(dünden devam…)
"Cebbar olan Allah'ın gazabının ve ebedi rezilliğin damgası olarak alnınızda kalacaktır. Allah'ın tutuşturulmuş ve kalplere sirayet eden ateşine sürükleyecektir sizi. '(Bilin ki) yaptıklarınız Allah'ın gözünün önündedir. Zâlimler yakında hangi inkılapla devrileceklerini bileceklerdir.' (Şuara: 227). Ben sizi önünüzdeki bir azaba karşı uyaran uyarıcının kızıyım. Öyleyse yarın yapacağınızı, biz de yapacağız. Bekleyin bakalım, biz de beklemekteyiz."
Hz. Fâtıma (a.s.)'ın bu konuşmasından sonra Hz. Ebu Bekir araya girerek, Hz. Fâtıma'ya yönelen halkı kendi tarafına çekmek için bir konuşma yapmıştır. Bu konuşmadan sonra Hz. Fâtıma şu kısa hutbesini okumuştur:
"Subhanallah! Babam, Allah'ın Kitabı'na karşı çıkmaz ve O'nun hükümlerine muhalefet etmezdi. Bilakis Kur'an'ın izinden giderdi, sûrelerini takip ederdi. Yoksa siz O'na (s.a.v.) yalan isnad ederek hainlikte mi birleşiyorsunuz? O'nun (s.a.v.) vefatından sonraki bu tavrınız, hayattayken başına açılan gailelere benziyor gibi. İşte Allah'ın Kitabı âdil bir hakemdir. Söyledikleri kesin çözüme bağlayıcı hükümdür.
Diyor ki: 'Bana ve Yâkub soyuna mirasçı olacak…' (Meryem: 6) Yine diyor ki: 'Süleyman Davud'a mirasçı oldu.' (Neml: 16). Yüce Allah adaletli taksimatı öngören açıklamaları yapmış, feraiz ve mirasa ilişkin hükmünü yasalaştırmıştır. Bu mirasta erkeklerin ve kadınların pay almasını mubah kılmıştır. Bâtıl ehlinin bütün gerçeklerini ortadan kaldırmış, geçmişlerin tüm zan ve kuşkularını gidermiştir.
'Hayır, nefisleriniz size kötü bir şey telkin etmiş bulunuyor. Bana düşen güzel bir sabırdır. Sizin yakıştırmalarınıza karşı Allah'tan yardım istenir.' (Yusuf: 18).
Bâtıl söylemlere hemencecik aldanan, çirkin ve zararlı fiillere derhal göz yuman Müslümanlar topluluğu! Kur'an'ı hiç düşünmez misiniz? Yoksa kalplerin üzerine kilitler mi vurulmuş? Hayır hayır! Kalpleriniz kilitlenmiştir. Ne de kötüdür amelleriniz! Kulaklarınız ve gözleriniz iptal edilmiş âdeta. Yaptığınız te'vil ne kötü! Ne biçim görüş belirtmişsiniz? Bu nasıl istişaredir? Hakkı gasp edişiniz ne kötü!
Allah'a yemin ederim ki, bunun ne denli ağır bir yük, ne denli taşınmaz bir vebal olduğunu göreceksiniz. Önünüzdeki perde kaldırılıp zorlukların gerisindeki hakikat ortaya çıktığı gün… Rabbiniz katında sizin için tahmin edemediğiniz şeylerle karşılaştığınız gün… 'O zaman bâtıl ehli olanlar büyük bir hüsrana uğrayacaklardır.' (Mü'min: 78)."
Hz. Fâtıma (a.s.) hayatının son günlerinde Kendisini ziyarete gelen Muhacir ve Ensar'ın kadınlarına karşı şu hutbeyi irad etmiştir:
"Hz. Fâtıma (a.s.), Allah'a hamd ettikten ve Babasına salat ve selam gönderdikten sonra şöyle buyurdu: "Allah'a yemin ederim ki, dünyanızdan tiksinerek, kocalarınıza öfke duyarak sabahladım. Onları denedikten sonra tutup attım. Onları sınadıktan sonra onlara buğzettim.
Ne çirkin bir şeydir kılıçların kırılması, (ciddiyetten sonra oyun), hasımların elinde birer oyuncağa dönüşmek, mızrakların kırılması, görüşlerin karmaşık (ve çelişkili) bir görüntü arz etmesi. Nefislerinin önceden hazırladığı şey ne kötüdür! Bu yüzden Allah onlara gazap etti ve onlar ebediyen azaba uğrayacaklardır. Hiç kuşkusuz, onun (hilafetin, Fedek'i veya Ehl-i Beyt'in haklarını gasp etmenin) günahını onların boynuna geçirdim. Ağırlığını onlara yükledim. Sonuçlarını onların üzerlerine serptim." (devam edecek…)
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020