(dünden devam…)
"Rıfat Nardalı:
Şeyh Cemil Nardalı, 1918 senesinde Fransa'nın Ermeni çetelerle beraber Adana bölgesinde ilerlemesinin önüne geçen isimdir. Bu vahşet döneminde, Türklerin boyunları testerelerle kesilmiş, insanlar çengellere asılarak öldürülmüştür. Fransızların başında General Düfyo vardır. Osmanlı'nın son döneminde İngilizlerin oyununa gelerek Osmanlı'yı arkadan vuran Arapların tersine, bölgedeki Arap Alevileri, Kurtuluş Savaşı'na büyük destek vermiştir. Cephe komutanı Sinan Tekellioğlu, Şeyh Cemil Nardalı, Zeki Baltalı (Yolgeçen), Şeyh Garipzade Fuat Efendi, Şeyh Garipzade Kemal Efendi, Süleyman Vahit Bey, Dr. Salim Serçe, Dr. İsmail Somay, Dıblanzade Mehmet Fuat Dıblan (Belediye Başkanı), Mustafa ve Hüseyin Polisçi, Pozantı Bucak Müdürü Hulusi Akdağ, Süleyman Cerzun, Kuvva hareketinin bölgedeki önemli isimleridir.
Kuvva hareketinin kararının alındığı ve düşmanın geçemediği yer olarak tarihe geçen bölgede Şeyh Cemil Nardalı mühimmat desteği sağlamış, bahçesinde bir aşevi kurarak gece gündüz kazanlarla yemek yedirmiş, yaralı askerleri tedavi ettirerek savaşa hazırlamış var gücüyle Atatürk'e destek vermiştir. Bu röportajı veren Rıfat Nardalı, Şeyh Cemil Nardalı'nın torunlarındandır:
"Dedem Şeyh Cemil, Adana bölgesinde yaşamış, Fransızlara karşı çok ciddi bir mücadele veren ve Ehl-i Beyt soyundan gelen âlim bir zattı. Arap Alevileri içindeki kanaat önderlerindendi. Kur'an'ı çok okurdu. Ona inanan çok insan vardı, dolayısıyla geniş kitlelere önderlik ediyordu. Atatürk'ün de Alevi olduğunu hep duyardık büyüklerimizden. Annem Şefika Nardalı, Şeyh Cemil Nardalı'nın en küçük kızıdır. 102 yaşında ölen annemden ve dayılarımdan çok dinledik o günleri. Annem yaşayan bir tarihti. Son anına kadar da hafızası yerindeydi. Biz bu anılarla büyüdük. Adana bölgesinde devrin Kolordu Komutanı Sinan Tekellioğlu dedemi Atatürk'e anlatan kişidir. Sinan Tekellioğlu, Atatürk'e dedemin ne kadar vatansever, Kuvva-yı Milliyeci, âlim bir zat olduğunu yazıyor. Atatürk gerçek dindarlara önem veren, gerçek âlimleri önemseyen biri olarak 1918'de dedem Şeyh Cemil'i ziyarete geliyor. Bu ziyaret dedemi ilk ziyaretidir.
Dedem Atatürk'ü kendi emrindeki milis kuvvetleriyle birlikte bugün eski vilayet olarak bilinen yerde karşılıyor. Atatürk dedemi görünce Sinan Paşa'ya dönüp, "Bana bahsettiğin Çukurova'nın delikanlısı bu delikanlı mı?'' diye soruyor. Sinan Paşa "Evet" cevabını veriyor. Şeyh Cemil, Atatürk'ü konakta ağırlıyor. Atatürk burada iki gün kalıyor. Dedemle birlikte namaz kılıyorlar. Atatürk ile görüşüyorlar. Bu görüşmeden sonra Fransızlara karşı direniş hız kazanıyor. Henüz Atatürk'ün Samsun'a çıkmadığı yıllardan bahsediyoruz.
Atatürk, elindeki tüm techizatı Adana'nın ileri gelenlerinin depolarına -ki bu depolardan biri dedemin konağının bahçesindeki 600 küsur yıllık Menengiç ağaçlarının gölgesindeki karargâhtır- buralara aktarıyor. Dedem Şeyh Cemil Nardalı'nın desteğini alan Atatürk, Millî Mücadele'ye ilk adımı atıyor. Bu görüşmeler sonrasında Atatürk, 'Bende bu vakain ilk hissi teşebbüsü bu güzel memlekette bu güzel Adana'da doğmuştur' diyor."
(devam edecek…)
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020