Dünya fena halde karışacak.
Virüsten sonra ne var sorusunun cevabını herkes merak ediyor. Meseleyi sadece "virüs" olarak görmek, ciddi bir yanılgıdır.
Rusya, ordularını alarma geçirdi. Avrupa ve Türkiye sınırlarına yakın noktalara asker yığdı. Hatta Tatar gençleri zorla askere aldı. ABD, Rusya ve Çin'in yakınında olan üslere asker yığdı. Büyük güçler kapışma arefesinde.
Ülkelerin halkları, hiç bir şeyin farkında değiller. Dünya, korona filmi izliyor. Fakat derinler, kaynıyor.
Türkiye, görünüşte korna için "bağış" kampanyası başlatmış olsa da, meseleyi görenler, bunun muhtemel bir savaşa hazırlık olduğunun, farkındalar. "Tekalifi Milliye" mevzusu, Sayın Erdoğan'a okutulmuş sıradan notlar değil.
TRT'de, "Ya İstiklal, Ya Ölüm" dizisi, mevcut iktidara rağmen gösterimde. 23 Nisan'a kadar, 100 Yıllık Mücadele belgesel dizisi yayınlanacak, TRT9'da. "Atatürk" ve bir anda 100 yıl öncesine "vurgu", bildiğimiz hükümet icraatları değil.
"Her karış toprağın ekilmesi" kararı, 18 yıl sonra birden bire "korona" ile akla gelmiş şey değildir. İhtiyat Akçesi de, savaşa hazırlık yapan aklın emrine girmiştir, bu böyle biline. Yeniden, askeri hastaneler açılacak.
TSK ilaç fabrikaları da, yeniden açılacak.
Koç Grubu'nun, beyaz eşya üretimini bırakıp, solunum cihazları üretmeye başlaması, bağış işinde başı çekmesi, varlık sahibi kişi ve kuruluşlara verilmiş ince mesajdır.
Ayrıca devletin kara günler için sakladığı "akçeler" olduğu gibi zenginleri de vardır. Kara günlerde aklına başvurduğu "bilge" kişiler vardır. Kara günlerde çaldığı, kapıları vardır. Bu akçeler istendi ise bu zenginler harekete geçti ise devamı gelecektir.
Kozmik Oda'da, ne aradılar sandınız!
Herkesten istenecek, bir şey vardır. Tekalifi Milliye, noktasına gelindi ise 100 yıl önceki koşullar geri geldi demektir. Türkiye, hızlı bir şekilde yaraları saracak, çok ciddi ve radikal kararlar alacaktır.
Herkes, eski alışkanlıklarını bir kenara bırakmalı artık.
Dünya eski dünya değil, Türkiye eski Türkiye olmayacak. Tabiki ülke kaynakları bu kadar hoyratça kullanılıp, sonra kapıda savaş tehlikesi görmek, oldukça şok edici... Ama yapacak bir şey yok. Devlet, gün gelip hesap sormasını da, bilir.
CIA, FETÖ eliyle bazı insanların üzerine, neden çok gitti, sanıyoruz.
Dünyaya ne olduğu konusuna gelince;
Kavga, bir sente mal edilen 100 doların, artık 100 dolar etmemesiyle başladı. Virüs var mıydı, yok muydu veya yapay mıydı, doğal mıydı, bunun hiç bir önemi yok. Kimse kendini yormasın!
Şimdili birbirlerine"virüs" atıyorlar ama yakında kurşun atacaklar.
Kraliçe, pek nadir konuşur. Virüs için "savaş" ifadesini kullandı. Ekranda konuşurken, Boris, yoğun bakıma sokuldu. İngiltere bile içinde bölünmüş durumda. ABD, kendi içinde bölündü. ABD'de iç savaş çıkması, kuvvetle muhtemel.
Fakat bunun önüne geçmek için Çin'e savaş açabilir. Bugüne kadar hiç bir ülke ile doğrudan savaşa girmeyen ABD'nin, galiba savaştan başka çaresi olmayacak. ABD, virüsün faturasını Çin'e kesiyor. 20 trilyon dolar dava açtı.
Trump, "masraflarını ödediğim WHO/DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü) Çin'i tutuyor" dedi. İlaç şirketlerinin oyuncağıdır DSÖ. İlaç devleri Çin'in arkasında demektir bu. Doların sahipleri de, çöken ABD'nin arkasında, durmuyor artık.
Hatırlarsanız, kraliyet ailesinden genç Harry, prenslik haklarından vazgeçip ABD'ye yerleşmişti. Trump, "ABD'ye gelsin ama ona özel koruma sağlayamayız" demişti. Kısacası, küreselciler birbirlerini yiyorlar.
Boris mi ölür, Kraliçe mi, bekleyip göreceğiz!
"Virüsten öldüğü" açıklanır. Boris yoğun bakıma alındığında, hiç bir şeyi yoktu. AB, virüsten sonra, varlığını koruyamaz. ABD içinde savaş, başladı başlayacak. Heran ünlü ailelere operasyonlar yapılabilir.
ABD'nin Çin'le bir savaşa sürüklenmesi kuvvetle muhtemel. Görünürde ABD parası olan dolarla dünyayı sömüren güçler, artık anlaşamıyorlar. Çin, ABD, İngiltere, bu üç ülkede bölünmüş durumdalar.
Hatta Putin üzerinde de Kissinger gibi etkili adamlar var. ABD'yi Trump yönetiyor sanmayın. Derin güçler, ABD ve İngiltere'yi ve tabi ki dünyayı yönetiyordu. Fakat dünyada hiç bir şey eskisi gibi değil artık.
İki tane İngiltere var. Kraliyet ailesi bile kendi içinde bölündü. ABD, üçe bölünmüş vaziyette. Çin'i "virüs" durduramadı. Bir Kuşak, Bir Yol Projesi savaşsız durmaz. Bu da, dünya savaşı demektir.
AB, ortak para tuzağıyla ölümcül yara almıştı. Korona'dan sonra AB diye bir şey yok artık. Türk "devlet aklı" siyasetin dağıttığını toplar, gelişmeleri iyi kullanırsa, dünyayı 3 yıl sonra Türkler yönetebilir.
Küreselcileri birbirine düşüren eli tutarsak eğer, Türkiye, dünyayı yöneten yeni güç merkezi olur. Sovyet Rusya'nın yıkılmasıyla ortaya çıkan Türk devletleri, liderlik bekliyor. Müslüman dünya, ser sefil vaziyette, yine bizleri bekliyor.
Dünya, Türk'ün adaletini bekliyor.
Bunun için, çok büyük bir gönle ve ufka ihtiyacımız var. Bunu sağlayacak gönül ve ufuk, çalınacak kapıda var elbet. Türk'ün, yeni yüz yılının kodları da, o kapıda yazar. "Ey Türk istikbalinin evladı", hitabının muhatabı, o kapıda bekliyor.
Bunun için her şey hazır.
Hünkar Hacıbektaş bile...
- Suriye’de ‘derin’ hesaplar çatışıyor / 24.10.2019
- ABD Türkiye'yi kandırıyor! / 16.08.2019
- Batı’ya karşı Türkiye-Rusya ittifakı şart / 29.07.2019
- Türkiye güç savaşlarının ortasında kaldı / 10.06.2019
- ABD’den Türkiye’ye HAARP saldırıları / 27.05.2019
- 19 Mayıs’ta ABD Türkiye’ye saldırabilir! / 14.05.2019
- Seçimi bırakın Akdeniz’e bakın! / 08.05.2019
- Venezuela’da her şey çok tanıdık! / 02.05.2019
- Türkiye’yi büyük bir savaş bekliyor / 01.05.2019