Mukaddime'sinde devletlerin çöküşünü 5 aşamada gerçekleştiğini kaydeden İbn-i Haldun, bu aşamaları; 'zafer, hâkimiyet (istibdat), rahatlık (ferağ), huzur ve israf' şekilde sıralamış.
İbn-i Haldun çöküşe doğru giden devletlerin geçirdiği bu aşamaların temel özelliklerini şu şekilde anlatıyor:
1- Zafer aşaması
Bu aşamada rakiplerin yenilerek hâkimiyetin ele geçirildiği fakat devlet teşkilatlanmasının henüz tamamlanmadığı devredir. Bu devrede aile ve din bağları güçlüdür.
Bizdeki siyasiler bu aşamayı 'çıraklık dönemi' olarak adlandırmışlardı.
2- Hakimiyet aşaması
Bu aşamada iktidardakilerin yönetimde kontrolü tamamen kendi eline aldığı, iktidarı kimseyle paylaşmadığı, iktidar gücünü tekellerine almaya başladığı dönemdir. Burada artık kurum ve kurallarıyla bir devletin oluşmaya başladığı dönemdir.
Bizde bu aşamayı 'kalfalık dönemi' şeklinde adlandırılmıştı.
3- Rahatlık aşaması
İktidarın gücünü iyice pekiştirmiş olduğu bu üçüncü devrede İbn-i Haldun'a göre artık iktidarın imkânlarından yararlanılmaya başlanılmaktadır. Bu dönem rahatlık ve sükûnet çağıdır. Bir yandan da yönetim tarafından gösterişin, şatafatın, lüks ve debdebenin öğrenildiği dönemdir.
İbn-i Haldun, iktidardakilerin bu aşamada şatafatı kendi otoritesini ve kişisel gereksinimlerini karşılamak için kullandıklarını kaydediyor. Genellikle iktidardakiler kendi otoritesini koruyacak paralı askerlere bu aşamada başvurdukları da ifade ediliyor.
4- Huzur aşaması
Devletlerin çöküşündeki dördüncü devre olan huzur aşamasında önceki düzen aynen devam ettirilir. Bu aşama, doyum, tatmin, kendini beğenme ve kibir ile geçmektedir. Lüks, rahat yaşama ve kibrin artık bir alışkanlık ve yaşam biçimi halini aldığı bu aşamada İbn-i Haldun'a göre iktidar sahipleri ve çevresindekiler bu durumun sonsuza değin süreceği inancındadırlar.
Bu aşamanın bizdeki izdüşümünü iktidardaki siyasiler 'ustalık dönemi' olarak ifade etmişlerdi.
5- İsraf aşaması
İbn-i Haldun'a göre devletlerin çöküşünde son aşama olan israf döneminde ise devlet bir sona doğru ilerlemeye başlar. Bu son aşama sefahat, israf ve çöküş aşamasıdır.
Bu aşamada iktidardakilerin ekonomik ve toplumsal olayları kişisel arzularına göre yönetmeye çalışmasıyla, devlette telafisi imkânsız sorunlar ortaya çıkar.
Bu aşamada iktidardakiler şatafatlarını, çevresindekilerin ve bürokrasinin desteğini sürdürebilmesi için vergileri artırması gerekir.
Artan vergi oranları iktidarın amacının tersine devlet gelirlerinin daha da azalmasına neden olur.
Halkın devlete olan güveni sarsılır ve umutsuzluk artar.
Ekonomik faaliyetler durur.
Kalabalık şehirlerde nüfus ve çevre sorunları ortaya çıkar.
İktidardakiler, önceki yönetimlerin biriktirdiği serveti de israf edip, tüketirler.
Liyakat devreden tamamen çıkarılır ve görevlere ehil olmayanlar getirilir.
Ordu bozulur.
Şatafata olan düşkünlük arttığı için devletin gelirler giderleri karşılayamaz duruma gelir.
İbn-i Haldun'a göre devletlerin çöküşündeki son aşama olan israf dönemi
Bu aşama aynı zamanda iktidara gelirken sağlanan ittifakların ve işbirliklerin de tahrip edildiği dönemdir. Aynı zamanda toplumda dayanışma da bu aşamada biter.
Ve çöküşün artık geri döndürülemeyeceği bu aşamayı İbn-i Haldun,
'kendi içinde çözülmeye başlayan devlet yağı bitmiş bir lambanın fitiline benzer şekilde söner gider' diye tarif eder.
Bizde bu aşama 'itibardan tasarruf olmaz' cümlesiyle vasıflandırılmıştı.
İbn-i Haldun'a göre bu beş aşamada gerçekleşen çöküş 20-25 yıl gibi kısa bir süre devam ediyor.
1335'li yıllarda yaşamış olan modern sosyoloji ve iktisadın öncülerinden kabul edilen İbn-i Haldun, devletin çöküyor olduğunu ortaya koyan göstergeleri yüzlerce yıl önce işte bu şekilde sıralamış.
Üzerinde düşünmemiz gerek soru şu:
Biz Türkiye olarak acaba hangi aşamadayız?
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024