"IŞİD'le mücadele" ifadesi artık moda haline geldi.IŞİD'le mücadele adı altında ABD, Suriye'nin kuzeyinde istediği hedefi vurabiliyor, istediği zaman operasyon yapabiliyor, Türkiye'den üs talebinde bulunabiliyor ve alıyor, istediği unsurlara silah ve mühimmat yardımında bulunabiliyor, Suriye'nin coğrafyası üzerinde istediği planlamayı yapıyor?Bütün bunları, esasen uluslar arası hukuka ters olmasına rağmen yaparken de bahane kanlı terör örgütü IŞİD'le mücadele olduğu için ne Rusya'sı, ne Çin'i, ne Hindistan'ı, ne İran'ı, ne de başka bir ülke hiçbir ses çıkartamıyor, süreci sadece izlemekle yetiniyor.IŞİD bahanesiyle Büyük İsrail Devleti'nin yapı taşları bir bir döşeniyor.Yine IŞİD bahanesiyle asıl misyonu Kürdistan kılıfıyla Büyük İsrail'in uzantısını oluşturmak olan Yahudi Barzani ise elini kolunu sallayarak Kobani'sine, Tel Abyad'ına, Afşin'ine, Cizire'sine rahatlıkla girebiliyor; yaptığı tam anlamıyla bir ülkenin topraklarını işgal etme, parçalama olsa da hiç ses çıkartılmıyor hatta kahraman ilan ediliyor.Halbuki IŞİD'i kuran ve destekleyen kim? ABD eski ajanı Snowden'in de açıkladığı gibi CIA? Barzani'nin bölgesini Ortadoğu'daki tek güvenli bölge ilan eden kim? ABD? Özgür Suriye Ordusu adlı terör örgütünü oluşturan destekleyen kim? ABD? Bugün Suriye'nin ve Irak'ın kuzeyinde kaos planı içindeki her unsur ABD'nin birer satranç taşı gibi? Bahaneyi üreten de ABD, o bahaneyi kullanarak Suriye'yi BOP kapsamında şekillendiren de ABD? Ve işin garip tarafı bu ABD, Türkiye'yi de şekillendirmek istiyor ve içimizdeki yetki sahibi gafiller ise bu ABD'nin BOP'unda misyon sahibi?Prof. Dr. Haydar Baş, "Batının bize yapamadığını kendi içimizdeki gafiller yapıyor" derken ne kadar haklı değil mi?İçimizdeki gafiller ülkemizi ve bize güvenen komşu İslam ülkelerini ABD-İsrail ikilisine altın tepside sunmasaydı bugün bu kan ve gözyaşı bu coğrafyada yaşanır mıydı?Allah bu gafilleri ıslah etsin diyeceğim ama bu dua karşılık bulmayacak, çünkü milyonlarca masum insanın kanı elinde olan, bu kadar kul hakkına tecavüz etmiş olan gafiller güruhunu Allah asla hidayet nasip etmez.Bunlara bizzat Cenab-ı Hakk'ın Tebbet Suresi'nde yaptığı bedduayı yapmak lazım.Şimdi de meşhur İncirlik mutabakatı, IŞİD'e operasyon ve Suriye'nin kuzeyinin IŞİD'den temizlenmesi görüşmeleri için birkaç cümle ifade edelim.Türkiye'deki üslerin ABD'nin insanlı ve insansız hava araçlarına açılmasında mutabık kalınmasının ne anlama geldiğini Irak işgalinde pratik olarak gördük; milyonlarca Iraklı Müslüman sivil buradan kalkan ABD uçaklarının bombardımanlarıyla katledildi.Pakistan da benzer bir hatayı yapmıştı. El Kaide militanlarının Pakistan'a sızdığı gerekçesiyle ABD'ye operasyon izni veren Pakistan, bunun bedelini çok ağır ödedi ve ödemeye de devam ediyor.ABD Pakistan'da bu izni kullanarak birçok masum Pakistan vatandaşını acımasızca bombardımanlarla katletti. Milyonlarca Pakistanlı kendi ülkesinde mülteci durumuna düştü.Bu kadar ve daha birçok menfi örnek varken, Türk yetkililerin sicili bozuk ABD'ye kendinden menkul bir bahaneyle üs kullanma yetkisi vermesi aynı kaderi bize de yaşatacaktır.Bir taraftan ABD'ye IŞİD bahanesiyle operasyon yetkisi veriyorsun, bir taraftan da Türkiye'de birçok IŞİD militanı olduğunu doğrularcasına birçok ilde operasyon yapıyorsun.Yarın ABD aynen Pakistan'da yaptığı gibi, IŞİD'in kaynağı Türkiye deyip, IŞİD'in Türkiye'deki misyonu bitince Türkiye için de operasyon yetkisi istemeyecek mi? Bugüne kadar hiçbir talebe hayır diyemeyen sen böyle bir talebe hayır diyebilecek misin?Suriye'nin kuzeyinin IŞİD'den temizlenmesine gelince, dün IŞİD yoktu, ÖSO ve El Nusra vardı, bunlar saçlarını sakallarını uzattı, 3 yıldızlı Suriye bayraklarını sandıklarına koydu siyah bayrakları ellerine aldı ve IŞİD oldu.Şimdi ABD'li yetkililer Türk yetkilerle mutabık kalarak şu açıklamayı yapıyor: Suriye'nin kuzeyindeki 98 kilometrelik alan IŞİD'den temizlenecek, burada ne Türk askeri ne de ABD askeri olacak, buraya ılımlı muhalifler yerleştirilecek. Yani IŞİD militanları saçlarını ve sakallarını kesecek, ellerindeki siyah bayrakları bırakacak ve 3 yıldızlı Suriye bayrağını alacaklar, Büyük İsrail Devleti için yeni görevlerini hayata geçirecekler.Aynı süreç Türkiye'yi de bekliyor artık uyanalım.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Conkbayır'ında "Haka Dansı", anma etkinliği mi, tehdit mi? / 27.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025
- İstanbul'daki tüm riskli binalar yeniden inşa edilebilir! / 26.04.2025
- 23 Nisan neden çocuklara armağan edildi? / 23.04.2025
- Türki cumhuriyetlerin 'Kıbrıs' kararı, dış politikadaki zafiyetimizdir / 22.04.2025
- Ege politikamız da, Kıbrıs politikamız da fiyasko! / 19.04.2025
- Don felaketi tarımı vurdu, peki şimdi ne olacak? / 17.04.2025
- Prof. Dr. Haydar Baş’ı tanımak sorumluluk gerektirir / 16.04.2025
- 'O'nun yetiştirdikleri bu vatanın garantörleri, bu milletin yılmaz savunucularıdır' / 14.04.2025
- Birlik ve beraberliğe adanmış bir ömür / 12.04.2025
- Öcalan açılımı, terörsüz Türkiye’ye götürür mü? / 10.04.2025