2021 yılı verilerine göre ülkemizde 16 milyon kişi açlık, 50 milyon kişi ise yoksulluk sınırı altında geçinebilme mücadelesi veriyor.
Yani aç ve yoksul sayısı ülkemizde 66 milyonu aşıyor.
Türkiye nüfusunun yaklaşık 84 milyon olduğu düşünüldüğünde sadece 18 milyon kişinin açlık ya da yoksulluk sorunu yaşamadığı görülüyor.
Türk-İş'in, yaptığı açlık ve yoksulluk araştırması sonuçlarına göre ülkemizde dört kişilik bir ailenin açlık sınırı mart 2022'de 4 bin 928 lira, yoksulluk sınırı ise 16 bin 52 liraya yükseldi.
Bu güncel sonuçlar göz önüne alınırsa açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşayanların sayısının daha da arttığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Asgari ücrete 'rekor zam yapıyoruz' diye geçen yılın sonunda şov yapan hükümet yetkileri şimdi açlık sınırının 4 bin 253 lira güncel asgari ücretin 678 lira üzerinde olmasına acaba ne diyorlar?
Umurlarında olduğunu hiç zannetmiyorum.
Zira fakirlik ve yoksulluğun bitmesi en fazla iktidardaki politikacıların işine gelmez.
Ne yazık ki fakirlik ve yoksulluğu bitirebilecek kararları alacak mevkiler de fakirlik ve yoksulluktan beslenen bu politikacılar tarafından işgal edilmiş durumda.
Fakirlikten besleniyorlar diyorum çünkü bu kadar fakirlik olmasa son günlerde sosyal medyada gündem olduğu üzere AK Partili belediyeler '1 liralık ekmek indirim kuponu' dağıtarak vatandaşları kafalamaya çalışamazdı.
'Önce vatandaşı fakir bırak, sonra 1 lira kuponla yardım et. Seçimde oyları topla' Ak Parti'nin 20 yılını özetleyen taktik bu…
Hadi 1 lira değil de olsun 1000 lira, ne anlamı var?
Nasıl olsa bir verip, bin alıyorlar hepimizin cebinden.
Halkın temel gıda maddesi olan ekmeğin bile fahiş zamlandığı bir konjonktürde bu pahalılığın müsebbibi hükümet, bu kadar fakirlik ve yoksulluk olmasaydı böyle ucuz numaralarla vatandaşın aklını çelmeye çalışabilir miydi?
Dolayısıyla da fakirlik ne kadar şiddetliyse Ak Parti gibi hükümetlerin iktidarlara gelmeleri de, iktidarda kalmaları da o kadar kolay oldu/oluyor…
Bugün içinde bulunulan durumu Victor Hugo, "Siz yardım edilmiş yoksullar istiyorsunuz, biz ise ortadan kaldırılmış yoksulluk" sözleriyle özetlemiş.
Türkiye'deki mevcut iktidar yardım edilmiş yoksullar istiyor, ancak ortadan kaldırılmış fakirlik ve yoksulluk işlerine gelmiyor.
Bu yüzden fakirlik ve yoksulluğu bitirme nutukları her zaman sözde kaldı ve böyle giderse de sözde kalmaya devam edecek.
Bu ülke fakirliği ve yoksulluğu gerçekten ortadan kaldırmayı hedefleyen iki tane lider tanıdı.
Biri, "Fakirliği fazilet bilmek felsefesi yüzünden bu millete, bu memlekete çok büyük kötülük edilmiştir" diyen Atatürk, diğeri ise Prof. Dr. Haydar Baş'tır.
Baş Hoca, "Milli Ekonomi Modeli uygulandığında her Türk vatandaşı 'elveda fakirlik, uğurlar olsun yoksulluk, hoş geldin zenginlik' diyecektir. İşlenmemiş yer altı kaynaklarımızın teminat gösterilerek senyoraj gelirimizin devreye konulması ile memur, işçi ve emekli başta olmak üzere her kesimin geçinmesine yetecek parayı devlet eliyle verebiliriz" demişti. Üstelik Baş Hoca bu projelerini noter tasdikli taahhütname haline getirmişti.
Şimdi Baş Hoca'nın gösterdiği hedefe Hüseyin Baş liderliğindeki Bağımsız Türkiye Partisi kadroları emin adımlarla yürüyor.
Milletimiz fakirlik bitsin istiyorsa, fakirliği gerçekten bitirecek formüllerle karşımıza çıkan kadroları desteklemek zorunda. Bunu yapmadığı takdirde ülkemizde fakirlik de bitmez fakirlikten beslenen politikacılar da…
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Bu Numan helak olur! / 14.10.2024
- Lübnan iç savaşa doğru itiliyor / 12.10.2024