İİT ve Arap Birliği, İsrail'in Filistinlilerin ev ve arazilerine el koyma kararını kınadı
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Silvan beldesinde teleferik inşa etme bahanesiyle Filistinlilerin ev ve arazilerine el koyma kararını şiddetle kınadı.
13.12.2023 19:58:00 / Güncelleme: 13.12.2023 20:02:36
Anadolu Ajansı
Anadolu Ajansı
İİT ve Arap Birliği, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs'te onayladığı projeler hakkında ayrı ayrı yazılı açıklama yaptı.
İİT'nin açıklamasında, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Silvan beldesinde teleferik inşa etme bahanesiyle Filistinlilerin ev ve arazilerine el koyma kararı şiddetle kınanarak, kararın, "İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirmeye, coğrafi, demografik ve tarihi gerçekliğini değiştirmeye yönelik politikalarının bir uzantısı olduğu" vurgulandı.
Açıklamada, İsrail'in Kudüs şehrine, halkına ve kutsal mekanlarına karşı uyguladığı tüm icraatlerin, uluslararası hukuk ve ilgili Birleşmiş Milletler (BM) kararları uyarınca yasa dışı ve geçersiz olduğu kaydedildi.
Açıklamada ayrıca, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında işlediği tüm ihlal ve suçlara son verilmesi için BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere uluslararası topluma hukuki ve siyasi sorumluluklarını üstlenmeleri ve gerekli tedbirleri almaları çağrısında bulunuldu.
Arap Birliği Sözcüsü Cemal Ruşdi de birliğin internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, İsrail'in teleferik inşa etme bahanesiyle Doğu Kudüs'te yer alan Silvan'daki Filistinlilerin topraklarına el koyma kararını kınadı.
Ruşdi, kararı uluslararası hukukun ve işgal altındaki topraklarda tek taraflı icraatları yasaklayan bağlayıcı Güvenlik Konseyi kararlarının açık bir ihlali olarak nitelendirdi.
Sözcü Ruşdi, Filistinlilere ait arazilere el koyulması, kamulaştırılması ve Doğu Kudüs sakinlerinin yerinden edilmesini, "İsrail'in dünya kamuoyunu Gazze'de işlediği suçlarla meşgul ederken, Kudüs'ü Yahudileştirmeye yönelik sistematik bir planı" olarak nitelendirdi.
Uluslararası topluma çağrıda bulunan Ruşdi, özellikle bugün İsrail'i yöneten aşırı sağ hükümetin faşist ideolojisi gölgesinde, kutsal alanlara yönelik tehlikeli politikalar karşısında uyanık olunmasını gerektiğini belirtti.
İsrail, Filistinlilere ait yaklaşık 8 bin 725 metrekarelik alana el koymayı planlıyor
Kudüs Valiliği, bu ay İsrail güçlerinin Silvan beldesinin El-Beydun mahallesindeki 30 aileyi, teleferik inşa edileceği gerekçesiyle iki ay içinde evlerinden çıkarılacakları konusunda tehdit ettiğini açıklamıştı.
Filistinlilere ait olan ve el konulması hedeflenen gayrimenkul ve arazilerin toplam alanının yaklaşık 8 bin 725 metrekare olduğu tahmin ediliyor.
İsrail'in inşa etmeyi planladığı teleferik, Batı Kudüs'ten başlayıp Zeytin Dağı'na ve ardından Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya bitişik Burak Duvarı'nın (Ağlama Duvarı) yakınındaki El-Meğaribe (Faslılar) Kapısı bölgesine ulaşıyor.
İİT'nin açıklamasında, İsrail'in işgal altındaki Doğu Kudüs'ün Silvan beldesinde teleferik inşa etme bahanesiyle Filistinlilerin ev ve arazilerine el koyma kararı şiddetle kınanarak, kararın, "İsrail'in Kudüs'ü Yahudileştirmeye, coğrafi, demografik ve tarihi gerçekliğini değiştirmeye yönelik politikalarının bir uzantısı olduğu" vurgulandı.
Açıklamada, İsrail'in Kudüs şehrine, halkına ve kutsal mekanlarına karşı uyguladığı tüm icraatlerin, uluslararası hukuk ve ilgili Birleşmiş Milletler (BM) kararları uyarınca yasa dışı ve geçersiz olduğu kaydedildi.
Açıklamada ayrıca, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında işlediği tüm ihlal ve suçlara son verilmesi için BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere uluslararası topluma hukuki ve siyasi sorumluluklarını üstlenmeleri ve gerekli tedbirleri almaları çağrısında bulunuldu.
Arap Birliği Sözcüsü Cemal Ruşdi de birliğin internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, İsrail'in teleferik inşa etme bahanesiyle Doğu Kudüs'te yer alan Silvan'daki Filistinlilerin topraklarına el koyma kararını kınadı.
Ruşdi, kararı uluslararası hukukun ve işgal altındaki topraklarda tek taraflı icraatları yasaklayan bağlayıcı Güvenlik Konseyi kararlarının açık bir ihlali olarak nitelendirdi.
Sözcü Ruşdi, Filistinlilere ait arazilere el koyulması, kamulaştırılması ve Doğu Kudüs sakinlerinin yerinden edilmesini, "İsrail'in dünya kamuoyunu Gazze'de işlediği suçlarla meşgul ederken, Kudüs'ü Yahudileştirmeye yönelik sistematik bir planı" olarak nitelendirdi.
Uluslararası topluma çağrıda bulunan Ruşdi, özellikle bugün İsrail'i yöneten aşırı sağ hükümetin faşist ideolojisi gölgesinde, kutsal alanlara yönelik tehlikeli politikalar karşısında uyanık olunmasını gerektiğini belirtti.
İsrail, Filistinlilere ait yaklaşık 8 bin 725 metrekarelik alana el koymayı planlıyor
Kudüs Valiliği, bu ay İsrail güçlerinin Silvan beldesinin El-Beydun mahallesindeki 30 aileyi, teleferik inşa edileceği gerekçesiyle iki ay içinde evlerinden çıkarılacakları konusunda tehdit ettiğini açıklamıştı.
Filistinlilere ait olan ve el konulması hedeflenen gayrimenkul ve arazilerin toplam alanının yaklaşık 8 bin 725 metrekare olduğu tahmin ediliyor.
İsrail'in inşa etmeyi planladığı teleferik, Batı Kudüs'ten başlayıp Zeytin Dağı'na ve ardından Doğu Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya bitişik Burak Duvarı'nın (Ağlama Duvarı) yakınındaki El-Meğaribe (Faslılar) Kapısı bölgesine ulaşıyor.