24 Haziran seçimleriyle tescil edilmiştir ki, Prof. Dr. Haydar Baş siyaset üstü bir lider, partisi de siyaset üstü bir partidir.
Çünkü, yapılacak seçimin mahiyeti ve neticeleri hakkında tek farklı duruş gösteren, itirazı olan ve bu itirazın sebeplerini açıkça anlatan tek lider Sayın Baş ve kadrolarıdır.
Diğer taraftan 13 yıldır Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni, vatandaşa anlatmaya çalışıyoruz. Deyim yerindeyse karşımızdaki insanın iyiliği, mutluluğu için kırk takla attık, bin dereden su getirdik. Ama nafile.
Adam diyor ki; "Ben halimden memnunum. Eşim çalışıyor, kızım çalışıyor. Para yetmezse iktidar sahiplerinden yardım istiyoruz. Yetmezse bankalar uzun vadeli krediler veriyor, yaşayıp, gidiyoruz?"
Bu kişinin kendi tercihi, karışamayız. Ama bir de Haydar Baş'ı sorgulamaya kalkanlar var ya! Defalarca muhatap olmak zorunda kaldım bu kişilerle.
Ama baktım! Emisyonla, senyorajla, takas aracıdır, tüketim eksenli, kaynaklar şöyle böyle anlamıyor.
Tek soru soruyorum sana; Prof. Dr. Haydar Baş hangi üniversite mezunudur? Bilmiyorsa; Kayseri İlahiyat.
Söyle bakalım; Bir ilahiyat mezunu, dünyanın kabul ettiği bir ekonomi modelini nasıl yazar? Cevap verene kadar Sayın Baş'ın Rusya'ya davet edilmesini Rus Meclisi Duma'da verdiği konferansını ortaya koyuyorum.
Artı cep telefonundan allexpert, wikipedia.org, yawiki, wikivisual, kerala, halfvalue" gibi herkes tarafından kabul görmüş sitelerde, kapitalizm ve sosyalizmden sonra 3. büyük ekonomi modeli olarak literatüre geçtiğini belgeliyorum.
Şimdi bir daha soruyorum; bir ilahiyat profesörü böyle bir tez nasıl ortaya koyar? Netice mi?
Allah (c.c.) şefaatine nail eylesin İmam Şafi'nin sözü tecelli ediyor; "40 âlimi 1 delille yendim, 1 cahili 40 delille yenemedim."
Sayın Baş bir tez ortaya koyarak dünya çapında 600 bilim adamının ve dünya devletlerinin umudu oldu, tebrik ve teşekkürünü aldı. Biz, 40 delille bir vatandaşa izah edemedik.
Geçtiğimiz Ramazan ayında Bursa'da düzenlenen 10. Uluslararası Milli Ekonomi Kongresi'nde Prof. Dr. Ruşen Guliyev adeta feryadımı dünyaya haykırdı.
Sayın Guliyev şöyle diyordu: "Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni ilk okuduğumda 'ekonomi eğitimi olmayan bir insan bunu nasıl yazdı. Ekonomi alanında Nobel ödülü almış çok büyük âlimler var, bunlar bunu niye düşünemedi' diye sordum.
Bir hadisi şerif okudum ve sorumun cevabını buldum. Peygamber Efendimiz, 'Allah rızkı isteyene verir, ilmi de istediğine verir' buyuruyor. O zaman anladım ki, Allah (c.c.) insanlığa necat veren bu ilmi kime vermeliydi. Bu ilmi Ehl-i Beyt yolunda mücadele eden adama vermeyecekti de kime verecekti!"
Teşekkürler Guliyev hocam.
İşte gerçek bu?
Akledebilenler için Allah'ın nimetleri saymakla bitmez. Akıl sahipleri nimeti de, nimetin sahibini de bilirler, görürler.
Guliyev hocamızın şu vurgusu ise akıllarda slogan olmalıdır;
"Kapitalizmde insanlar, paranın kuludur. İnsanların yüzde 80'i bankalara borçludur ve o paraya kul olarak çalışıyor ki borcunu ödesin. Haydar Baş'ın sisteminde ise para insanların hizmetçisidir.
"Kapitalizmde devlet, vatandaşlarını kullanır ama Haydar Baş'ın sisteminde devlet vatandaşların babasıdır. Baba evladını kullanır mı?"
Çünkü, yapılacak seçimin mahiyeti ve neticeleri hakkında tek farklı duruş gösteren, itirazı olan ve bu itirazın sebeplerini açıkça anlatan tek lider Sayın Baş ve kadrolarıdır.
Diğer taraftan 13 yıldır Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni, vatandaşa anlatmaya çalışıyoruz. Deyim yerindeyse karşımızdaki insanın iyiliği, mutluluğu için kırk takla attık, bin dereden su getirdik. Ama nafile.
Adam diyor ki; "Ben halimden memnunum. Eşim çalışıyor, kızım çalışıyor. Para yetmezse iktidar sahiplerinden yardım istiyoruz. Yetmezse bankalar uzun vadeli krediler veriyor, yaşayıp, gidiyoruz?"
Bu kişinin kendi tercihi, karışamayız. Ama bir de Haydar Baş'ı sorgulamaya kalkanlar var ya! Defalarca muhatap olmak zorunda kaldım bu kişilerle.
Ama baktım! Emisyonla, senyorajla, takas aracıdır, tüketim eksenli, kaynaklar şöyle böyle anlamıyor.
Tek soru soruyorum sana; Prof. Dr. Haydar Baş hangi üniversite mezunudur? Bilmiyorsa; Kayseri İlahiyat.
Söyle bakalım; Bir ilahiyat mezunu, dünyanın kabul ettiği bir ekonomi modelini nasıl yazar? Cevap verene kadar Sayın Baş'ın Rusya'ya davet edilmesini Rus Meclisi Duma'da verdiği konferansını ortaya koyuyorum.
Artı cep telefonundan allexpert, wikipedia.org, yawiki, wikivisual, kerala, halfvalue" gibi herkes tarafından kabul görmüş sitelerde, kapitalizm ve sosyalizmden sonra 3. büyük ekonomi modeli olarak literatüre geçtiğini belgeliyorum.
Şimdi bir daha soruyorum; bir ilahiyat profesörü böyle bir tez nasıl ortaya koyar? Netice mi?
Allah (c.c.) şefaatine nail eylesin İmam Şafi'nin sözü tecelli ediyor; "40 âlimi 1 delille yendim, 1 cahili 40 delille yenemedim."
Sayın Baş bir tez ortaya koyarak dünya çapında 600 bilim adamının ve dünya devletlerinin umudu oldu, tebrik ve teşekkürünü aldı. Biz, 40 delille bir vatandaşa izah edemedik.
Geçtiğimiz Ramazan ayında Bursa'da düzenlenen 10. Uluslararası Milli Ekonomi Kongresi'nde Prof. Dr. Ruşen Guliyev adeta feryadımı dünyaya haykırdı.
Sayın Guliyev şöyle diyordu: "Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'ni ilk okuduğumda 'ekonomi eğitimi olmayan bir insan bunu nasıl yazdı. Ekonomi alanında Nobel ödülü almış çok büyük âlimler var, bunlar bunu niye düşünemedi' diye sordum.
Bir hadisi şerif okudum ve sorumun cevabını buldum. Peygamber Efendimiz, 'Allah rızkı isteyene verir, ilmi de istediğine verir' buyuruyor. O zaman anladım ki, Allah (c.c.) insanlığa necat veren bu ilmi kime vermeliydi. Bu ilmi Ehl-i Beyt yolunda mücadele eden adama vermeyecekti de kime verecekti!"
Teşekkürler Guliyev hocam.
İşte gerçek bu?
Akledebilenler için Allah'ın nimetleri saymakla bitmez. Akıl sahipleri nimeti de, nimetin sahibini de bilirler, görürler.
Guliyev hocamızın şu vurgusu ise akıllarda slogan olmalıdır;
"Kapitalizmde insanlar, paranın kuludur. İnsanların yüzde 80'i bankalara borçludur ve o paraya kul olarak çalışıyor ki borcunu ödesin. Haydar Baş'ın sisteminde ise para insanların hizmetçisidir.
"Kapitalizmde devlet, vatandaşlarını kullanır ama Haydar Baş'ın sisteminde devlet vatandaşların babasıdır. Baba evladını kullanır mı?"
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- İstanbullular neden sokağa çıkıyor? / 27.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Ekonominin kitabını yazdılar / 26.04.2025
- 23 yıllık iktidarın her daim mazereti olabilir mi? / 25.04.2025
- Çatlayan sadece fay hatları değil ar damarıdır / 24.04.2025
- Bizim 23 Nisan’dan anladığımız / 23.04.2025
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025