Türkiye'nin Suriye'yle olan kopuk ilişkileri, 2023 seçimlerinde en çok Cumhur İttifakı'na zarar verecek.
En son İstiklal Caddesi'ndeki hain saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin de Suriye'nin kuzeyinde istikrarsızlığın hâkim olduğu bölgeden Türkiye'ye sızan teröristler olması hükümetin Suriye politikasının sorgulanmasının kapısını bir kez daha açtı.
Geçtiğimiz aylarda hükümet, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la ilişkilerde yeni bir sayfa açabilmek için çeşitli kanallardan bazı sortiler yaptı. Ancak Türkiye'nin bol şartlı şurtlu bu girişimleri, Şam'da hiçbir karşılık bulmadı.
Bu konuda somut bir sonuç seçmenin önüne koyamayacağını gören Cumhurbaşkanı Erdoğan, boş umutlar pazarlamanın peşine düşmüş görünüyor.
Seçim öncesi seçmene en azından umut vermek isteyen Erdoğan, G-20 Liderler Zirvesi için bulunduğu Endonezya'nın Bali adasında Türkiye-Suriye ilişkileri üzerine dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, seçimden sonra Suriye Devlet Başkanı Esad'la ilişkilerde "sil baştan" yapılabileceğini söyledi.
Siyasette ebedi küslük olmayacağını belirten Erdoğan, "Siyasette ebedi olarak dargınlık, kırgınlık, küslük olmaz. Vakti, zamanı geldiği anda oturur, değerlendirir, ona göre de bir yenilemeyi yapabilirsiniz. Hele hele Haziran seçiminden sonra bir sil baştan yapabiliriz. Ve buna göre de yolumuza inşallah o şekilde devam edebiliriz" şeklinde yanıt verdi.
Yani seçimden önce Suriye konusunda atmak istediği planları Şam yönetim duvarına çarpan hükümet, seçimden sonrasını işaret ederek, hayal satma peşinde.
Madem, seçimden sonra sil baştan yapabiliyor hükümet, bu adımı hemen şimdi neden atmıyor sorusu yanıtsız kalıyor.
Anlaşılan Erdoğan, bu açıklamasıyla hem muhalefetin elinden Suriye'yle normalleşme kozunu almayı amaçlıyor, hem de anlamsız nedenlerle yıllardır süren Suriye'yle bozuk ilişkiler yüzünden AKP'den kaçan seçmenlere göz kırmış oluyor.
Ancak şu bir gerçek ki, Türkiye-Suriye ilişkilerinde yeni bir sayfa açılması ancak Ankara ve Şam'ın karşılıklı isteğiyle mümkün.
Şam, bu sayfayı açmak istemedikten sonra Ankara ne kadar çok istese de bu gerçekleşmeyecektir.
Üstelik en zayıf zamanlarında yeni bir sayfa açmaya istekliyken Ankara'dan beklediği cevabı alamamış bir Suriye var karşımızda. Şimdi ise Suriye Devlet Başkanı Esad, ülkenin neredeyse tamamında kontrolü yeniden sağlamış durumda. Esad'ın eli artık eskisi gibi zayıf değil.
Bu noktada Esad, Ankara'nın dayatacağı şartların hiçbirine 'evet' demeyecektir.
O zaman Erdoğan, Suriye'yle normalleşme adına bugüne kadar koştuğu şartların hepsinden seçim sonrası vaz mı geçecek?
Bunu da pek mümkün görmüyorum.
Zira bu şartlardan bugün vazgeçse Ankara, Suriye'yle hemen normalleşebilir ve ilk seçimde meyvelerini toplayabilir.
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024