logo
22 ARALIK 2025


Başkent Tebriz ve Çöhreganlı

28.02.2012 00:00:00
Türk topraklarının bölünmüşlüğü yaşaması bir kader midir? Bölünmüşlüğün ve Fars Şovenizminin yaşadığı en büyük Türk yurtlarından birisi de Güney Azerbaycan’dır. Azınlıkta olan Farsların –aynen Suriye’de olduğu gibi Nusayrilerin– kendileri dışındaki unsurları aşağı gören, küçümseyen zihniyetin ta kendisidir, Acem ve Nusayri Şovenizmi… Tamı tamına 105 yıl önce Azerbaycan, petrol nedeniyle pasta bölünür gibi Rus İngiliz yayılmacılığı tarafından ikiye bölünmüştür. Kıbrıs, gibi, Makedonya gibi…
Tıpkı Makedonya’nın başkentinin Selanik olduğu gibi, Azerbaycan’ın da başkenti Tebriz’dir. Bakü değildir, bugün tutsak olan Güney Azerbaycan’ın en büyük kenti Tebriz’dir. Bütün Azerbaycan Türklerinin mutabık olduğu gibi “Isfahan nısf–ı cihan, eger Tebriz dest–i ne başed”tir. Anlamı da son derece manidardır. “Eğer Tebriz olmasaydı, Isfahan dünyanın yarısı olabilirdi.” Gerçekten de öyledir, tutsak başkent Tebriz. Yine unutmayalım Elçibey’in o özlü sözünü “Türk Dünyasının Yolu Tebriz’den Geçer. “Tebriz’in mutlaka görülmesi gereken yerlerinden birisi de Şairler Mezarlığıdır. Gerçekten de her evlenen çiftin dünya evine girmeden önce gelinlik ve damatlıklarıyla burayı ziyaret ettiği kutsal bir yerdir. Ziyarete giden çiftler, Şairlerin Şairi Şehriyari’nin mezarı üzerindeki “Heyder Baba’ya Selam” şiirini bir daha okur ve kendi sesinden dinler, vecde dalar giderler. En mutlu günlerinde “Heyder Baba” onlara yol gösterir. Sokaktaki Tebrizli sadece Şehriyar’dan değil, Hafız’dan, Sadi’den Fuzuli’den en az 10 beyit söyler, dağarcığı yüklüdür. Bizde ise şiir yerine bir özdeyiş bile söyleseniz arkanızdan kafayı yemiş derler. Şiir, Güney Azerbaycanlının kendini ifade etme şeklidir.
Şimdi gelelim Çöhregan doğumlu ikinci Tebriz’liye, hem de Türkiye’nin de kadrine uğramış yaşayan abidevi şahsiyet büyük Tebrizli’ye… Hiç kimsenin şüphesi olmasın bu Tebriz’li, Dr. Mahmudali Çöhreganlı’dır. Çöhreganlı, XX. Yüzyılda Güney Azerbaycan Türklerinin yetiştirdiği Setter Han, Mehmet Hiyabani, Seyit Cefer Pişeveri gibi bağımsızlık mücahitlerinin gerçek anlamda bir selefidir.
Çöhreganlı, Tebriz’den bağımsız aday olarak İran’daki seçimlere katılmış ve 600 bin oy alarak milletvekili seçilmiştir. Parlamento seçimleri öncesi “Eğer, milletvekili seçilirsem, parlamentoya Setterhan’ın ayakkabılarını giyerek gidereceğim” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. Ancak, o seçildikten sonra meclis yerine zindana gönderilmiş, zindanda kısmi felç geçirmiş, daha sonra İran’dan kaçarak, ABD’ye sığınmak zorunda kalmıştır. ABD de, her zaman olduğu gibi, Güney Azerbaycan Milli Uyanış Hareketi (GAMOH) Lideri Çöhreganlı’dan Azeri milliyetçiliği yapmasını istemiş, ama o Türk milliyetçisi olduğunu, Azerbaycan’ın bir coğrafi ad olduğunu ısrarla belirtmiştir. ABD’nin niyetinin iyi olmadığını anlayan, Dr. Çöhreganlı 5 Haziran 2006 tarihinde Türkiye’ye gelmiş ve geldiğinin dördüncü günü İran’a teslim edilmek üzere tutuklanmıştır. Ne kadar acı değil mi? Oysa İran’ın dini lideri Ayetullah Humeyni Türkiye’ye sığınmış, Bursa’da bir seneden fazla ikamet etmiştir. Unutmayalım, Türkiye bütün dışarıda yaşayan soydaşlarımız için Mekke–yi Mükerreme mertebesindedir.
Güney Azerbaycan Milli Uyanış Hareketi önderinin tutuklanmasında, İran İslam Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Ahmedi Necat’ın bizzat Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesi ve İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’yla Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün imzaladığı dilekçenin esas olduğu yönünde bilgiler yansımıştır. Dünyada bütün sığınmacıların ikinci vatanı olan Türkiye maalesef bu yetisini de kaybetmiştir. Yazık ki ne yazık… Neyse, BM ve bazı uluslararası kuruluşların müdahalesiyle bir faciaya maruz kalması engellenmiş olan Dr. Çöhreganlı, aynı günün gecesi saat 23.00 civarında Kuzey Azerbaycan’a gönderilmiştir. 10 Haziran günü giriş yaptığı Kuzey Azerbaycan Cumhuriyeti’nde de yaklaşık 12 saat kalabilen Dr. Çöhreganlı, Bakü’de bir lokantada yemek yediği sırada 20 kişilik sivil polis ekibince gözaltına alınmış ve ülkeden çıkarılmıştır. Zorlu geçen yolculuktan sonra 12 Haziran 2006 tarihinde Amerika Birleşik Devletlerine ulaşan Dr. Çöhreganlı’ya yaşatılanlar, iki Türk devleti yönetiminin Türk dünyasına bakışını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Daha önce Kuzey Kıbrıs Türk Devleti’nde yaşanılan “Yes be annemci” tavır, her iki ülke iktidarlarının ABD’ye şirin görünmek için “Yes Sir”ci bir biçime bürünmüştür. Ne yazık ki, koskoca Türk dünyasında kendisine bir yer bulunamamıştır. Şimdi de bir takım kendini bilmezler, ABD’ de ayağına pranga vurulmuş şekilde yaşamak zorunda bırakılan Çöhreganlı’ya Amerikancı yakıştırması yapmaya başlamışlardır. Ey oturduğu yerden, Türk Milliyetçiliği yapanlar, Gardrop Milliyetçileri!
Ateş dolu yollarda yalınayak yürüyerek bu yürekli insana yardımcı olmasanız da en azından saygı duyun.
 Yazımızı Çöhreganlı’nın veciz ve anlamlı bir sözü ile bitirelim.
“Bir milletin namusu ayaklar altına alınmışsa, onun uğrunda son damla kanına kadar savaşması, o milletin her bir evladının şerefi ve borcudur.”
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
YeniMesaj / diğer yazıları
Mansur Yavaş'a soruşturma izni
İşte soruşturma izni verilenlerin tam listesi
İsrail, Batı Şeria'da 19 yeni yerleşim birimi kuracak
FKÖ: Bir soykırım savaşı
Suud ve Ürdün 'Gazze'de ikinci aşama'yı görüştü
Birinci aşamada ateşkese uymayan İsrail, ikinci aşamada ne yapacak?
2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kabul edildi
AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında arbede yaşandı
Galatasaray ilk yarıyı lider tamamladı
Kasımpaşa karşısında 3 gollü galibiyet
Gözler üçüncü toplantıda
Asgari ücret netleşiyor
16 yaşındaki çocuğu böyle katlettiler
İsrail vahşeti devam ediyor
5 kişi öldü, 1 kişi yaralandı
Çanakkale'de feci kaza
İşte unutturulan Rum vahşeti
Kanlı Noel kurbanları anıldı
Avrupa'da ilk sıradayız!
Türkiye diyabette alarm veriyor
İşte geminin uzunluğu
Türkiye uçak gemisi için kollarını sıvadı
Zorlanmadan kazandı
Fenerbahçe ilk yarıyı namağlup kapattı
Üniversite eğitimi 3 yıla iniyor
YÖK Başkanı açıkladı
Afrika Uluslar Kupası yarın başlıyor
Şampiyon takım 7 milyon dolar ödül kazanacak
'Amerikalı dostlarımızın anladıklarını düşünüyorum'
Güler'den yıllık değerlendirme toplantısı
Mansur Yavaş'a soruşturma izni
İşte soruşturma izni verilenlerin tam listesi
İsrail, Batı Şeria'da 19 yeni yerleşim birimi kuracak
FKÖ: Bir soykırım savaşı
Suud ve Ürdün 'Gazze'de ikinci aşama'yı görüştü
Birinci aşamada ateşkese uymayan İsrail, ikinci aşamada ne yapacak?
2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu kabul edildi
AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında arbede yaşandı
Galatasaray ilk yarıyı lider tamamladı
Kasımpaşa karşısında 3 gollü galibiyet
Gözler üçüncü toplantıda
Asgari ücret netleşiyor
16 yaşındaki çocuğu böyle katlettiler
İsrail vahşeti devam ediyor
5 kişi öldü, 1 kişi yaralandı
Çanakkale'de feci kaza
İşte unutturulan Rum vahşeti
Kanlı Noel kurbanları anıldı
Avrupa'da ilk sıradayız!
Türkiye diyabette alarm veriyor
İşte geminin uzunluğu
Türkiye uçak gemisi için kollarını sıvadı
Zorlanmadan kazandı
Fenerbahçe ilk yarıyı namağlup kapattı
Üniversite eğitimi 3 yıla iniyor
YÖK Başkanı açıkladı
Afrika Uluslar Kupası yarın başlıyor
Şampiyon takım 7 milyon dolar ödül kazanacak
'Amerikalı dostlarımızın anladıklarını düşünüyorum'
Güler'den yıllık değerlendirme toplantısı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.