Ehl-i Beyt'in kutlu imamlarını tanıma açısından, onların açıklamalarını, sorulara verdikleri cevapları, Prof. Dr. Haydar Baş'ın Ehl-i Beyt Külliyatı'ndan biri olan İmam Muhammed Bakır (a.s.) eserinden aktarmaya devam ediyoruz.
Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), 124 bin peygambere verilmiş olan bütün ilimlere vakıftır. Velayet yolunun temsilcileri olan ve de İmam Ali (a.s.) Efendimizden İmam Mehdi (a.s.) Efendimize kadar gelen 12 imamın da özelliği Hz. Peygamber'de toplanan bütün bu ilimlerin varisi olmaktır.
İmam Muhammed Bakır'ın (a.s.) ashabından olan Ebu Beşir şöyle diyor:
İmam Bakır'a dedim ki: "Siz peygamberlerin varisleri misiniz?"
İmam (a.s.), "Evet" dedi.
Dedim ki: "Peygamber (s.a.v.) bütün peygamberlerin ilimlerinin varisi miydi?"
İmam: "Evet, onların bütün ilimlerinin varisiydi" dedi.
Dedim ki: "Siz de Peygamberin (s.a.v.) ilminin varisi misiniz?"
İmam, "Evet" dedi.
Dedim ki: "Acaba Siz de ölüleri diriltebilir misiniz? Âmâlara ve abraş hastalığına yakalananlara şifa verebilir misiniz?"
İmam (a.s.), "Evet, Allah'ın izniyle" dedi.
Bu sırada İmam (a.s.) bana, "Yakına gel" dedi.
Yanına gittiğimde İmam mübarek ellerini gözlerime çekti. Elini gözlerime çeker çekmez çölleri, dağları, yeri ve göğü iyice gördüm.
Sonra şöyle buyurdu: "Acaba böyle kalıp da diğer insanlar gibi kıyamet gününde hesap kitaba çekilmeyi mi istiyorsun, yoksa ilk önceki gibi âmâ kalıp da kolay bir şekilde cennete girmeyi mi istiyorsun?"
Dedim ki: "Önceki halime dönmek istiyorum."
Bu sırada İmam mübarek elini gözlerime çekti ve tekrar âmâ oldum."
Yeryüzü asla hak ile batılı ayıran, insanlara kılavuzluk eden alimden, Allah'ın hücceti olan imamdan yoksun kalmaz.
Ebu Basir, İmam Muhammed Bakır (a.s.) ve İmam Cafer Sadık'tan (a.s.) şöyle rivayet etmiştir: "Allah, yeryüzünü hiçbir zaman alimsiz bırakmaz. Öyle olmazsa hak ile batıl birbirinden ayırt edilmez."
Ebu Hamza, Ebu Cafer'den (Muhammed Bakır) şöyle rivayet etmiştir:
"Allah'a yemin ederim ki, Adem'in ölümünden bu yana dünyamız hiçbir zaman bir imamdan yoksun bırakılmamıştır. Bu imam aracılığıyla insanlar Allah'a yönelmişlerdir. O, Allah'ın kulları üzerindeki hüccetidir. Yeryüzü, Allah'ın kulları üzerindeki hücceti olan imamdan yoksun kalmaz, yoksun kaldığı zaman varlığını sürdüremez."
Ebu Herase, Ebu Cafer'den şöyle rivayet etmiştir:
"Eğer imamın varlığı ortadan kaldırılsa, yeryüzü bir saat geçmez denizin içindekilerini dalgaya tuttuğu gibi üstündekilerini dalga dalga sarsar."
Yani imamın yokluğu, kıyametin kopacağının işaretidir.
Dünyada bilmediği bir yeri bulma konusunda bile bir kılavuza, bilen bir insana ihtiyaç duyan insanın, manevi yolculuğunda bir rehbere ihtiyaç duyması kaçınılmazdır.
Ebu Hamza şöyle rivayet etmiştir:
Ebu Cafer (İmam Bakır) buyurdu ki: "Ey Ebu Hamza! Sizden biriniz birkaç fersahlık bir yola çıktığı zaman, kendisi için mutlaka bir yol kılavuzu bulur. Göklerin yollarını bilmeyişin, yeryüzündeki yolları bilmeyişinden daha kesindir. Şu halde göklerin yollarını bilen bir rehber edin."
Ehl-i Beyt imamları, Hz. Peygamber'den sonra tüm insanlığın Allah'a ulaşmada kılavuzlarıdır. Onlar Allah'ın ilminin bekçileridir, Allah'ın muradını gerçek manada anlayanlardır.
Sevre b. Kuleyb şöyle rivayet etmiştir:
Ebu Cafer (İmam Bakır) bana dedi ki: "Allah'a yemin ederim ki, bizler Allah'ın göklerindeki ve arzındaki bekçileriyiz. Altın ve gümüşü korumak için değil kuşkusuz. Bizler, Allah'ın ilminin bekçileriyiz."
Sedir şöyle rivayet etmiştir: Ebu Cafer'e (İmam Bakır) dedim ki: "Sana kurban olayım. Siz Ehl-i Beyt'in görevi nedir?"
Buyurdu ki: "Biz, Allah'ın ilminin bekçileri, Allah'ın vahyinin mütercimleri, göğün altında ve yerin üstünde yaşayanlara sunulmuş Allah'ın kesin hüccetleriyiz."
Allah şefaatlerinden mahrum etmesin, Ehl-i Beyt'in yolundan bizleri ayırmasın.
Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), 124 bin peygambere verilmiş olan bütün ilimlere vakıftır. Velayet yolunun temsilcileri olan ve de İmam Ali (a.s.) Efendimizden İmam Mehdi (a.s.) Efendimize kadar gelen 12 imamın da özelliği Hz. Peygamber'de toplanan bütün bu ilimlerin varisi olmaktır.
İmam Muhammed Bakır'ın (a.s.) ashabından olan Ebu Beşir şöyle diyor:
İmam Bakır'a dedim ki: "Siz peygamberlerin varisleri misiniz?"
İmam (a.s.), "Evet" dedi.
Dedim ki: "Peygamber (s.a.v.) bütün peygamberlerin ilimlerinin varisi miydi?"
İmam: "Evet, onların bütün ilimlerinin varisiydi" dedi.
Dedim ki: "Siz de Peygamberin (s.a.v.) ilminin varisi misiniz?"
İmam, "Evet" dedi.
Dedim ki: "Acaba Siz de ölüleri diriltebilir misiniz? Âmâlara ve abraş hastalığına yakalananlara şifa verebilir misiniz?"
İmam (a.s.), "Evet, Allah'ın izniyle" dedi.
Bu sırada İmam (a.s.) bana, "Yakına gel" dedi.
Yanına gittiğimde İmam mübarek ellerini gözlerime çekti. Elini gözlerime çeker çekmez çölleri, dağları, yeri ve göğü iyice gördüm.
Sonra şöyle buyurdu: "Acaba böyle kalıp da diğer insanlar gibi kıyamet gününde hesap kitaba çekilmeyi mi istiyorsun, yoksa ilk önceki gibi âmâ kalıp da kolay bir şekilde cennete girmeyi mi istiyorsun?"
Dedim ki: "Önceki halime dönmek istiyorum."
Bu sırada İmam mübarek elini gözlerime çekti ve tekrar âmâ oldum."
Yeryüzü asla hak ile batılı ayıran, insanlara kılavuzluk eden alimden, Allah'ın hücceti olan imamdan yoksun kalmaz.
Ebu Basir, İmam Muhammed Bakır (a.s.) ve İmam Cafer Sadık'tan (a.s.) şöyle rivayet etmiştir: "Allah, yeryüzünü hiçbir zaman alimsiz bırakmaz. Öyle olmazsa hak ile batıl birbirinden ayırt edilmez."
Ebu Hamza, Ebu Cafer'den (Muhammed Bakır) şöyle rivayet etmiştir:
"Allah'a yemin ederim ki, Adem'in ölümünden bu yana dünyamız hiçbir zaman bir imamdan yoksun bırakılmamıştır. Bu imam aracılığıyla insanlar Allah'a yönelmişlerdir. O, Allah'ın kulları üzerindeki hüccetidir. Yeryüzü, Allah'ın kulları üzerindeki hücceti olan imamdan yoksun kalmaz, yoksun kaldığı zaman varlığını sürdüremez."
Ebu Herase, Ebu Cafer'den şöyle rivayet etmiştir:
"Eğer imamın varlığı ortadan kaldırılsa, yeryüzü bir saat geçmez denizin içindekilerini dalgaya tuttuğu gibi üstündekilerini dalga dalga sarsar."
Yani imamın yokluğu, kıyametin kopacağının işaretidir.
Dünyada bilmediği bir yeri bulma konusunda bile bir kılavuza, bilen bir insana ihtiyaç duyan insanın, manevi yolculuğunda bir rehbere ihtiyaç duyması kaçınılmazdır.
Ebu Hamza şöyle rivayet etmiştir:
Ebu Cafer (İmam Bakır) buyurdu ki: "Ey Ebu Hamza! Sizden biriniz birkaç fersahlık bir yola çıktığı zaman, kendisi için mutlaka bir yol kılavuzu bulur. Göklerin yollarını bilmeyişin, yeryüzündeki yolları bilmeyişinden daha kesindir. Şu halde göklerin yollarını bilen bir rehber edin."
Ehl-i Beyt imamları, Hz. Peygamber'den sonra tüm insanlığın Allah'a ulaşmada kılavuzlarıdır. Onlar Allah'ın ilminin bekçileridir, Allah'ın muradını gerçek manada anlayanlardır.
Sevre b. Kuleyb şöyle rivayet etmiştir:
Ebu Cafer (İmam Bakır) bana dedi ki: "Allah'a yemin ederim ki, bizler Allah'ın göklerindeki ve arzındaki bekçileriyiz. Altın ve gümüşü korumak için değil kuşkusuz. Bizler, Allah'ın ilminin bekçileriyiz."
Sedir şöyle rivayet etmiştir: Ebu Cafer'e (İmam Bakır) dedim ki: "Sana kurban olayım. Siz Ehl-i Beyt'in görevi nedir?"
Buyurdu ki: "Biz, Allah'ın ilminin bekçileri, Allah'ın vahyinin mütercimleri, göğün altında ve yerin üstünde yaşayanlara sunulmuş Allah'ın kesin hüccetleriyiz."
Allah şefaatlerinden mahrum etmesin, Ehl-i Beyt'in yolundan bizleri ayırmasın.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- ‘Bu saldırı, demokrasiye yapılmış bir saldırıdır’ / 06.05.2025
- Hedeflediğiniz, hayal ettiğiniz Suriye bu muydu? / 03.05.2025
- Depreme rağmen kentsel dönüşüm neden ilerlemiyor? / 01.05.2025
- 1 Mayıs: İşçi de mağdur, işsiz de… / 30.04.2025
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Hedeflediğiniz, hayal ettiğiniz Suriye bu muydu? / 03.05.2025
- Depreme rağmen kentsel dönüşüm neden ilerlemiyor? / 01.05.2025
- 1 Mayıs: İşçi de mağdur, işsiz de… / 30.04.2025
- Silah bırakması beklenen PKK, 'özerklik kongresi' yaptı / 29.04.2025
- BTP'nin Karaman Kongresi engellendi: Demokrasiye darbe / 28.04.2025
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025