Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Değirmenci, Kıbrıs Rum Kesimi'ni tanıma anlamına gelen Ek Protokol'ün imzalanmasının, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni lağvetmek demek olacağını ve Türk Silahlı Kuvvetlerini adada işgalci konumuna düşüreceğini söyledi.Bunun sadece bir taviz olmayıp; Kıbrıs'ın teslimi, Türkiye'nin güvenliğinin tehlikeye sokulması, bir yıkılış ve çöküş sürecinin başlatılması olacağını vurgulayan Değirmenci şöyle devam etti: "Esasen Kıbrıs 1999 Helsinki Zirvesi'nde AB Müktesebatına alınarak kaybedilmiştir. Zamanın başbakanı Bülent Ecevit 'bu olayı içime sindiremedim' demişse de arkadan Katılım Ortaklığı Belgesi ve Ulusal Program'a imza atarak Kıbrıs'ı AB meselesinde "ön şart" haline sokmuştur. AKP iktidarının "çözümsüzlük çözüm değildir" sloganı ile Kıbrıs bugün elden çıkmak üzeredir.1959-60 Londra ve Zürih garanti anlaşmalarıyla uluslararası platformda en haklı olduğumuz konuda Kıbrıs meselesinde köşeye sıkıştırılmış durumda - elimizi - kolumuzu bağlamak istiyorlar."İktidar AB sevdasından vazgeçsinBTP Genel Başkan Yardımcısı Ali Değirmenci açıklamasını şöyle sürdürdü: "Tam da AB'nin kendi içinde çatırdadığı bir dağılma sürecine girmişken Kıbrıs'ın teslimi anlamına gelen Ek Protokol'ün imzalanması çok tehlikeli olup tarih, hukuk ve millet önünde izah edilemez.Bizzat Başbakan R. Tayyip Erdoğan'ın "bunlar akşam yatıp sabah yeni şartlar ileri sürüyorlar" dediği, sonu meçhul olan bir birliğe, ne diye vatan toprağını peşkeş çekeceğiz.Hükümeti uyarıyoruz: Kıbrıs'la ilgili ek protokolü imzalamaktan vazgeçin. Hem bu Türkiye'nin bir tasfiye sürecinin başlangıcıdır. Bunu Ege, Güneydoğu, İstanbul ve Ermeni meselesi gibi Türkiye'ye yeni bir Sevr Haritası öngören gündem izleyecektir.İktidar hem milletin ve hem de kendi istikbalini düşünerek bu sevdadan vaçgeçmelidir. Bizden söylemesi."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.