Ramazan geldi gelecek derken uğurladık bile.Aslında hayatın özeti de bu değil mi? Bu iki cümle arasında bir mutlak gerçek var. O da Allah'a kulluk etmek.Yani son ana kadar kul olarak yaşamak. Allah Resulü (s.a.v.)'in eğitim metoduna baktığımızda başta Ehl-i Beyt'ine, ashabına iyi bir kul olmayı öğretmiş, takip etmiş ve yetiştirmiştir. İyi kul."Ricalüllah?'' Allah adamı?"Halifetullah?" Allah'ın halifesi...Bizler ana baba, eğitimci, meslek sahibi? Kısaca inanmış bir Müslüman olarak Allah Resulü'nün ibadet ve kulluk anlayışını yerleştirmeli ve yetiştirmeliyiz."Bir adam ortaya konan hurmalardan çifter çifter yemeye başlayınca, Allah Resulü, "Bu arkadaşlarından izin alman lazım'' hatırlatmasında bulunmuştur. Yani ortada bir yokluk var. Herkese adil bil paylaşımı böyle öğretiyor.Manevi bereketi, feyzi ve sevgisi ile Ramazanda kazandıklarımızı ihlâs ile sürdürmeliyiz.Allah Resulü hatim sahiplerini, "Konup göçenlere'' benzetiyor ve övüyor. Tamamladı yeniden başladı... En az altı ayda bir Kur'an-ı Kerim'i hatim yapmak Müslüman üzerine haktır. Ramazanda kıldığımız gece namazına mutlaka devam etmeli. Ya! her gün, iki gün ara ile, haftada, ayda bir sefer kılmalı?Sevgili Peygamberimiz, "Kim Ramazan orucunu tutar ve Şevval'den altı gün daha oruç tutarsa bütün seneyi oruçlu geçirmiş gibi olur'' buyuruyor. Ayda üç gün, Pazartesi-Perşembe, mübarek gün ve gecelerde oruç tutmak?Her namazın ardından kısa bir zikir demeti (mihrabiye) ile namazı süslemek. Birkaç istiğfar, kelime-i tevhid, Allah ism-i şerifi ve asr suresi ile dua?Her gün okuyacağımız, kendimize vazife olarak göreceğimiz evradımızı sabah namazlarından sonra okumaya çalışmak?Kur'an-ı Kerim'de Rabbimiz, "Sana ölüm kavuşuncaya kadar Rabbine ibadet et'' buyuruyor. Sahib-i tertip (kaza namazı olmayan) biri hastaneye kaldırılıyor. Çocuklarına beni bayıltmadan tedavi etsinler dediyse de bayıltıyorlar. Bir vakit namazı geçiyor. Ayıldığında bunu anladığında bir ay göz yazı döküyor.Sevgili Peygamberimiz de ibadette devamlılığa dikkat etmiş ve Hz. Fatıma annemizin gece namazlarına dikkat etmiştir.Bu İbadet disiplini ehl-i beytte aşk derecesinde yaşanmış, secdeleri, sıyamları, kıyamları ibadetleri ile hayatı ibadete çevirmişlerdir.Bu sebeple makam ve mevki hırsı olanlar, yalancılar, az bir menfaat karşılığı dinlerinin emirlerinden uzaklaşacak olanlar ehl-i beytin ibadet aşkını anlamaz ve hatta onlara karşı bile gelirler.Hacı Mustafa Hayri Öğüt hazretleri tavsiyelerinde kerametin değil istikametin üzerinde durarak, "Evlat, istikamet!'' demiştir.Manevi mesuliyetin bilincinde olarak, ilahi emir ve yasakları her an uygulayabilmek? Şeytana, nefse? Bunların esiri olmuş olan insanların aldatmalarına rağmen ''Allah deyip dosdoğru istikametten ayrılmamak'' işte gerçek hüner ve başarı buradadır.Hz. Mevlana'nın dediği gibi, "Namazı hayata yayabilmek?'' Namazdaymış gibi dosdoğru olmak...İbadetle yaşamak ve dirilmek bu olsa gerek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Mustafa Sabri / diğer yazıları
- Ramazanlaşmak / 17.07.2012
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011
- III. Balkan Savaşı mı? / 28.05.2012
- Mihrabiyelerimiz; zikirden bir demet / 01.03.2012
- Ali Hoca’nın ardından / 25.02.2012
- "Türkiye Uyan!" / 31.01.2012
- Suriye Noel hediyesi olmayacak / 21.12.2011
- 9. Cüz'ü okurken, Suriye'yi düşündü? / 09.12.2011
- Şu idrake bakın / 01.11.2011
- Musiki ve hafızlarımız / 22.10.2011
- Ashâb-ı Hicr: Körlüğü seçen kavim / 10.10.2011