Esmer adam Rabbine yürüdü... Yaklaşık onyedi yıl önce Bayrampaşa'da gördük onu ilk kez... Ve o yüzündeki hayâ dolu tebessümü hiç ayrılmadı çehresinden... A.Emin Bektaş'ın yazısı..
Esmer adam Rabbine yürüdü... O'nu her gördüğümde aklıma onbeş asır önce Saadet Asrı'nda yaşamış Peygamber aşıkları gelirdi... Takılırdım, "Abi sen Zübeyr b. Avvam'a benziyorsun"... Uzun boylu ve buğday benizli. Tebessüm eder, Allah Razı olsun derdi...Sohbeti hoş, mütevekkil, edepli ve sakin bir gönül adamı... Haliyle, duruşuyla, kararlığıyla ve çalışkanlığıyla kalplerde yer edinmiş halis bir "adam." Hangi vazife irade edilirse, kendi fikrini yalnızca o arzuya râm ederek baharın toprağa can vermesi gibi, gittiği her yere bereketi ve rahmeti taşıyan "adam."Yer edinmekti derdi, Mevlası'nın katında ve O'nun sevdiklerinin gönül tahtında... Dünyaya yüz çevirmiş, kanaatkar ve ikram sahibi bir "adam."Yaklaşık onyedi yıl önce Bayrampaşa'da gördük onu ilk kez... Ve o yüzündeki hayâ dolu tebessümü hiç ayrılmadı çehresinden... Etrafında toplanan yakınlarına ve dostlarına doğruyu anlatmakla kalmadı, onları "hakikat nehrine" dahil etti....Son nefesine kadar hiç müşteki olmadı Mevla'sından... Şükür dilinde tesbih, hamd gönlünde vird oldu....Herkesin duasında, gönlünde bir yer alan çilekeş ve fedakar gönül adamı, "Ali Abi" artık ebedi alemde önden gidenlerin kılavuzluğunda Rabbinin yanında...Ve nasip onundur ki, Bozkır'ın bağrından çıkıp, Şehitlik Tepesinin bağrına girdi esmer adam...Ve dergahta halaka dönen aşıkların nefesi O'nun güzel ve yanık sesiyle hızlanıyor sanki..."Evliya'ya eğri bakma, Kevni mekan elindedir..."Binbir rahmet ve dua niyazıyla ....El fatiha...
Ahmet Emin Bektaş
Esmer adam Rabbine yürüdü... O'nu her gördüğümde aklıma onbeş asır önce Saadet Asrı'nda yaşamış Peygamber aşıkları gelirdi... Takılırdım, "Abi sen Zübeyr b. Avvam'a benziyorsun"... Uzun boylu ve buğday benizli. Tebessüm eder, Allah Razı olsun derdi...Sohbeti hoş, mütevekkil, edepli ve sakin bir gönül adamı... Haliyle, duruşuyla, kararlığıyla ve çalışkanlığıyla kalplerde yer edinmiş halis bir "adam." Hangi vazife irade edilirse, kendi fikrini yalnızca o arzuya râm ederek baharın toprağa can vermesi gibi, gittiği her yere bereketi ve rahmeti taşıyan "adam."Yer edinmekti derdi, Mevlası'nın katında ve O'nun sevdiklerinin gönül tahtında... Dünyaya yüz çevirmiş, kanaatkar ve ikram sahibi bir "adam."Yaklaşık onyedi yıl önce Bayrampaşa'da gördük onu ilk kez... Ve o yüzündeki hayâ dolu tebessümü hiç ayrılmadı çehresinden... Etrafında toplanan yakınlarına ve dostlarına doğruyu anlatmakla kalmadı, onları "hakikat nehrine" dahil etti....Son nefesine kadar hiç müşteki olmadı Mevla'sından... Şükür dilinde tesbih, hamd gönlünde vird oldu....Herkesin duasında, gönlünde bir yer alan çilekeş ve fedakar gönül adamı, "Ali Abi" artık ebedi alemde önden gidenlerin kılavuzluğunda Rabbinin yanında...Ve nasip onundur ki, Bozkır'ın bağrından çıkıp, Şehitlik Tepesinin bağrına girdi esmer adam...Ve dergahta halaka dönen aşıkların nefesi O'nun güzel ve yanık sesiyle hızlanıyor sanki..."Evliya'ya eğri bakma, Kevni mekan elindedir..."Binbir rahmet ve dua niyazıyla ....El fatiha...
Ahmet Emin Bektaş
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.