Emperyalizmin çok çeşitleri vardır. Ancak en tehlikeli ve gizli olanı fikir emperyalizmidir. Daha doğrusu fikir emperyalizmi diğerlerinin anası konumundadır. Özellikle Müslümanlara karşı uygulanan bu emperyalizmdir. Bununla Müslümanların din anlayışını değiştirmek amaçlanmaktadır. Din anlayışı değişince, ekonomik ve siyasi emperyalizme karşı olmak, büyük ölçüde anlamını yitirmektedir. Çünkü emperyalistler, bu çeşit karşıtlarla öyle veya böyle bir anlaşma ve uzlaşma yolunu bulmaktadırlar. Bir başka deyişle, işbirlikçi yapamadıkları tek kitle bilinçli Müslümanlardır. Bilinçli Müslümanların emperyalizme karşıtlığı, ekonomik ve siyasi boyutları aşan ve kapsayan bir karşıtlıktır. O bakımdan emperyalistlerin korkulu rüyası bilinçli Müslümanlardır, yani Müslüman aydınlardır. Aslında sömürülen ülkelerde 'aydın' denilince, antiemperyalist kişi anlaşılmalıdır. Bunun dışında kalanlara, hele emperyalistlerle işbirliği yapanlara 'aydın' denilemez. İslâm toplumlarında bazıları fikir emperyalizmine karşı çıkmıyor, tam aksine bilerek veya bilmeyerek onun yanında yer alıyor, öte yandan ekonomik ve siyasi emperyalizmle mücadele etmeye uğraşıyor. Bu tam bir çelişki ve başarısızlıkla sonuçlanacağı kesin olan bir uğraştır. Bilmiyorlar ki, ekonomik ve siyasi emperyalizm, dini ve fikri emperyalizmin açtığı yoldan gelmekte ve ülkeleri sömürmektedir. Emperyalizmin sömürüsüne maruz kalmış bir ülkede antiemperyalist olmak, sadece siyasi eğilimle gerçekleşmez. Bu konuda temel şart, bilinçli Müslüman olmaktır. Batılı emperyalistler, kendilerine ekonomik ve siyasi olarak karşı olanlara şöyle diyorlar: "Emperyalizm sona ermiştir. Biz sizinle ekonomik ve siyasi anlaşma yapmak istiyoruz. Siz, Batı kültürünü benimsemiş kişilersiniz, diğer gericiler gibi davranmayınız." Gericiler derken kast ettikleri bilinçli Müslümanlardır. Ne yazık ki, fikir emperyalizmini tanımayanlar, bu tuzağa çok rahat düşmektedirler. Böylece emperyalistler için geriye yegâne düşman, bilinçli Müslümanlar kalmaktadır. Onları da bozmak, birbirine düşürmek için emperyalistler yoğun gayret sarf etmektedirler. Sahte din adamı yetiştirmek dâhil, her yola başvuruyorlar. Emperyalistler, bir topluma girebilmeleri için, o toplum içinde bir üs kurmaları gerekir. Bunu da işbirlikçiler oluşturarak gerçekleştiriyorlar. İşbirliği yapmayanları, sömürüye karşı çıkanları ise çatışmacı ve savaş taraftarı gösteriyorlar. Prof. Dr. Joad, emperyalistlerin bu davranışını eski mesleğini bırakan bir hırsıza benzetiyor ve şöyle diyor: "Söz konusu hırsız daha önce çaldığı mallarla bir servet ve mevki edinmiştir. O servetin gerçek sahibi itiraz edince veya bir pay isteyince, onu çatışmacılık, savaşçılık, hırsızlık ve gaspçılıkla suçluyorlar." Tabiri caizse, hırsız ev sahibi, gerçek ev sahibi ise hırsız konumuna sokulmaktadır. Sonuç olarak ifade edersek, fikir emperyalizmine karşı mücadele fikirle olur. Bu konuda en güçlü savunma silâhını Prof. Dr. Haydar Baş, 'Milli Ekonomi Modeli' ile mücadele etmek isteyen antiemperyalistlerin eline vermiştir. O silâha sarılmadan mücadele etmeye kalkanlar, silâhsız asker gibi yenilmeye mahkûmdurlar. Daha açık bir deyimle, bütün antiemperyalistler, 'Milli Ekonomi Modeli'ni hayata geçirmek için çalışmalıdırlar. Çünkü onun hayata geçmesi, emperyalizmin yıkılması, sömürünün son bulması demektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018