Yanlış politikalarla giderek batan sosyal güvenlik sistemi açığı kapatamyor... Son 11 yıllık açıkların hazine borçlanma faiziyle güncellenen değeri geçen yıl sonu itibarıyla 578.5 milyar YTL oldu .Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, sosyal güvenlik sisteminin bütçeden karşılanan son 11 yıllık açıklarının Hazine borçlanma faiziyle güncellenen değerinin,geçen yıl sonu itibarıyla 578.5 milyar YTL olduğunu bildirdi. Kaliteli ve sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sisteminin, mutlak yoksullukla mücadelede önemli rol oynayarak kişisel ve toplumsal barışın korunmasına yardımcı olduğunu ifade eden Başesgioğlu, "Sistemin temelinde, toplanan primlerle sağlıklı kişilerin hasta kişileri, çalışanların emeklileri, zenginlerin fakirleri desteklemesi yatmaktadır" dedi. Sosyal güvenlik politikalarının, toplumsal barış ve gelir adaletini sağlamak, toplumun refahını artırmak için vazgeçilmez olduğuna işaret eden Başesgioğlu, ancak bu sistemlerin, iyi dizayn edilmemeleri halinde, ülke ekonomisi üzerinde ağır yükler oluşturabileceğini belirtti. Başesgioğlu, şunları kaydetti: "Yapılan araştırmalar göstermiştir ki, sosyal güvenlik sistemlerinin açıklarını kapatmak için gelirlerinin önemli bir kısmını kullanan devletlerin, bütçelerinden yatırım ve büyüme gibi alanlar için kaynak ayırmaları zorlaşmaktadır. Kaldı ki yoksulluğu engellemek adına, iyi işlemeyen bir sosyal güvenlik sistemine genel bütçeden aktarılan kaynaklar ne kadar büyük olursa olsun yoksulluk ortadan kaldırılamamaktadır." "Kaynakların ötesinde kullanılması..." Başesgioğlu, günün koşullarında, sosyal politikaların kaynakların ötesinde kullanılmasının önemli zararlara neden olabileceğini, bazı rakamsal verilere bakıldığında bunun görülebileceğini kaydetti. Başesgioğlu, şöyle devam etti: "2005'te sosyal güvenlik kurumlarının prim gelirleri 30.7 milyar YTL, diğerleriyle birlikte toplam geliri ise 35.3 milyar YTL iken, sadece emekli aylığı ödemeleri 39.3 milyar YTL'dir. Sağlık giderleri 14.2 milyar YTL, toplam giderleri ise 58.7 milyar YTL... Bu rakamlar, sosyal güvenlik kurumlarının, topladığı primlerle karşılaması gereken emekli aylığı ve sağlık giderlerini karşılamadığını açıkça göstermektir. Yine sosyal güvenlik sisteminin çalışabilir durumdaki nüfusunun göreli olarak fazla olduğu dönemlerde, özel ve kamu sektörü yatırımlarını fonlaması ve kredi bolluğu yaratarak, faiz oranlarını düşürmesi gerekirken, ülkemizin açıkları, özel sektör fazlası ve dış kaynak kullanarak finanse etmek zorunda kaldığını da göstermektedir. Nitekim geçen yıl bütçeden yapılan transfer tutarı GSMH'nin yüzde 4.79'una denk gelen 23.3 milyar YTL olarak gerçekleşmiştir." GSMH'nin geçen yıl 486.4 milyar YTL olduğunu belirten Başesgioğlu,sosyal güvenlik sisteminin bütçeden karşılanan son 11 yıllık açıklarının Hazine borçlanma faiziyle güncellenen değerinin ise geçen yıl sonu itibarıyla 578.5 milyar YTL olduğunu bildirdi. Aktif-pasif sigortalı oranının, finansal olarak sürdürülebilir bir emeklilik sisteminde 1'e 4 olması gerektiğine dikkati çeken Başesgioğlu, Türkiye'de ise erken emeklilik olgusu sonucu bir emekli karşılığında 1.8 aktif çalışan bulunduğunu ifade etti. Başesgioğlu, nüfusu Türkiye'ye göre daha yaşlı olan OECD ülkelerinde bu oranın 1'e karşılık 2.1 olduğunu bildirdi.