Çin, son 13 yıldır dünyada ekonomisi en hızlı gelişen ülke. Akşam yazarı Deniz Gökçe de, şu sıralarda Çin ile ilgili güzel yazılar kaleme alıyor. Bu yazılarında Gökçe, Çin'in finans piyasalarını nasıl yabancı spekülatörlerden koruduğunun ayrıntılarına da yer veriyor. Dünkü yazısı da bunlardan biri. Demek ki, gelişmenin sırrı para cambazlarına yol vermemekte yatıyor...
Kriz döneminde onlarca IMF yanlısı yazı yazan Gökçe, keşke bu yazıdan biraz da kendisi ders alsa! Gökçe'nin yazısından kesitler: "Çin parasının rejimini nerede ise on yıl evvel bir ölçüde libere etmiş (alım-satımını serbestleştirmiş) olsa da gene de spekülatif ataklara karşı tamamen korunmuş durumda duruyor. Çin parası dolara karşı 8.28 değeri etrafında küçük bir aralıkta dalgalanmaya bırakılıyor. Bu dalgalanma da sadece cari denge konvertibilitesi içeriyor. Sermaye hesabı konvertibilitesi içermiyor. Yani ticaret için Yuan hareketi serbest, sermaye için Yuan hareketi yasak. Bu kabaca 1989 öncesi (1984 sonrası) Türkiye'nin yapısına benzer bir yapı. Çin menkul kıymetleri (temelde hisse senetleri) sadece Çin içinde yabancılar tarafından alınıp satılabiliyor ve sadece dövizle işlem görüyor. Bütün Çin vatandaşları kazandıkları dolarları derhal Yuan'a çevirmek zorundalar. Yabancı sermaye yatırımları çok fazla olmakla beraber oradan gelen döviz de ülke dışına çıkamıyor, ülke içinde kalıyor. Bu nedenle de Çin dışında kimin ne spekülasyon yaptığı içerdeki Yuan değer fiyatlarını hiç etkilemiyor. Çin G-7 üyesi değil, Yuan da Çin dışında ticareti yapılan bir para değil. Bu nedenle, G-7 açıklaması sonrası dolar değer kaybedip, Euro ve yen değer kazanırken, Yuan yerinde çakılı duruyor. Çin vatandaşları da seyahat dışında Yuan ile döviz alıp satmakta serbest değiller. Seyahat için de sınırlı döviz alabiliyorlar. Bu nedenle dış spekülasyon içe aksetmiyor.
Sonuçta dünya Çin parası değer kazanacak diye pozisyon aladursun, henüz Çin hiçbir adım atmıyor. Bakalım ABD, dış denge açığı verdiği ülkelerden biri olan Çin'in belini bükebilecek mi?"
Kriz döneminde onlarca IMF yanlısı yazı yazan Gökçe, keşke bu yazıdan biraz da kendisi ders alsa! Gökçe'nin yazısından kesitler: "Çin parasının rejimini nerede ise on yıl evvel bir ölçüde libere etmiş (alım-satımını serbestleştirmiş) olsa da gene de spekülatif ataklara karşı tamamen korunmuş durumda duruyor. Çin parası dolara karşı 8.28 değeri etrafında küçük bir aralıkta dalgalanmaya bırakılıyor. Bu dalgalanma da sadece cari denge konvertibilitesi içeriyor. Sermaye hesabı konvertibilitesi içermiyor. Yani ticaret için Yuan hareketi serbest, sermaye için Yuan hareketi yasak. Bu kabaca 1989 öncesi (1984 sonrası) Türkiye'nin yapısına benzer bir yapı. Çin menkul kıymetleri (temelde hisse senetleri) sadece Çin içinde yabancılar tarafından alınıp satılabiliyor ve sadece dövizle işlem görüyor. Bütün Çin vatandaşları kazandıkları dolarları derhal Yuan'a çevirmek zorundalar. Yabancı sermaye yatırımları çok fazla olmakla beraber oradan gelen döviz de ülke dışına çıkamıyor, ülke içinde kalıyor. Bu nedenle de Çin dışında kimin ne spekülasyon yaptığı içerdeki Yuan değer fiyatlarını hiç etkilemiyor. Çin G-7 üyesi değil, Yuan da Çin dışında ticareti yapılan bir para değil. Bu nedenle, G-7 açıklaması sonrası dolar değer kaybedip, Euro ve yen değer kazanırken, Yuan yerinde çakılı duruyor. Çin vatandaşları da seyahat dışında Yuan ile döviz alıp satmakta serbest değiller. Seyahat için de sınırlı döviz alabiliyorlar. Bu nedenle dış spekülasyon içe aksetmiyor.
Sonuçta dünya Çin parası değer kazanacak diye pozisyon aladursun, henüz Çin hiçbir adım atmıyor. Bakalım ABD, dış denge açığı verdiği ülkelerden biri olan Çin'in belini bükebilecek mi?"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.