Gözünün çapağını sil de öyle bak! Çapaklı bakınca görüş mesafen burnunun önüne kadar kısalıyor ve baktığın her nesneyi puslu görüyorsun... Dolayısıyla, baktığın nesneyi net göremiyorsun. Seçemiyorsun. Sağlıklı göremediğin için göstermen de mümkün olmuyor.
Yukarda sıraladığımız tasfiye listemizin muhatabı, olaylara şaşı bakan medya gruplarıdır. Gözlerinin ve tabii, gönüllerinin kirini-pasını silmeden Çağlayan Meydanı'na, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) mitingini izlemeye geldikleri için, meydanı dolduran insan selini ne görebildiler ne de gösterebildiler. Keşke çapaklı gözlerle, önyargılı gönüllerle gelip fotoğraf çekmeselerdi ve haber yazmaya yeltenmeselerdi.
Gözleri çapaklı, gönülleri prangalı , yürekleri yarı yarıya kiralanmış olan medya işçileri ve patronları, uzun yıllardır bu aziz millete ve bu milletin yaptığı hayırlı hizmetlere hep çapaklı gözlerle baktılar ve çarpıtmalı haberler yaptılar. Fakat bu kadar çapaklık, bu kadar çarpıtma da olmaz ki...
Görme özürlü olanlara, bildiğim kadarıyla ehliyet vermiyorlar, peki fotoğraf makinesini niye veriyorlar ve getirdikleri alakasız fotoğrafları gazetelerinde kullanıyorlar? Adam, miting meydanı yerine, parkta oynayan üç-beş çocuğun resmini çekip getiriyor ve süs kabağı cinsinden gazete patronu, sayfa sorumlusu da, mitingle ilgili masa başında karaladığı yalan yanlış cümlelerin üstüne bu fotoğrafı hiç sıkılmadan kullanabiliyor.
Bu mantığın mensupları, emekten, emekçiden söz açılınca da mangalda kül bırakmazlar, hak-hukuk konuşuluyorsa da mikrofonu kimseye vermezler.
İstanbul'da yağışlı ve iyice soğuk bir Pazar günü, kucaklarına üç aylık, beş aylık çocuklarını da alarak seksenlik ihtiyarlarının da ellerinden tutarak Çağlayan Meydanı'nı dolduran yüzbinlerce insan selini, ikibin kişi diye duyuran siyah plakalı gazeteler; yüzbinlerin hakkına, hukukuna, emeğine, alın terine saygısızlıktan ötürü, onları yok saymaktan ötürü hiç utanmazlar mı, hiç sıkılmazlar mı? Bizzat katılanların ve ekranlardan seyredenlerin, yüzlerine tüküreceklerini hiç düşünmezler mi?
Maalesef, bir kez daha, çapaklı medyanın çarpıtması ile karşı karşıyayız.
Çağlayan Meydanı'na, BTP mitingine çapaklı bakan, çarpıtmalı haber yapan medyanın bu son davranışından sonra, Yeni Mesaj gazetesinin, Meltem-Mesaj TV'lerin önemini, bu millet için vazgeçilmez can simidi olduklarını bir kez daha anladım. Bundan böyle her gün, Yeni Mesaj gazetesini birer tane değil, üçer-beşer almaya karar verdim.
Ülke gerçeklerine çapaklı bakmayan kaç gazete, kaç televizyon var ki?..
Yukarda sıraladığımız tasfiye listemizin muhatabı, olaylara şaşı bakan medya gruplarıdır. Gözlerinin ve tabii, gönüllerinin kirini-pasını silmeden Çağlayan Meydanı'na, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) mitingini izlemeye geldikleri için, meydanı dolduran insan selini ne görebildiler ne de gösterebildiler. Keşke çapaklı gözlerle, önyargılı gönüllerle gelip fotoğraf çekmeselerdi ve haber yazmaya yeltenmeselerdi.
Gözleri çapaklı, gönülleri prangalı , yürekleri yarı yarıya kiralanmış olan medya işçileri ve patronları, uzun yıllardır bu aziz millete ve bu milletin yaptığı hayırlı hizmetlere hep çapaklı gözlerle baktılar ve çarpıtmalı haberler yaptılar. Fakat bu kadar çapaklık, bu kadar çarpıtma da olmaz ki...
Görme özürlü olanlara, bildiğim kadarıyla ehliyet vermiyorlar, peki fotoğraf makinesini niye veriyorlar ve getirdikleri alakasız fotoğrafları gazetelerinde kullanıyorlar? Adam, miting meydanı yerine, parkta oynayan üç-beş çocuğun resmini çekip getiriyor ve süs kabağı cinsinden gazete patronu, sayfa sorumlusu da, mitingle ilgili masa başında karaladığı yalan yanlış cümlelerin üstüne bu fotoğrafı hiç sıkılmadan kullanabiliyor.
Bu mantığın mensupları, emekten, emekçiden söz açılınca da mangalda kül bırakmazlar, hak-hukuk konuşuluyorsa da mikrofonu kimseye vermezler.
İstanbul'da yağışlı ve iyice soğuk bir Pazar günü, kucaklarına üç aylık, beş aylık çocuklarını da alarak seksenlik ihtiyarlarının da ellerinden tutarak Çağlayan Meydanı'nı dolduran yüzbinlerce insan selini, ikibin kişi diye duyuran siyah plakalı gazeteler; yüzbinlerin hakkına, hukukuna, emeğine, alın terine saygısızlıktan ötürü, onları yok saymaktan ötürü hiç utanmazlar mı, hiç sıkılmazlar mı? Bizzat katılanların ve ekranlardan seyredenlerin, yüzlerine tüküreceklerini hiç düşünmezler mi?
Maalesef, bir kez daha, çapaklı medyanın çarpıtması ile karşı karşıyayız.
Çağlayan Meydanı'na, BTP mitingine çapaklı bakan, çarpıtmalı haber yapan medyanın bu son davranışından sonra, Yeni Mesaj gazetesinin, Meltem-Mesaj TV'lerin önemini, bu millet için vazgeçilmez can simidi olduklarını bir kez daha anladım. Bundan böyle her gün, Yeni Mesaj gazetesini birer tane değil, üçer-beşer almaya karar verdim.
Ülke gerçeklerine çapaklı bakmayan kaç gazete, kaç televizyon var ki?..
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Nasıl oluyor da oluyor? / 30.04.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Kiminin başı döner açlıktan kiminin başı çıkmaz balçıktan / 29.04.2025
- Gelsin / 25.04.2025
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025