Zikrullah affedilme vesilesidir -2-
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: “Kim, akşam namazından sonra on kere ‘Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh. Lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü, yühyi ve yumitu ve hüve alâ külli şeyin kadîr’
18.10.2024 18:30:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, akşam namazından sonra on kere 'Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh. Lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü, yühyi ve yumitu ve hüve alâ külli şeyin kadîr' derse, Allah ona, sabaha kadar Şeytan'a karşı onu bekleyecek silahlı melekler gönderir. Ona, Cennet'e girmesine vesile olacak on sevap yazılır, on tane de helak olmaya sebep olacak günahı silinir. On tane de mü'min köle azad etmiş gibi olur."
Ebû Ümâme'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünya ve gerekse âhirete ait ne isterse Allah mutlaka ona istediğini verir."
Enes'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, sabahleyin ya da akşamleyin 'Allahümme innî esbahtü, üşhidüke ve üşhidü hamalete Arşike ve melâiketike ve cemîa halkike, enneke entellahullezî lâ ilâhe illâ ente ve enne Muhammeden abdüke ve Resûlüke/Allah'ım! Ben, sabahladım. Seni ve Arş'ı taşıyanları, bütün meleklerini ve bütün yarattıklarını şâhit tutuyorum ki, Sen, hak ilâhsın, Senden başka ilâh da yoktur. Muhammed de Senin kulun ve peygamberindir' derse, Allah onun dörtte birini ateşten azad eder, iki kere söylerse Allah onun yarısını ateşten azad eder, üç kere söylerse onun dörtte üçünü Allah ateşten azad eder, dört kere söylerse, Allah onun tümünü ateşten azad eder."
Ebû Saîd'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, yatağına vardığı zaman, üç kere 'Estağfirullahellezî la ilâhe illa hüve'l-Hayyu'l-Kayyûm ve etûbu ileyh/Kendisinden başka tanrı olmayan, Hayy ve Kayyûm olan Allah'tan mağfiret dilerim ve O'na tevbe ederim' derse, ağaç yaprakları kadar, Âlic kumları kadar, dünya günlerinin sayısı kadar bile olsa günahları bağışlanır."
İbn Amr b. el-Âs (radiyallahu anh) dedi ki: "Birkaç kelime vardır ki, her kim o kelimeleri meclisinden kalkmadan önce üç kere söylerse, o kelimeler günahlarına kefaret olur. Onları hayır ve zikir meclisinde söylerse, yazılara vurulan bir mühür gibi o meclis o kelimelerle mühürlenir. O kelimeler şunlardır:
Sübhanekellahümme ve bi-hamdike. Lâ ilâhe illâ ente, estağfiruke ve-etûbü ileyke/Allah'ım! Seni hamdinle tesbih ederim. Senden başka ilâh yoktur. Senden mağfiret diler ve Sana tevbe ederim."
Enes'den (radiyallahu anh); "Peygamber (sallallahu aleyhi ve âlihi), yaprakları kurumuş bir ağacın yanından geçti. Âsâsıyla vurunca yapraklar döküldü. Sonra şöyle buyurdu: İşte, elhamdü lillahi ve Sübhanallah ve Lâ ilâhe illallah ve Allahüekber de kulların günahlarını tıpkı bu ağaçtan dökülen yapraklar gibi döker."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, bir çarşıya girip de orada 'Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü, yuhyî ve yumît ve hüve Hayyün daimen lâ yemût, bi-yedihi'l-hayr. Ve hüve alâ külli şey'in kadîr/Bir olarak Allah'tan başka ilâh yoktur. O'nun ortağı yoktur. Mülk de O'nundur, hamd O'na mahsustur. O, diriltir de, öldürür de. O, daima ölmeyen Hayy (diridir). Hayır elinde bulunmaktadır. O, her şeye gücü yetendir' derse, Allah ona bir milyon sevap yazar. Bir milyon günahını da siler. Derecesini bir milyon da yükseltir."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, Bana bir kez salât ü selâm getirirse Allah ona on salât eder, kim Bana on kez salât getirirse Allah ona yüz salât eder. Kim, Bana yüz salât ü selâm getirirse, Allah onun iki gözü arasına ateşten ve nifaktan beraat ettiğini yazar. Kıyâmet Günü'nde ise onu şehitlerle beraber kılar."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: 'Kişiye sofrası kurulduktan sonra henüz kaldırılmadan bağışlanır.'
'Niçin böyle olur ey Allah Resûlü!' diye sorduklarında, 'Çünkü o, sofra kurulduğu zaman besmele çeker, kaldırıldığı zaman elhamdülillah, der' buyurmuştur."
Kur'ân-ı Kerim okumak da Allah'ı zikretmektir. Cenâb-ı Hakk âyet-i kerimede şöyle buyurdu: "Kur'ân-ı Kerim okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin." (Prof. Dr. Haydar Baş Dua ve Zikir eserinden)
Ebû Ümâme'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünya ve gerekse âhirete ait ne isterse Allah mutlaka ona istediğini verir."
Enes'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, sabahleyin ya da akşamleyin 'Allahümme innî esbahtü, üşhidüke ve üşhidü hamalete Arşike ve melâiketike ve cemîa halkike, enneke entellahullezî lâ ilâhe illâ ente ve enne Muhammeden abdüke ve Resûlüke/Allah'ım! Ben, sabahladım. Seni ve Arş'ı taşıyanları, bütün meleklerini ve bütün yarattıklarını şâhit tutuyorum ki, Sen, hak ilâhsın, Senden başka ilâh da yoktur. Muhammed de Senin kulun ve peygamberindir' derse, Allah onun dörtte birini ateşten azad eder, iki kere söylerse Allah onun yarısını ateşten azad eder, üç kere söylerse onun dörtte üçünü Allah ateşten azad eder, dört kere söylerse, Allah onun tümünü ateşten azad eder."
Ebû Saîd'den (radiyallahu anh); "Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, yatağına vardığı zaman, üç kere 'Estağfirullahellezî la ilâhe illa hüve'l-Hayyu'l-Kayyûm ve etûbu ileyh/Kendisinden başka tanrı olmayan, Hayy ve Kayyûm olan Allah'tan mağfiret dilerim ve O'na tevbe ederim' derse, ağaç yaprakları kadar, Âlic kumları kadar, dünya günlerinin sayısı kadar bile olsa günahları bağışlanır."
İbn Amr b. el-Âs (radiyallahu anh) dedi ki: "Birkaç kelime vardır ki, her kim o kelimeleri meclisinden kalkmadan önce üç kere söylerse, o kelimeler günahlarına kefaret olur. Onları hayır ve zikir meclisinde söylerse, yazılara vurulan bir mühür gibi o meclis o kelimelerle mühürlenir. O kelimeler şunlardır:
Sübhanekellahümme ve bi-hamdike. Lâ ilâhe illâ ente, estağfiruke ve-etûbü ileyke/Allah'ım! Seni hamdinle tesbih ederim. Senden başka ilâh yoktur. Senden mağfiret diler ve Sana tevbe ederim."
Enes'den (radiyallahu anh); "Peygamber (sallallahu aleyhi ve âlihi), yaprakları kurumuş bir ağacın yanından geçti. Âsâsıyla vurunca yapraklar döküldü. Sonra şöyle buyurdu: İşte, elhamdü lillahi ve Sübhanallah ve Lâ ilâhe illallah ve Allahüekber de kulların günahlarını tıpkı bu ağaçtan dökülen yapraklar gibi döker."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, bir çarşıya girip de orada 'Lâ ilâhe illallahu vahdehu lâ şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü, yuhyî ve yumît ve hüve Hayyün daimen lâ yemût, bi-yedihi'l-hayr. Ve hüve alâ külli şey'in kadîr/Bir olarak Allah'tan başka ilâh yoktur. O'nun ortağı yoktur. Mülk de O'nundur, hamd O'na mahsustur. O, diriltir de, öldürür de. O, daima ölmeyen Hayy (diridir). Hayır elinde bulunmaktadır. O, her şeye gücü yetendir' derse, Allah ona bir milyon sevap yazar. Bir milyon günahını da siler. Derecesini bir milyon da yükseltir."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim, Bana bir kez salât ü selâm getirirse Allah ona on salât eder, kim Bana on kez salât getirirse Allah ona yüz salât eder. Kim, Bana yüz salât ü selâm getirirse, Allah onun iki gözü arasına ateşten ve nifaktan beraat ettiğini yazar. Kıyâmet Günü'nde ise onu şehitlerle beraber kılar."
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: 'Kişiye sofrası kurulduktan sonra henüz kaldırılmadan bağışlanır.'
'Niçin böyle olur ey Allah Resûlü!' diye sorduklarında, 'Çünkü o, sofra kurulduğu zaman besmele çeker, kaldırıldığı zaman elhamdülillah, der' buyurmuştur."
Kur'ân-ı Kerim okumak da Allah'ı zikretmektir. Cenâb-ı Hakk âyet-i kerimede şöyle buyurdu: "Kur'ân-ı Kerim okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin." (Prof. Dr. Haydar Baş Dua ve Zikir eserinden)