Yunan'dan sığınmacılara kurşun

RECEP BAHAR / DETAY HABER

 

Türkiye'de bulunan binlerce sığınmacı daha iyi hayat şartlarına kavuşmak için Avrupa'ya geçmek üzere akın akın Edirne'ye gelmeye devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya göre Salı günü saat 09.15 itibarıyla Türkiye topraklarından ayrılıp Yunanistan'a geçen göçmen sayısı 130 bin 469'a ulaştı. Birleşmiş Milletler'in tahminlerine göre Türkiye-Yunanistan sınırında yaklaşık 13 bin göçmen bulunuyor.

 

Botları kesiyorlar

 

Öte yandan Yunan Sahil Güvenliği, mültecileri taşıyan botlara ateş açıyor ya da botları kesiyor. Sahil Güvenliğin bir şişme botu Türkiye'ye geri göndermek için ateş açtığını kanıtlayan görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde Yunan Sahil Güvenlik Güçleri'nin botları sopalarla ittikleri ve önlerini kesmeye çalıştıkları da görülüyor. Midilli'ye bağlı Thermi adlı liman kasabasına Pazar günü ulaşan bir mülteci botundakiler ise yerli halkın engellemeleri nedeniyle uzun bir süre karaya çıkamadı. Bottakiler, başka bir botun yardımıyla karaya çıkmayı başardı. Fransız haber ajansı AFP, içinde yaklaşık 500 mültecinin bulunduğu 10 botun Midilli'ye yanaşmayı başardığını bildirdi. 88 bin nüfuslu adada 27 binden fazla mülteci bulunuyor. Midilli halkı 2016 yılında, mültecilere karşı olan hoşgörüleri nedeniyle Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmişti. Elbette o günler geride kaldı!

 

Gözaltı uygulaması 

 

Yunanistan'a geçişlerin yüzde 75'i 212 kilometre uzunluğundaki Meriç Nehri üzerinden oluyor. Bölgedeki BBC ekibi, Meriç Nehri üzerinden karşı kıyıya ulaşmaya çalışan mültecilerin maskeli kişilerce gözaltına alınmasını görüntüledi. Yunan hükümeti, gözaltı uygulamasının sınırları korumak için yapıldığını savunuyor. 
 

AB rezil oldu
 

Alman medyası, Türk-Yunan sınırında yaşanan trajediyi geniş ölçüde sayfalarına yansıtmaya devam ediyor. Stuttgarter Zeitung gazetesinde yer alan yorumda ise Avrupalıların rezil olduğuna işaret edilerek, "Yine Erdoğan'ın eline düştüler. Avrupalılar, savaştan kaçan ve yardıma muhtaç sığınmacıların Birlik içinde paylaşılması konusunda uzlaşma sağlayamadıkları ve AB sınırlarının korunmasını düzgün bir şekilde organize edemedikleri sürece yeni bir anlaşmaya muhtaç durumda kalacak. AB'nin uluslararası politika sahnesindeki manevra kabiliyeti hakkında atıp tutulan açıklamalarla, perişanlık içindeki gerçekler arasında dağlar kadar fark olduğu bir kez daha gözler önüne serildi" denildi. 

 

Erdoğan ile yeni bir imza?

 

Türkiye-Yunanistan sınırında yaşanan mülteci dramıyla ilgili Straubinger Tagblatt gazetesinin yorum sütununda ise şu satırlara yer verildi: "AB çok zor bir durumda. Değerleriyle gurur duyan Avrupa'nın bir yandan insanları sınırda kurban etmemesi gerek. Bir çözüm var. Ama bu Türkiye Cumhurbaşkanı ile yeniden bir anlaşma imzalanabilir mi?" Alman Kentler ve Belediyeler Birliği de mülteciler konusunda Türkiye ve Avrupa Birliği'nden görüşmeler yapmasını istedi. Birlik Genel Müdürü Helmut Dedy, Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada, "AB'nin dış sınırı Yunanistan'da sıkıntı büyük. Çok kısa süre içinde insan onuruna yakışır çözümler bulunmak zorunda. AB ve Türkiye mümkün olduğunca kısa süre içinde masaya oturmak ve müzakere etmek zorundadır" dedi.

 

Erdoğan, Merkel'den 'adil yük dağılımı' istedi

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Angela Merkel, Pazartesi akşamı bir telefon görüşmesi yaptı. Görüşmede İdlib ve mülteciler meselesi ele alındı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın görüşmede "mülteciler için adil yük ve sorumluluk paylaşımı ile bu konuda uluslararası yükümlülüklere riayet edilmesi gerektiğine" vurgu yaptığı kaydedildi.