Çok hüzünlü bir hafta geçirdik. Gönlü Allah'a ve Habibi'ne sevdalı, Allah'a ve Habibi'ne sevdalılara sevdalı, vatanına, milletine, bayrağına aşık 4 kardeşimizi şehit verdik ve onları gözyaşları içerisinde uğurladık.
Kalplerimiz ayrılığın acısıyla buruk ve mahzun iken, bir takım terbiyesizler bundan siyasi rant elde etmeye çalıştılar ve kirli oyunlarla zaten mahzun olan gönüllerimize daha da derin hüzün kattılar.
İstanbul'dan Trabzon'a gelen BTP Genel Başkan yardımcısı Ali Gedik Beyi ve onu karşılamak üzere havaalanına giden BTP Genel Başkan yardımcılarından Osman Baş Beyi, bir grup densiz tartakladılar. Şehit Lütfullah Beyin cenazesini almak için geldiklerini söyleyen bu terbiyesizler, cenaze o uçakta olmamasına, merhumun hanımının Şehitlik Tepesine gömüleceğine dair resmi vekaleti olmasına, üstelik Lütfullah Beyin ölmeden önce böyle vasiyet etmesine rağmen ikisi de haya ve edep timsali olan Ali Beye ve Osman Beye linç girişiminde bulundular.
Bu kalabalık grubu Rize'den organize eden ve havaalanına getiren AKP'li milletvekili Nusret Bayraktar ve AKP'ye yakınlığıyla bilinen Hakkı isminde bir şahıs. Sözde akrabası olan Hakkı hayattayken merhum Lütfullah Beyi gördüğünde yolunu değiştirir ve merhumun selamını bile almazmış. Bu linç girişiminin kirli bir siyaset koktuğu apaçık.
Bunu da geçelim. Bütün densizlere bile pes dedirtecek asıl olay da olayı ta Rize'den organize edip, grubun başında bulunan AKP'li vekil Nusret Bayraktar, Zaman Gazetesi'nde " Ben olmasaydım olay büyürdü" gibi bir beyanatta bulunuyor. Hem suçlu hem de güçlü.
Hiç cenaze üzerinden siyaset yapılır mı? bu nasıl bir mantık?
Bu tür ucuz siyaset yapacağınıza milletin vekili olarak taziyede bulunmanız gerekmiyor muydu? İnsanların duygularının yoğun olduğu böyle acılı günleri kirli siyasetin oyuncağı olarak kullanmak sizlere yakışıyor mu?.
Ama sizde o estetik nerede? Vatan ve milleti uğruna durmadan koşturan bu şehit kardeşlerimiz sırf BTP'li olduğundan dolayı, düzmece bir senaryoyla, bundan pirim elde etmeye çalışmanız gerçekten bayağı bir davranış.
Şunu unutmayın ki, Allah bir kuluna bela vermek istediğinde sevdiği kullarına sataştırırmış.
Peygamber efendimizin şu hadisini de asla unutmamalıyız " Fitne uykudadır. Onu uyandırana Allah lanet etsin".
Bu nasıl bir medya anlayışı ki, bir olayı tamamen tersine çeviriyorsun ve olayı provoke eden şahısı, olayı durduran kişi olarak veriyorsun. Senin dürüst basın anlayışın nerede? Gerçeklerin su üstüne çıkacağını hiç düşünmüyor musun? Yazıklar olsun.
BTP'ye ve Kuvayı Milliye' ye duyulan bu düşmanlığın sebebi nedir?
BTP kadrolarının vatana, millete ve bayrağa sahip çıkan anlayışından mı rahatsız oluyorsunuz?
Milletimizi misyonerlerin kucağına oturtan "dinlerarası diyalog" oyununu bozduklarından mı rahatsız oluyorsunuz?
Türk gençlerini Hıristiyan yapmak için 30.000 kilise açtığınızda buna karşı çıktıklarından mı rahatsız oluyorsunuz?
Ülkemizin topraklarını ve madenlerini yabancılara peşkeş çekmenize karşı çıktıklarından dolayı mı rahatsız oluyorsunuz?
Yoksa BTP ve Kuvayı Milliye kadroları AB' ye ve IMF' ye hayır diyerek çözümü milli bir politikada aradıklarından, devlet, millet, sivil, asker kenetleşmelidir, bir ve beraber olmalıdır tezini gündem ettiklerinden mi rahatsız oluyorsunuz?
Hepsinden rahatsız olduğunuz belli oluyor ki, bir taziye gönderme erdemindense, böyle aşağılık bir olayı organize etmeyi reva görüyorsunuz.
Milletimiz yapılanların farkındadır. Sizlere çok güvenmişlerdi ama şimdi ne kadar yanlış düşündüklerini ülkenin her tarafında konuşuyorlar.
Bu yaptıklarınızın hesabını bir gün aziz Türk Milletinin önünde kat be kat vereceksiniz.
Kalplerimiz ayrılığın acısıyla buruk ve mahzun iken, bir takım terbiyesizler bundan siyasi rant elde etmeye çalıştılar ve kirli oyunlarla zaten mahzun olan gönüllerimize daha da derin hüzün kattılar.
İstanbul'dan Trabzon'a gelen BTP Genel Başkan yardımcısı Ali Gedik Beyi ve onu karşılamak üzere havaalanına giden BTP Genel Başkan yardımcılarından Osman Baş Beyi, bir grup densiz tartakladılar. Şehit Lütfullah Beyin cenazesini almak için geldiklerini söyleyen bu terbiyesizler, cenaze o uçakta olmamasına, merhumun hanımının Şehitlik Tepesine gömüleceğine dair resmi vekaleti olmasına, üstelik Lütfullah Beyin ölmeden önce böyle vasiyet etmesine rağmen ikisi de haya ve edep timsali olan Ali Beye ve Osman Beye linç girişiminde bulundular.
Bu kalabalık grubu Rize'den organize eden ve havaalanına getiren AKP'li milletvekili Nusret Bayraktar ve AKP'ye yakınlığıyla bilinen Hakkı isminde bir şahıs. Sözde akrabası olan Hakkı hayattayken merhum Lütfullah Beyi gördüğünde yolunu değiştirir ve merhumun selamını bile almazmış. Bu linç girişiminin kirli bir siyaset koktuğu apaçık.
Bunu da geçelim. Bütün densizlere bile pes dedirtecek asıl olay da olayı ta Rize'den organize edip, grubun başında bulunan AKP'li vekil Nusret Bayraktar, Zaman Gazetesi'nde " Ben olmasaydım olay büyürdü" gibi bir beyanatta bulunuyor. Hem suçlu hem de güçlü.
Hiç cenaze üzerinden siyaset yapılır mı? bu nasıl bir mantık?
Bu tür ucuz siyaset yapacağınıza milletin vekili olarak taziyede bulunmanız gerekmiyor muydu? İnsanların duygularının yoğun olduğu böyle acılı günleri kirli siyasetin oyuncağı olarak kullanmak sizlere yakışıyor mu?.
Ama sizde o estetik nerede? Vatan ve milleti uğruna durmadan koşturan bu şehit kardeşlerimiz sırf BTP'li olduğundan dolayı, düzmece bir senaryoyla, bundan pirim elde etmeye çalışmanız gerçekten bayağı bir davranış.
Şunu unutmayın ki, Allah bir kuluna bela vermek istediğinde sevdiği kullarına sataştırırmış.
Peygamber efendimizin şu hadisini de asla unutmamalıyız " Fitne uykudadır. Onu uyandırana Allah lanet etsin".
Bu nasıl bir medya anlayışı ki, bir olayı tamamen tersine çeviriyorsun ve olayı provoke eden şahısı, olayı durduran kişi olarak veriyorsun. Senin dürüst basın anlayışın nerede? Gerçeklerin su üstüne çıkacağını hiç düşünmüyor musun? Yazıklar olsun.
BTP'ye ve Kuvayı Milliye' ye duyulan bu düşmanlığın sebebi nedir?
BTP kadrolarının vatana, millete ve bayrağa sahip çıkan anlayışından mı rahatsız oluyorsunuz?
Milletimizi misyonerlerin kucağına oturtan "dinlerarası diyalog" oyununu bozduklarından mı rahatsız oluyorsunuz?
Türk gençlerini Hıristiyan yapmak için 30.000 kilise açtığınızda buna karşı çıktıklarından mı rahatsız oluyorsunuz?
Ülkemizin topraklarını ve madenlerini yabancılara peşkeş çekmenize karşı çıktıklarından dolayı mı rahatsız oluyorsunuz?
Yoksa BTP ve Kuvayı Milliye kadroları AB' ye ve IMF' ye hayır diyerek çözümü milli bir politikada aradıklarından, devlet, millet, sivil, asker kenetleşmelidir, bir ve beraber olmalıdır tezini gündem ettiklerinden mi rahatsız oluyorsunuz?
Hepsinden rahatsız olduğunuz belli oluyor ki, bir taziye gönderme erdemindense, böyle aşağılık bir olayı organize etmeyi reva görüyorsunuz.
Milletimiz yapılanların farkındadır. Sizlere çok güvenmişlerdi ama şimdi ne kadar yanlış düşündüklerini ülkenin her tarafında konuşuyorlar.
Bu yaptıklarınızın hesabını bir gün aziz Türk Milletinin önünde kat be kat vereceksiniz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- Siyasette 3. yol tek seçenek / 09.04.2025
- Milli Ekonomi Modeli’ne artık duyarsız kalabilir miyiz? / 08.04.2025