Geleceğimizi inşa zemini: Mill

Eğitim, bir milletin beyni ve ruhudur. Milletler, maddi ve manevi anlamda bütün birikimlerini, beklentilerini gelecek nesillere ancak eğitim kanalıyla aktarabilir ve hayatiyetlerini böyle devam ettirebilirler. Çocuklarının doğuştan getirdikleri kabiliyetleri hem bireysel, hem millî, hem de evrensel gelişimleri için en iyi bir şekilde değerlendirip işletecek ve ürüne dönüştürecek bir eğitim sistemi kuramamış ve işletememişse o milletin geleceği yoktur. Eğitimini ciddiye almayan ve yatırım yapmayan milletler, kolayca dağılmaya mahkûmdur. Dünyanın her yerinde eğitimin temeli, çocuklara millî şuur vermektir. Millî şuuru olmayan çocuklar, gelecekte büyüdüklerinde ailelerine de, milletlerine de, vatanlarına da, istiklallerine de, bayraklarına da, devletlerine de sahip çıkmazlar.Bugün Türk eğitimi, Türk düşmanı etnik ırkçıların, liberallerin, Avrupa ve Amerika vesayetçilerinin baskıları ve telkinleri ile millî olmaktan çıkarılmış, kozmopolit, gayr?i millî bir yapıya dönüştürülmüştür. Bunun son örneği Andımızın kaldırılmasıdır. Amaç, Türk çocuklarını bilinçli bir Türk milleti yapmamak, kuru, anlamsız, ruhsuz, kozmopolit bir kalabalık haline dönüştürmektir.  Bugün Türk eğitimi, millî olmaktan çıkarılmış, kozmopolit, gayr?i millî bir yapıya dönüştürülmüştür. Bunun son örneği Andımızın kaldırılmasıdır. Bağımsız, yerli ve millî bir yaklaşımla Türk eğitimi, Türk milletinin maddi ve manevi anlamda varlığını devam ettirebilmesini, geliştirebilmesini ve ilerlemesini sağlayacak bir yapıya büründürülmelidir. Türk millî eğitimi, Türk çocuklarının tarihini, dilini, edebiyatını, kültürünü, kimliğini, bütün millî kimlik değerlerini, dinini, tek başına, millet halinde ve dünya vatandaşı olarak yaşaması ve mutlu olması için gerekli olan millî ve evrensel nitelikli bütün bilgisel, eğitimsel, kültürel ve sanatsal donanıma kavuşturulmalıdır.Türk millî eğitimi, Türk çocuklarının doğuştan getirdikleri zekâ, kabiliyet ve donanımlarını en verimli şekilde işleyecek ve geliştirecek bir sistem kurmalıdır.Tevhid?i tedrisatla sağladığımız tek eğitim sistemimiz, Batıcı, kozmopolit, milliyetsiz çevreler tarafından sömürge eğitimine dönüştürülmüş, son zamanlarda da PKK, cemaatçi tarikatçı yapılar ve İslamcı görünümlü Barzanici siyasi merkez üçlüsünden oluşan paralel korsan devletçikler tarafından taksim edilmiştir. Eğitim dirliğimiz için Türk milletinin çocuklarına bağımsız, yerli ve tamamen millî bir eğitim sistemini iade ederek eğitim birliğimizi gerçekleştirmeliyiz.Atatürk'ün "Millî benliğini bulamayan milletler başka milletlerin avı olacaklardır" sözünün gereği olarak Türk millî eğitimi, haricî bedhahların çocuklarımızın milliyet bilincini yok etmesine izin vermemeli ve Türk milletinin emperyalizme yem olmaması için Türk çocuklarının millî benliğini kuvvetli bir şekilde perçinlemelidir.Tanzimat'tan sonraki süreçte uzun süre Türk aileleri çocuklarını eğitmek için Fransız, İngiliz, Alman, İtalyan mürebbiyeler tuttular, evlerinde beslediler, barındırdılar. Onlar da Türk çocuklarını Türk olmaktan çıkarıp kendilerine olan inançlarını kaybetmiş birer Fransız, İngiliz, Alman hayranı alıklar haline getirdiler. Atatürk millî bir Türk eğitim sistemi ile buna son vermişti. Ama Atatürk'ten sonraki süreçte Tanzimatçı mürebbiyelik zihniyeti ve uygulaması, kademe kademe Türk millî eğitim sisteminde ve okullarında kurumsal bir yapı kazanarak Türk okulları âdeta Batının batıl değerlerinin hâkim olduğu, batıcı zihniyetin aşılandığı, Batı merkezli eğitim müfredatının okutulduğu, Batıya tapınma mekânları haline gelmiştir. Bir bütün olarak Türk millî eğitimi, Türk milletinin devamını, güvenlik, huzur ve refah içinde yaşamasını sağlayacak şekilde ihtiyacı olan bilgiyi ve teknolojiyi üretip uygulamaya dönüştürecek şekilde yeniden yapılandırılmalıdır.İlkemiz: "Çocuklarımızı mürebbiyelerden kurtaracağız."