan topluluğunu imamıyla çağırdığımız gün" ayeti nâzil olunca, Müslümanlar dediler ki: "Ya Resûlallah! Sen bütün insanların imamı değil misin?"
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) buyurdu ki: "Ben, Allah tarafından bütün insanlara gönderilmiş bir elçiyim; ancak Benden sonra Allah tarafından benim Ehl-i Beyt'imden, insanlara imamlar gönderilecektir.
Bunlar, insanlar arasında ortaya çıkacaklar. İnsanlar tarafından yalanlanacaklar. Küfrün ve sapıklığın önderleri ve onların taraftarları, onlara haksızlık edeceklerdir.
Kim, Ehl-i Beyt İmamlarını veli edinse, onlara tâbi olsa, onları doğrulasa, o Bendendir, Benimle beraberdir ve Benimle karşılaşacaktır. Haberiniz olsun! Kim onlara haksızlık etse, onları yalanlasa, o Benden değildir, Benimle beraber olmaz ve Ben ondan berîyim."
ALLAH'IN, KİTABINDA SÖZÜNÜ ETTİĞİ "İBRET ALANLAR" İMAMLARDIR VE ONLARIN YOLU DOSDOĞRUDUR
Muhammed b. Müslim, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır aleyhisselâm), "İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır" ayeti hakkında şu açıklamayı rivayet etmiştir:
"Bunlar imamlardır. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) buyurdu ki: 'Mü'minin firâsetinden korkun; çünkü o, Allah'ın (Azze ve Celle) nuruyla bakar.'
Allah-u Teâlâ, 'İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır' buyurmuştur."
Câbir, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"Emirü'l-Mü'minin (Ali b. Ebu Tâlib Aleyhisselâm), 'İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır' ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: 'İbret alan (el-Mütevessim) Resûlullah'tır (sallallahu aleyhi ve âlihi). O'ndan sonra benim ve benim soyumdan gelen imamlar, ibret alanlardır.'
Bu kitabın bir diğer nüshasında, aynı hadisi Ahmed b. Mihran, Muhammed b. Ali'den, o Muhammed b. Eslem'den, o İbrahim b. Eyyub'dan, o da kendi rivayet zinciriyle rivayet etmiştir."
AMELLERİN NEBİ'YE VE İMAMLARA ARZ EDİLİŞİ
Yahya b. Müşavir Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"İmam, 'Amelinizi Allah da, Resûlü de, mü'minler de görecektir' ayetini zikretti, sonra şöyle buyurdu: Allah'a yemin ederim ki, burada geçen mü'minlerden maksat, Ali b. Ebu Tâlib'dir (Aleyhisselâm)." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Bakır eserinden)
"Resulullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) ilimde derinleşenlerin en üstünüdür. Allah, O'na, indirdiği ayetlerin ve te'villerin tümünü öğretmiştir.
O'na bir şeyi indirip de te'vilini öğretmemiş olması düşünülemez. O'ndan sonraki vasiler de bunların tümünü bilirler.
Kur'an'ın te'vilini bilmeyenlerse, âlim onlara bu hususta bir açıklamada bulunduğu zaman, Allah, onların şu şekilde bir tavır takındıklarını bize aktarmaktadır:
'Biz, ona iman ettik. Bunların tümü Rabbimizdendir, derler.' Kur'an'ın bazı açıklamaları özel, bazısı genel, bazısı muhkem, bazısı müteşâbih, bir kısmı nasırı, bir kısmı mensuhtur. İlimde derinleşenler (râsihûn) bunları bilirler."
İMAMLARA İLİM VERİLDİĞİ VE İLMİN ONLARIN GÖĞÜSLERİNDE SABİTLEŞTİRİLDİĞİ KONUSU
Ebu Bâsir şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer'in (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Kur'an, kendilerine ilim verilenlerin göğüslerindeki apaçık ayetlerdir' ayetiyle ilgili olarak eliyle göğsünü işaret ederek, kendilerinin kastedildiğini îmâ ettiğini gördüm."
Ebu Bâsir şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Kur'an, kendilerine ilim verilenlerin göğüslerindeki apaçık ayetlerdir' ayetiyle ilgili olarak şöyle dedi:
'Allah'a yemin ederim ki, ey Ebu Muhammed! Burada Mushaf'ın iki kapağı arasındaki ayetler kastedilmemiştir.'
Dedim ki: 'Sana kurban olayım. Peki, ayetleri bilenler kimlerdir?'
Buyurdu ki: Acaba bizden başkası olabilir mi?"
ALLAH'IN, KULLARI ARASINDAN SEÇTİĞİ VE KİTABINA VÂRİS KILDIĞI KİMSELER İMAMLARDIR
Sâlim şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Câfer'e (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm), 'Sonra Kitabı, kullarımızdan seçtiklerimize miras bıraktık. Onlardan kimi kendisine zulmeder, kimi ortadadır, kimi de Allah'ın izniyle hayırlarda öne geçmek için yarışır' ayetinin anlamını sordum.
Buyurdu ki: Hayırlarda öne geçmek için yarışan imamdır. Ortada duran, imamı bilen kimsedir. Kendine zulmedense, imamı bilmeyen kimsedir."
ALLAH'IN, KİTABINDA İKİ KISIM İMAM VARDIR: ALLAH'A DAVET EDEN İMAMLAR, ATEŞE DAVET EDEN İMAMLAR
Câbir, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"Her insan topluluğunu imamıyla çağırdığımız gün" ayeti nâzil olunca, Müslümanlar dediler ki: "Ya Resûlallah! Sen bütün insanların imamı değil misin?"
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) buyurdu ki: "Ben, Allah tarafından bütün insanlara gönderilmiş bir elçiyim; ancak Benden sonra Allah tarafından benim Ehl-i Beyt'imden, insanlara imamlar gönderilecektir.
Bunlar, insanlar arasında ortaya çıkacaklar. İnsanlar tarafından yalanlanacaklar. Küfrün ve sapıklığın önderleri ve onların taraftarları, onlara haksızlık edeceklerdir.
Kim, Ehl-i Beyt İmamlarını veli edinse, onlara tâbi olsa, onları doğrulasa, o Bendendir, Benimle beraberdir ve Benimle karşılaşacaktır. Haberiniz olsun! Kim onlara haksızlık etse, onları yalanlasa, o Benden değildir, Benimle beraber olmaz ve Ben ondan berîyim."
ALLAH'IN, KİTABINDA SÖZÜNÜ ETTİĞİ "İBRET ALANLAR" İMAMLARDIR VE ONLARIN YOLU DOSDOĞRUDUR
Muhammed b. Müslim, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır aleyhisselâm), "İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır" ayeti hakkında şu açıklamayı rivayet etmiştir:
"Bunlar imamlardır. Resûlullah (sallallahu aleyhi ve âlihi) buyurdu ki: 'Mü'minin firâsetinden korkun; çünkü o, Allah'ın (Azze ve Celle) nuruyla bakar.'
Allah-u Teâlâ, 'İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır' buyurmuştur."
Câbir, Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"Emirü'l-Mü'minin (Ali b. Ebu Tâlib Aleyhisselâm), 'İşte bunda ibret alanlar için işaretler vardır' ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: 'İbret alan (el-Mütevessim) Resûlullah'tır (sallallahu aleyhi ve âlihi). O'ndan sonra benim ve benim soyumdan gelen imamlar, ibret alanlardır.'
Bu kitabın bir diğer nüshasında, aynı hadisi Ahmed b. Mihran, Muhammed b. Ali'den, o Muhammed b. Eslem'den, o İbrahim b. Eyyub'dan, o da kendi rivayet zinciriyle rivayet etmiştir."
AMELLERİN NEBİ'YE VE İMAMLARA ARZ EDİLİŞİ
Yahya b. Müşavir Ebu Câfer'den (Muhammed Bâkır Aleyhisselâm) şöyle rivayet etmiştir:
"İmam, 'Amelinizi Allah da, Resûlü de, mü'minler de görecektir' ayetini zikretti, sonra şöyle buyurdu: Allah'a yemin ederim ki, burada geçen mü'minlerden maksat, Ali b. Ebu Tâlib'dir (Aleyhisselâm)." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Bakır eserinden)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.