Düşün futbolun sırtından

Milyarlarca insan bu sporun peşinde köle olmuş, ona yüz sürüp hayatını ardına takarken, sen kalk futbolda değişiklik hevesiyle bir kurşun daha sık bu şaheserin işini bitir... Neden, ne için, kim için?
Şimdi kalkmışlar oyunun süresini 60 dakikaya indirelim diye. Kim istedi bunu sizden? Kim? Milyarlarca futbol sever mi? Elinizi oğuşturup, evet dediğinizi hem görüp hem işitiyorum. Gösterin bir tanesini desem tık yok. Ancak cevap hazır "Biz oyunu hızlandırıp daha çok gol olsun istiyoruz diyeceksiniz...", "Heyecan artsın seyirci artsın diyeceksiniz..."
Teknoloji geliştikçe zavallı futbolda hep onun dalları budandı. Mesela TV yaygınlaşınca; ne güzel oturduğunuz yerden en güzel maçları seyredeceksiniz diyerek milleti kahvelere, iddia kafelerine soktular. Bu yetmezmiş gibi ceplerindeki paralara göz dikip eee bu işin bir bedeli var dediler. Sonra? Sonra mı? En büyük futbol soygununu gerçekleştirip; hem otur, hem seyret hem kumar oyna dediler... Dediler de dediler...
Peki neler oldu? Futbol bir televizyon programı oldu. Futbol bir fır döndü oldu. Futbol paraya köle oldu. Futbolun ulusal özelliği yok oldu. Futbol bir ahlak sorunu yumağı oldu ve en önemlisi seyirci hızla azaldı.
Ne olacak şimdi? Kuralları değiştirelim. Olur değiştir. Yani bir süre daha sömürmeye devam edelim. Sonra? Bize ne kardeşim ne olursa olsun? Ben dümenime bakarım. İşte benim anladığım bu. Hızlandıralım, heyecanlandıralım diyerek seni beni uyutup yola devam etmek.
İtalya Roma'da Collesium denilen harabolmuş tarihi bir yapı var. Roma İmparatorluğu'ndan kalma. İçinde ne sporlar gerçekleşmiş neler seyredilmiş. Kölelerle aslanlar kapıştırılmış, köleler köleleri öldürmüş spor adına. Belliki futbol için bugün çevrilen dolaplar dün orada yapılmış. Ve ünlü Collesium sonuçta viraneye dönmüş hayatını veren sporcularla...
Şimdi FIFA'nın video izleme işi, yok oyunu 60 dakikaya indirelim düşünceleri bugün futbolu bu noktaya getirenlerin marifeti. Üç kuruş para için, üç kuruş kumar için. Ben şimdi Collesium'un çöküşü gibi futbolun çöküşünü izliyorum. Hiç değilse biz alet olmayalım...