ETBİR'den et savunması
"Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından işlenmiş et ürünleri üzerine yapılan açıklamayı değerlendiren ETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bılıkçı, "Kırmızı etin kansere neden olduğuna dair kesin bir bulgu bulunmamaktadır.
30.10.2015 00:00:00
HABER MERKEZİKırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (ETBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bılıkçı, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) tarafından yapılan açıklamanın ardından yazılı ve görsel basında yer alan haberlerde etin kanser oluşumunda önemli bir risk olduğunun vurgulandığına dikkati çekerek, kırmızı etin kansere yol açtığına dair kesin bir bulgu bulunmadığını, raporda "etki edebileceği" gözleminin belirtildiğini kaydetti. Bılıkçı, WHO ile IARC'nin kanser ve et tüketimine dair ortak yayımladığı rapora ilişkin yazılı açıklama yaptı. WHO ile IARC tarafından yapılan açıklamanın ardından yazılı ve görsel basında yer alan haberlerde konunun farklı boyutlarda ele alındığını ve etin kanser oluşumunda önemli bir risk olduğunun vurgulandığını anımsatan Bılıkçı, kırmızı etin kansere yol açtığına dair kesin bir bulgu bulunmadığını bildirdi. Etin pişirme şekline dikkati çeken Bılıkçı, işlenmiş et ürünlerinde ise pişirmenin yanı sıra kullanılan katkı maddelerinin önem arz ettiğinin altını çizdi. Türkiye'de son yıllarda yapılan düzenlemelerle et ürünlerinde kullanılan nitrat ve nitrit gibi katkı maddelerinin düzeyinde ciddi azalmalara gidildiğini belirten Bılıkçı, şunları kaydetti: "Yapılan açıklamada etin veya et ürünlerinin fazla tüketilmesinin riski arttırma ihtimalinin olduğu belirtilmektedir. Et ve et ürünlerinin tüketimi ülkemizde sanıldığı kadar yüksek değildir. Ülkemizde kişi başına düşen toplam kırmızı et tüketimi yaklaşık 35 gramdır. İşlenmiş et tüketim miktarı günlük 10 gram, yıllık 3.7 kilogram da bu rakamın içindedir. Bu miktar, raporda belirtilen miktarın çok altında ve gelişmiş ülkelerin gerisindedir. ABD ve Avrupa ülkelerinde günlük et tüketimi ülkemize göre 3-4 kat daha fazladır. Ülkemizde et tüketiminin az olmasına karşın gıda liflerinin kaynağı sebze ve meyve tüketimi daha yüksek seviyelerdedir. Dünya Sağlık Örgütünün ortaya koyduğu çekince, ülkemiz tüketim alışkanlıklarıyla doğrudan örtüşmemektedir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.