Sözün başında şu tespiti yapalım; iktidar çevreleri, milletin feryadını duymamak için, ısrarla ve ustalıkla sağır taklidi yapıyor.
Millet, açlığını duyurabilmek için aç karnına sürekli bağırmak zorunda kalıyor.
Ucuz ekmek, beş kuruş daha hesaplı yağ ve şeker alabilmek için iki büklüm saatlerce kuyrukta bekleyenler için; 'bunlar iktidarı yıpratmak için numara yapıyorlar' diyenleri dün gibi hatırlıyoruz.
İktidar sözcülerini, biraz insaf edip, biraz da vicdanlarının sesini dinleyip, halkın feryadını duymaya çağırıyoruz.
Bu kadar sağır taklidi, tiyatro ise de yeter, bilindik numara ise de yeter.
İktidar adına konuşan tüm sözcülerin dediklerini alt alta topladığınız zaman şöyle bir özet çıkıyor; 'had safhaya gelmiş olan mevcut sıkıntıların, yoklukların ve kıtlıkların müsebbibi biz değiliz ama, çözüm için bir takım hazırlıklar içindeyiz'.
İktidar partisinin genel başkanı Sayın Erdoğan, bu durumu şöyle özetlemişti; 'yolsuzlukların olmadığı, yoksullukların olmadığı ve rüşvetin olmadığı bir Türkiye'yi yine biz hallederiz, zaten çeşitli hazırlıklar içindeyiz'.
Bu cümleyi duyan her iz'an ve idrak sahibinin zihninde onlarca soru bir anda oluşuyor.
Peki, yolsuzlukların olduğu, yoksullukların olduğu ve dahi rüşvetin kol gezdiği mevcut Türkiye kimin eseri?
Bahar yağmurları ile bir anda dam boyuna çıkan azgın yoncalar gibi, yolsuzluklar, yoksulluklar ve rüşvet alış-verişleri hangi ortamda böylesine boy verdi, dal budak saldı ve toplumun kılcal damarlarına kadar sirayet etti?
Mevcut problemleri çözmek için hazırlıklar içindeyiz demek ne demek?
Meclisten Güven Oyu alıp göreve başlayalı daha bir bir kaç hafta, bir kaç ay mı oldu?
Geride kalan koskoca yirmi yılın ve bu yıllar içinde devasa boyutlara ulaşmış olan dertlerin, ıstırapların, yoklukların ve kıtlıkların hesabını kim verecek?
Herhangi bir muhalefet partisinin; 'biz iktidar olursak şu problemleri şu metotla çözeceğiz, mevcut dertlere dermanımız şudur' demesini anlarız da, yirmi yıldır iktidar koltuğunda olan partinin, 'bir takım hazırlıklar içindeyiz' demesini anlamak ve makul görmek elbette mümkün değil.
Muhalefet ağzı ile konuşmak, iktidara asla yakışmıyor.
- Meğer ilan edilen imar kâbusu imiş / 07.02.2025
- Et kokarsa tuz dökerler, tuz kokarsa… / 06.02.2025
- Ay bitmeden buharlaşan artışlar / 05.02.2025
- Neden karanlıkta kaldı dünyamız? / 02.02.2025
- Doymayan gözler ve ürpermeyen kalpler / 01.02.2025
- Ne işe yarar? / 31.01.2025
- Makamdan istifa yok ama insanlıktan istifalar çok / 30.01.2025
- Başkentin başucunda çığlıklar duyulmadı / 29.01.2025
- Duydun mu? / 26.01.2025