Mühendishane-i Berri-i Humayun binası, işgal kuvvetleri komutanı İngiliz generali Wilson’un emriyle Harbiye Mektebi adı altında göreve başlar. Bu olay İtilaf Devletleri işgali altında bulunan İngiliz işgal kuvvetleri komutanı olan General Wilson’un emri ile olmuştur. Birinci dünya savaşı döneminde İngiliz kuvvetleri karşısında yenilen Osmanlı kuvvetleri çekilince topraklarımız İngiliz ve Fransız kuvvetleri tarafından işgal edilir ve başkent İstanbul da denetim altına alınır. Bu işgale karşı ilk tepki Mustafa Kemal Paşa ve Anadolu Kuvayı Milliyecilerinden gelir. Hatta silaha sarılırlar. Evet, halife hazretleri bu anlaşmalara boyun eğebilir ama dünya döndükçe daima hür yaşamış Türk ulusu, bu olayı kabul edemezdi. Durum böyleyken, dış Türklerden de ilk tepki Hindistan’ı Timur ve Babür Şah zamanında yurt tutmuş olan ırkdaşlarımızdan geldi. Olamaz dediler. Fakat İç Asya’daki Türkmen kardeşlerimizden çıt yok.
Rus emperyalizmine karşı, işgaline karşı yardım isterlerken Osmanlı halifesi Müslümanlara karşı görevini yerine getirememişti. Ama İç Asya’nın kahraman yiğitleri bağımsız olamadıkları için Birinci Dünya savaşında, Rus üniforması ile Almanya’nın işgalinde savaşıyorlardı. Belki bu cephede Enver Paşa’nın Alman istekleri karşısında, Rus cephesine gönderdiği Osmanlı birliklerinden birisiyle de çarpışmış olabilirler. Yani Türkler kendisi için değilse bile, bizimkiler Alman emperyalizmi, Türkistanlılar da Rus emperyalizmi için savaşmışlardır. Bu konu ile ilgili bir tarihi bilgiyi şimdiye kadar okumadım. Ama araştıracağım.
Mustafa Kemal Anadolu’ya geçerek savaş sonucunda, İngiliz ve Fransız emperyalistlerinin amacını anlatarak Amasya’ya kadar gelerek, ülkenin içine düştüğü genel durumu halka açıklar ve 21-22 Haziran gecesi ulusun bağımsızlığı ve vatanın bütünlüğünün korunması için bir genelge yayınlar. O bu tamimle (bildiri) ulusu bir bütün olarak emperyalizme karşı savaşa davet etmiştir. Anadolu’da ilk ulusalcılığı başlatmıştır. Onun bu hareketi Hindistan Türk Müslümanları arasında büyük bir ulusal uyanışa neden olur. Halbuki o zamanlarda Hindistan bir İngiliz sömürgesiydi. Gandi, halifenin esaretine karşı ilk büyük tepkiyi gösterir. İstanbul’un ve Halife’nin kurtarılması olayını bir ölüm kalım davası haline getirerek Mustafa Kemal’e ilk desteği verir. Tarih 15 Ekim 1919.
Bu olayın sonucunda İngiltere diplomatik yollardan Anadolu’nun işgali olayını Yunanistan’a devrederek emperyalist amaçlarını devam ettirmek ister. Ayrıca Hintli Müslüman liderlerden Ağa Han- Seyyid Emir Ali-Abdülbari-Yusuf Ali-Şeyh Kıdvayi, Türk-Yunan savaşında da Türkiye’ye desteklerini devam ettirirler. Bu destek de Mustafa Kemal Paşanın emperyalizme karşı savaşını zafere götürürken, onun zaferlerinden cesaret alan bu önderler de Hindistan’da İngiliz emperyalizmine karşı hazırlıklarına başlamıştır. (Türk Kurtuluş Savaşında Dış Politika, Dr. Salahattin Sonyel, s. 172-188)
Rus emperyalizmine karşı, işgaline karşı yardım isterlerken Osmanlı halifesi Müslümanlara karşı görevini yerine getirememişti. Ama İç Asya’nın kahraman yiğitleri bağımsız olamadıkları için Birinci Dünya savaşında, Rus üniforması ile Almanya’nın işgalinde savaşıyorlardı. Belki bu cephede Enver Paşa’nın Alman istekleri karşısında, Rus cephesine gönderdiği Osmanlı birliklerinden birisiyle de çarpışmış olabilirler. Yani Türkler kendisi için değilse bile, bizimkiler Alman emperyalizmi, Türkistanlılar da Rus emperyalizmi için savaşmışlardır. Bu konu ile ilgili bir tarihi bilgiyi şimdiye kadar okumadım. Ama araştıracağım.
Mustafa Kemal Anadolu’ya geçerek savaş sonucunda, İngiliz ve Fransız emperyalistlerinin amacını anlatarak Amasya’ya kadar gelerek, ülkenin içine düştüğü genel durumu halka açıklar ve 21-22 Haziran gecesi ulusun bağımsızlığı ve vatanın bütünlüğünün korunması için bir genelge yayınlar. O bu tamimle (bildiri) ulusu bir bütün olarak emperyalizme karşı savaşa davet etmiştir. Anadolu’da ilk ulusalcılığı başlatmıştır. Onun bu hareketi Hindistan Türk Müslümanları arasında büyük bir ulusal uyanışa neden olur. Halbuki o zamanlarda Hindistan bir İngiliz sömürgesiydi. Gandi, halifenin esaretine karşı ilk büyük tepkiyi gösterir. İstanbul’un ve Halife’nin kurtarılması olayını bir ölüm kalım davası haline getirerek Mustafa Kemal’e ilk desteği verir. Tarih 15 Ekim 1919.
Bu olayın sonucunda İngiltere diplomatik yollardan Anadolu’nun işgali olayını Yunanistan’a devrederek emperyalist amaçlarını devam ettirmek ister. Ayrıca Hintli Müslüman liderlerden Ağa Han- Seyyid Emir Ali-Abdülbari-Yusuf Ali-Şeyh Kıdvayi, Türk-Yunan savaşında da Türkiye’ye desteklerini devam ettirirler. Bu destek de Mustafa Kemal Paşanın emperyalizme karşı savaşını zafere götürürken, onun zaferlerinden cesaret alan bu önderler de Hindistan’da İngiliz emperyalizmine karşı hazırlıklarına başlamıştır. (Türk Kurtuluş Savaşında Dış Politika, Dr. Salahattin Sonyel, s. 172-188)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
YeniMesaj / diğer yazıları
- Gaflette ısrar / 24.01.2015
- 'Namaz kılan kimse felaha ermiştir' / 10.11.2014
- Saftan Başbakan olur mu? / 06.03.2014
- Ulusal devlet üzerine / 03.03.2014
- Anne sütü / 08.02.2014
- Minik cerrahlar / 20.01.2014
- Doğal yaşam / 13.01.2014
- Basit ve sade / 12.05.2013
- Faiz sarmalı / 24.03.2013
- Topraklarımız elimizden alınıyor / 20.03.2013
- 'Namaz kılan kimse felaha ermiştir' / 10.11.2014
- Saftan Başbakan olur mu? / 06.03.2014
- Ulusal devlet üzerine / 03.03.2014
- Anne sütü / 08.02.2014
- Minik cerrahlar / 20.01.2014
- Doğal yaşam / 13.01.2014
- Basit ve sade / 12.05.2013
- Faiz sarmalı / 24.03.2013
- Topraklarımız elimizden alınıyor / 20.03.2013