İktidar açılım saçılım derken protokolle beraber taviz sürecinde tarihi bir gün oldu. Türkiye Ermenistan'la ABD ve AB nezaretinde Ermeni çıkarlarını ön plana çıkaran protokolü imzalayarak bir kırmızı çizgimizi daha ortadan kaldırdı. Aslında kırmızı çizgi tabiri iktidara çok uzak iki kelimeden ibaret?Bandı biraz geriye sarıp hafızalarımıza başvurursak çok daha iyi anlayacağımız aşikârdır.Hem de bu kırmızı çizgi Türkiye'nin dik duruşu ve Azerbaycan yok sayılarak gerçekleşti. Azerbaycan Meclisinde konuşan Erdoğan "Karabağ sorunu çözülmezse Ermenistan sınır kapısı açılmayacak" diyerek Azerbaycan'a söz verdiğini hiçe sayarak, Azerbaycan halkını hiçe sayarak protokolü Türkiye adına Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ermenistan adına Dışişleri Bakanı Edvard Nalbantyan imzaladı.Protokol Başbakan Erdoğan'a Ankara'daki MKYK toplantısı sonrasında soruldu. Protokolü savunan Erdoğan bugüne kadar Ermenistan'a yapılan jestleri de sıraladı. Türkiye'de kaçak Ermeni olduğunuda söyledi. Erdoğan Azeri meclisinde yaptığı konuşmayı hatırlatıp Karabağ konusundaki fikirlerinin değişmediğini söyledi. İmzalanan protokolde Karabağ konusunda hiçbir ibare yokken Erdoğan'ın bu sözleri şaşırttı. Çünkü ; NATO Genel Sekreterliği seçimlerinde de aynı senaryo oynanmıştı. Altına imza atılan protokolü incelediğimizde hiç bir ön şartında olmadığını görmekteyiz. Yani TBMM protokole onay verdiği takdirde sınırlar Karabağ gündem olmadan ön koşulsuz açılacak. AKP vekillerinin çoğunlukta olduğunu göz önünde bulundururacak olursak Erdoğan'ın Azeri Meclinde konuşmlarını hatırlatmasına gerek yok. Büyük coşkuyla kutlanan protokol şovunun aynısını mecliste de yaşayacakları ortadır. Çok yakın zamanda da Ermeniler belkide vizesiz ülkemize girip çıkarabilirler!Erdoğan ne kadar Karabağ sorunu çözülmezse sınır kapısı açılmaz dese de protokolün içeriği öyle demiyor. Protokolün içeriğine bakacak olursak;Türkiye, sınır kapılarını koşulsuz açacak.Protokol şayet Meclis'ten geçerse sınır kapıları 2 ay sonra şartsız açılacak.İran ve Gürcistan'la da sınırı olan Ermenistan, en garantili ve istikrarlı ticaret kapısı olarak gördüğü Türk sınırından "ön koşulsuz" yararlanacak. Yine bu protokol ile Türkiye Ermenistan ile diplomatik ilişki kurmayı taahhüt etti. Ve bunu, herhangi bir ön koşula bağlamıyor. Türkiye, üyesi olduğu kuruluşlarda Ermenistan'a veto uygulayabiliyordu. Bu çerçevede Ermenistan'ın bazı üyelikleri, Türkiye tarafından engellenmişti. Protokolle bu durum ortadan kalkacak. Türkiye ile ilişkilerin olmaması Ermenistan'ın, Orta Asya petrollerinin Batı'ya aktarılması güzergâhında da devre dışı kalmasını sağlıyordu. Bunun en iyi örneği, Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattı. Şimdi, Ermenistan'ın enerji yollarındaki kilit ülkelerden biri olmasının da önü açıldı. Protokolde kritik bir madde de iki ülkenin de sözde Ermeni soykırımı konusunda arşivlerini açması. Bu arşivler iki ülkeden isimlerin yer aldığı bir komisyon tarafından incelenecek.Bu maddeyi önemli kılan komisyonun Ermeni soykırımı vardır sonucuna varması. Türkiye'nin böyle bir karar sonrası ne yapabileceği merak konusu! Maddeleri 3 milyonluk Ermenistan' büyük bir zafer kazandırıken ülkemizi Dünya kamuoyu önünde çok küçük düşürmüştür. Kürt açılımı Ermenilere taban oluşturmak olduğu tarihi tespitini ortaya koyan Prof. Dr. Haydar Baş protokolde da hiç kimsenin göremeyeceği bir ayrıntıyı ortaya çıkardı. BTP lideri Prof. Baş; "Ermenistan'ın BM üyesi sıfatı ile zaten Türkiye sınırlarını tanıdığını hatırlattı." Bu durumda protokole sınırlar tanınacak maddesine ne gerek vardı. Bir ülkenin başka bir ülke sınırını 1 defa tanıdığında yettiği kanısındayım. 2-3 defa tanımasına gerek olmaması lazım!İktidar Şimdiye kadar AB ve ABD'den gelen direktiflerin hangisine karşı durabildi. Nato Genel Sekreterliği seçimlerinde de aynı senaryo çizilmiş iktidar oynamıştı. Roj Tv kapanmazsa, Müslümanlardan Danimarka özür dilemezse kesinlikle oyumuz red yönünde olacaktır. Bunu da kimse değiştiremez diyen iktidar değil miydi?ABD senaristi Obama ben garantörüm demiş, böylece Türkiye'nin oyuyla Danimarka Başbakanı Rasmussen Nato Genel Sekreteri olmuştu. Ermenilere, seçim vaatlerinde bazı sözler veren kimdi? Milyonlarca Müslüman'ı katleden Nobel Barış ödülü sahibi Obama!Bu da Obama'nın talimatıdır. İktidar Nato Genel Sekreterliği seçimlerinde dik durulabilseydi. O zaman tamam iktidar sözünde duruyor. Kendi başına karar alabiliyor diyebilirdik. Ermeni protokolünü imzalayan iktidar maddeleri tek tek yerine getirecektir. Ondan dolayı iktidarın mikrofonlarda konuştuklarına değil de, ABD'nin dediklerine kulak vermenizi tavsiye ediyorum. Çünkü; İktidarın halkımızın nabzını tutmak için senaryodan dediklerinin olmadığını, Ülkemiz üzerinde ABD'nin daha çok sözünün geçtiğini biz geçmişte yaşadık.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İsmail Çetin / diğer yazıları
- Geç kalmadan İsmail Kartal gelmeli / 24.10.2024
- Alevilik yol, Bektaşilik tariki medeniyettir / 16.10.2024
- Atatürk’ümüzü de, dinimizi de rahat bırakın / 05.09.2024
- İmam Hüseyin Hak adına Kerbela’ya gitmiştir / 18.07.2024
- Fenerbahçe’miz kazandı / 11.06.2024
- Ülkemizin manevi başkenti Hacıbektaş’tır / 26.12.2023
- Asgari ücret zammından taraflar mutsuz oluyor! / 24.12.2023
- Dinci ve Kemalist aynı kapıya çıkar / 14.12.2023
- Türk Devletleri Ehl-i Beyt nefesiyle kurulmuş, yörüngeden çıkınca yıkılmıştır / 12.12.2023
- Türk devletleri niye yıkıldı? / 11.12.2023
- Alevilik yol, Bektaşilik tariki medeniyettir / 16.10.2024
- Atatürk’ümüzü de, dinimizi de rahat bırakın / 05.09.2024
- İmam Hüseyin Hak adına Kerbela’ya gitmiştir / 18.07.2024
- Fenerbahçe’miz kazandı / 11.06.2024
- Ülkemizin manevi başkenti Hacıbektaş’tır / 26.12.2023
- Asgari ücret zammından taraflar mutsuz oluyor! / 24.12.2023
- Dinci ve Kemalist aynı kapıya çıkar / 14.12.2023
- Türk Devletleri Ehl-i Beyt nefesiyle kurulmuş, yörüngeden çıkınca yıkılmıştır / 12.12.2023
- Türk devletleri niye yıkıldı? / 11.12.2023