Güneş hem içinizi, hem dışınızı yakar
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte bronzlaşma dönemi de başladı. Uzmanlar, bronzlaşmanın sağlığa zararlı olduğunu belirtti
13.05.2012 00:00:00
Dermatoloji Uzmanı Dr. Banu Öztürk Başsoy, güneş ve solaryum kaynaklı UV radyasyonun deri kanserine neden olabileceğini söyledi. Eskiden deri kanserlerinin güneş yanığı ile ilişkili olduğu düşünülürken, günümüzde orta düzeyde bronzlaşmanın da kansere neden olabileceği biliniyor. UV radyasyonun bağışıklık sistemini baskılayan ve erken yaşlanmayı tetikleyen etkileri de bulunuyor.
Dr. Başsoy, güneşlenmenin kesinlikle gün ortasında güneşin altında şezlongda uzanmak şeklinde yapılan bir aktivite olmaması gerektiğini belirterek, "Güneşlenmek çok rahatlatıcıdır, insan ruhuna iyi gelir. Ancak gün ortası dediğimiz 11.00 -15.00 saatleri arasında yapılması çok yanlıştır. Güneş yanıkları kaçınılmazdır. Bizim toplumumuzda, genellikle gün ortasında yapılır. Halkımız plaja indiğinde güneş koruyucusunu bir kez sürer ve denize girip saatlerce suda kalır, dubada, teknede güneşlenir. Akşama sonuç ortadadır. Bu en az birinci derece yanıktır. Kesinlikle olmamalıdır" dedi.
Genellikle bronz tenin bir sağlık belirteci olduğunu düşünülürse de, gerçekte vücudun D vitamini sentezleyebilmesi için çok az miktar güneş ışığına ihtiyaç var. Vücudun ihtiyacı olan D vitamini miktar bronzlaşma ile elde edilenin çok altındadır.
Dr. Başsoy güneş ve bronzlaşmanın zararları konusunda şu bilgileri verdi: "Özellikle büyük şehirlerde bahar aylarında 'cildi yeniler, yaza hazırlar, cildin sağlıklı görünmesini sağlar' gibi çeşitli yanlış ve cezbeden reklam kampanyalarıyla solaryum popüler hale getirilmektedir. Özellikle beyaz tenli genç bayanlar tarafından da rağbet görmektedir. Zaten deri kanserlerine en yatkın kişiler, açık tenli, renkli gözlü kişilerdir. Ayrıca solaryum sizi kesinlikle yaza hazırlamaz, sadece daha fazla UV almanıza ve daha fazla hücre hasarı gelişmesine yol açar. Size sağlık vermez, bağışıklık sisteminizi zayıflatabilir ve solaryuma girmeyen ve güneşten kaçan yaşıtlarınıza göre 5-10 yaş daha yaşlı görünmenize yol açar" dedi. (İHA)
Dr. Başsoy, güneşlenmenin kesinlikle gün ortasında güneşin altında şezlongda uzanmak şeklinde yapılan bir aktivite olmaması gerektiğini belirterek, "Güneşlenmek çok rahatlatıcıdır, insan ruhuna iyi gelir. Ancak gün ortası dediğimiz 11.00 -15.00 saatleri arasında yapılması çok yanlıştır. Güneş yanıkları kaçınılmazdır. Bizim toplumumuzda, genellikle gün ortasında yapılır. Halkımız plaja indiğinde güneş koruyucusunu bir kez sürer ve denize girip saatlerce suda kalır, dubada, teknede güneşlenir. Akşama sonuç ortadadır. Bu en az birinci derece yanıktır. Kesinlikle olmamalıdır" dedi.
Genellikle bronz tenin bir sağlık belirteci olduğunu düşünülürse de, gerçekte vücudun D vitamini sentezleyebilmesi için çok az miktar güneş ışığına ihtiyaç var. Vücudun ihtiyacı olan D vitamini miktar bronzlaşma ile elde edilenin çok altındadır.
Dr. Başsoy güneş ve bronzlaşmanın zararları konusunda şu bilgileri verdi: "Özellikle büyük şehirlerde bahar aylarında 'cildi yeniler, yaza hazırlar, cildin sağlıklı görünmesini sağlar' gibi çeşitli yanlış ve cezbeden reklam kampanyalarıyla solaryum popüler hale getirilmektedir. Özellikle beyaz tenli genç bayanlar tarafından da rağbet görmektedir. Zaten deri kanserlerine en yatkın kişiler, açık tenli, renkli gözlü kişilerdir. Ayrıca solaryum sizi kesinlikle yaza hazırlamaz, sadece daha fazla UV almanıza ve daha fazla hücre hasarı gelişmesine yol açar. Size sağlık vermez, bağışıklık sisteminizi zayıflatabilir ve solaryuma girmeyen ve güneşten kaçan yaşıtlarınıza göre 5-10 yaş daha yaşlı görünmenize yol açar" dedi. (İHA)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.