"Bugün 23 Nisan, neşe doluyor insan" diye şiirlerle öğretilirdi 23 Nisan'da öğrencilik yıllarımızda bize?Bu tarih, hem egemenliğin millete ait olduğunun ispatıydı, hem de dünyada çocuklara armağan edilmiş tek bayramın müjdecisiydi.Böyle şiirleri yazanlar herhalde yakın bir gelecekte 23 Nisan'ın manasının sadece şiirlerde kalacağını hesap edememiştir. Bugün 23 Nisan sadece yurt dışından gelen misafir çocukların ağırlandığı, çocuklarımızın gösterilerle süslediği bir çocuk bayramı olarak kutlanıyor. Bizce yapılan icraatlar onun "millete ait egemenliğin kutlandığı" gün olma halini yitirtmiştir. Türkiye Cumhuriyeti devleti TBMM'nin açıldığı 1920 yılından bu yana çok değişti. Zahirde halen bir Millet Meclisi var olsa da bu mecliste milletin sesi olması gereken vekiller ne yazık ki bu zihniyetten çok uzaklar. Yaklaşan seçimlerle beraber, bölgelerine giderek halkından tekrar Meclis'e girebilmek için oy istemesi gereken vekiller Ankara dışına adım atamıyorlar. Kabul etsek de etmesek de, vekiller, geçtiğimiz dönemde hangi vaadlerle iktidara gelmiş olurlarsa olsunlar, koltuklara yerleşince milleti unutmuştur.Bugün hiçbir dönemde olmadığı kadar vatandaşımız yalnızdır. Tarihinde baba vasfıyla ona sahip çıkan devlet anlayışını çoktan unutmuştur.Milletimiz elbetteki, bağımsız devlet anlayışının korunmasını ister . Milletimiz ekonomik olarak bizi batıran IMF'den farklı, bizden ve borçlardan uzak bir ekonomi yönetimi ister, Milletimiz, aslında dünyanın en zengin kaynaklarına sahip Türkiye'de bu kaynakların kendisi için işletilmesini ister,Milletimiz, istihdam ister,Milletimiz, Türk'ün tarihinden gelen itibarını görmek ister,Milletimiz Batıyı taklit edecek değil, Batıyla yarışacak olan bir zihniyet ile idare edilmek ister,Milletimiz, dışarıdan emir alan değil, dünyaya hükmedecek olan bir devlet adamı ister,Milletimiz, kendisi için çalışan, sorunlarına çözüm olacak bir siyaset anlayışı ister,Milletimiz ulusal egemenliğini 1920'de kazanmıştır ve bu egemenlik hakkını yukarıdaki isteklerini yerine getirmesi için, seçtiği vekillere belli dönemler için devretmektedir. Demokrasinin gereği eğer seçilenler beğenilmezse, bir dahaki dönemde kendilerine millet yetkisi verilmez. Bu çerçevede, 23 nisanı yani millet egemenliğini kutlayan ama miletiyle kucaklaşmadığı için Ankara'dan çıkamayan vekiller bizce bir dahaki 23 Nisan'ı milletin temsilcisi olarak kutlayamayacaklardır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Abdullah Kibarlı / diğer yazıları
- Ehl-i Beyt'i sevmek, Yüce Allah ve Rasulü'nün emridir / 01.03.2011
- Bu gidişat hayra alamet değil? / 14.08.2009
- Dinlerarası diyalog fitnesine maruz bırakılan millet / 13.08.2009
- AB'ye uyum için Vatikan rıhtımına atılan demir / 12.08.2009
- AKP'nin icraatları, Türk milletini Haçlı rıhtımına sürükledi / 11.08.2009
- Açılım, parçalanmanın habercisi / 06.08.2009
- ABD ile yola devam edilmemelidir, çünkü? / 14.07.2007
- Mevtayı nasıl bilir siniz? / 13.07.2007
- Seçim vaadi değil, dünyaya malolmuş bir iktisat modelinin kuralları / 12.07.2007
- Ne diyor bu liderler? / 11.07.2007
- Bu gidişat hayra alamet değil? / 14.08.2009
- Dinlerarası diyalog fitnesine maruz bırakılan millet / 13.08.2009
- AB'ye uyum için Vatikan rıhtımına atılan demir / 12.08.2009
- AKP'nin icraatları, Türk milletini Haçlı rıhtımına sürükledi / 11.08.2009
- Açılım, parçalanmanın habercisi / 06.08.2009
- ABD ile yola devam edilmemelidir, çünkü? / 14.07.2007
- Mevtayı nasıl bilir siniz? / 13.07.2007
- Seçim vaadi değil, dünyaya malolmuş bir iktisat modelinin kuralları / 12.07.2007
- Ne diyor bu liderler? / 11.07.2007