Hayret! Bunca minareye kılıf mı yetişir?

Hasseten ve özellikle, her ihtiyaç duyulduğunda çalınan minarelere kılıf dikmek için kumaş üreten fabrikalarınız mı var?

Yoksa bunca minareye kılıf mı, bunca kılıfa kumaş mı yetişir?

Ayrıca, durmadan kılıf diken binlerce atölyeye ve binlerce ustaya ihtiyacınız var demektir, işsizliğin on milyonlarla ifade edildiği mevcut ortamda da fena bir iş kolu sayılmaz!

Mesela, geçen sene yapılan 'Galata mitingi' ile bu sene yapılan miting arasında, yani tam bir yıl içinde Gazze'de katledilen masum insan sayısı kaça ulaştı?

Geçen seneden bu seneye yerle bir edilen, okul, cami, hastane ve mesken sayısı kaç oldu?

İki miting arasında, soykırımcı İsrail ile yapılan direkt ve dolaylı ticaret hacmi kaç milyon, kaç milyar dolara ulaştı?

Peki, gidip gelen gemileri sayabildiniz mi?

Geçen sene atılan nutuklarla bu sene atılan nutuklar arasında bir fark sezebildiniz mi?

Galiba bu seneki nutuklar arasına Emevi Camii de ilave edilmiş.

Peki, Suriye'nin, Amerika ve İsrail'in arzuları ve dahi planları istikametinde sözde fethedilmesinden önce Emevi Camii'nin ibadete kapalı olduğuna dair bir bilgi, bir haber bilen, duyan var mı?

Sadece bu hadise de bile, o kadar çok çalınan minare var ki, bunların hangi birine kılıf uydurabileceksiniz?

Gazze'yi altı ile üstü ile içinde yaşayan insanları ve ayakta durabilen tüm unsurları ile dümdüz edip, topunu tüfeğini, kepçesini dozerini Suriye'ye taşıyan İsrail'in sevinç çığlıkları arasında, sizler ticaretinize hiç ara vermeden ve yüzünüz de asla kızarmadan bir kez daha Galata köprüsü üzerinde hem İsrail'i telin hem de Suriye'yi fetih mitingi yaptınız, helal olsun size!

Çalınan bunca minareye kılıf yetiştirebilmek için mesai yapan bunca atölye ve harıl harıl çalışan işçiler…

Söz konusu 'minare kılıfı üreten' işçilere de, asgari ücrete ve emekliye yaptığınız gibi zam yaparsanız istediğiniz randımanı alamayabilirsiniz, bizden söylemesi.

Bunca minareye kılıf mı yetişir arkadaş?